Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

GÜVENİLİR OLMAYANIN DİNİ OLMAZ – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 28 Nisan 2017 Cuma 12:48:29
 

Allah resûlü oturmuş, Huneyn’de, Hevâzin kabilesinden elde ettikleri ganimetleri taksim ediyordu. O sırada adamın biri Peygamber Efendimizin başı ucunda durdu ve;
“Hani senin bana sözün vardı” dedi. Resûlullah (s.a.v.):
“Doğru söyledin dilediğini seç” buyurdu. Adam;
“Çobanlarıyla birlikte seksen koyun isterim” dedi.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.),”Onlar senin oldu” buyurdu ve şöyle ekledi:
“Az bile istedin. Hz.Musa’ya, Hz. Yusuf’un kabrinin bulunduğu yeri gösteren kadın senden daha akıllı ve daha isabetli davrandı. Hz. Musa, kadının isteyeceği şeyde onu hakem bırakmıştı. O da;
“Benim istediğim gençliğimi bana geri vermen ve seninle beraber cennete girmemdir” demiştir. (Zebîdî, İtlâf, 9/244, İbni Hibbân ve Hâkim rivayet etmiştir.)
Olayda adı geçen Mısırlı yaşlı bir kadındır. Hz.Yusuf’un mezarı mermerden bir sanduka içerisinde Nil nehrinin altında idi. Aradan çok zaman geçtiği için yerini kimse bilmiyordu. Hz. Musa’ya mezarın yerini bu kadın göstermiş, Hz. Musa’da mezarı buradan çıkararak Mescid-i Aksa’ya babalarının yanına nakletmişti. Hz. Musa o kadına “Mezarın yerini bize göster sonra ne istersen iste” demişti. Kadında gençliğinin tekrar verilmesini ve Hz. Musa’dan cennetlik olması için dua etmesini istemiş ve Hz. Musa da dua etmiş ve kadının her iki dileği de Allah tarafından yerine getirilmişti.
Peygamber Efendimiz söz veripte elde olmayan sebepler yüzünden sözünü yerine getiremeyenlerin durumu ile ilgili olarak şöyle buyurmuştur:
“Yerine getirme niyetiyle biri kardeşine söz verirse, fakat sözünü yerine getirme imkânı bulamazsa ona bir günah yoktur.” (Ebû Davud, Edeb, 90, Tirmizi, İmân, 14)
 Allah’ın en güzel isimlerinden birisi olan “El Mü’min”, dostlarını azaptan, kullarını zulümden emin kılan, huzur, güven ve emniyet veren demektir. Allah’ın en güzel isimlerinden birisini taşıyan mü’min tıpkı Peygamber Efendimiz gibi  güvenilir, emin insan olmalıdır.
Sevgili Peygamberimiz güvenilirliği olmayan kimsenin durumunu şöyle anlatır:
“Kişinin namazı, orucu sizi aldatmasın. Dileyen oruç tutar, dileyen namaz kılar. Fakat güvenilir olmayanın dini de olmaz.” (Kenzul-Ummal. H. No: 8436)
Bir insan eğer kâmil iman sahibi olmak isterse mutlaka güvenirliliği olmalı. Çevresindekiler ona güvenilmeli. O’nun için biz mü’mini Allah’a ve Resûlüne iman etmenin ötesinde; her konuda kendisine güvenilen, çevresine güven ve itimat telkin eden bir insan olarak tanımlıyoruz.
İslam ahlakının en önemli prensiplerinden biri olan ahde vefa “Sözünde durmak, verdiği sözlere bağlı kalmak, özü ve sözü doğru olmak” anlamlarına gelir. Verilen sözü tutmanın önemie dikkat çeken atalarımız “insanlar sözünden hayvanlar yularından bağlanır” demişlerdir. Tarih Türk’ü verdiği sözü tutan bir millet olarak tanımış ve “Türk’ün sözü senettir” diye kayıtlara geçirmiştir.
Sufiler, bezm-i elest’ te Allah’ın rab olduğunu ikrar etmeyi ahid, bu taahhüde bağlı kalmayı da “ahde vefa” kabul etmişlerdir. (Bkz. 7/A’raf–172)
Yüce Allah, “Antlaşma yaptığınız zaman, Allah’ a karşı verdiğiniz sözü yerine getirin.” (Nahl,16/91) “Verdiğiniz sözü yerine getirin. Çünkü (söz veren) sözünden sorumludur.” (İsra,17/34) ilâhi buyrukları ile ahde vefa gösterilmesini istemekte; emirleri yoluyla ve peygamberleri aracılığı ile insanlardan ahid aldığını bildirmektedir. Kur’an’ da Allah ile kulları arasındaki ahitleşmeden bahsedilerek:
”Ey Âdemoğulları! “Ben size, şeytana kulluk etmeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır. Bana kulluk edin. İşte bu dosdoğru yoldur, diye emretmedim mi ?” (36/Yasin–60,61) buyrulmuş; “Antlaşma yaptığınız zaman, Allah’a karşı verdiğiniz sözü yerine getirin. Allah’ı kendinize kefil kılarak pekiştirdikten sonra yeminlerinizi bozmayın” (16/Nahl–91) buyrulmuştur.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti