İmâm-ı Gazâli Kimyayı Saadet adlı eserinde şöyle diyor: “Namazın hakikati, onun ruhudur, özüdür. Namazın hareketlerinden her bir hareketin ve zikirlerinden her bir zikrin kendine mahsus bir ruhu, hakikati vardır…
Namazının ruhunun aslı, huşû ve kalbin bütün namazlarda hazır olmasıdır.
Çünkü namazdan maksat, kalbi Allahü Teâlâ ile bulundurmak, heybet ve ta’zim yoluyla Allahu Teâlâ’yı yeniden hatırlamaktır, anmaktır. Nitekim Allahu Teâlâ Tâhâ suresi yirminci ayette:
(…Egımissalâte lizikrî) “Beni hatırlamak için namaz kıl” (Taha: 14) buyuruyor.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdu ki:
“Birçok insanlar vardır; namazdan nasipleri, sıkıntı ve eziyetten başkabir şey değildir.” Bu da kalıbı namazda olup, kalbi gâfil olanların namazıdır.
Yine buyurdu ki:
“Çok namaz kılanlar vardır ki, namazlarından onda bir veya altıda birden fazlası yazılmaz. Herkesin namazdan yazılan, kalbi hazır olduğu kısımlardır.”(Darimi, Salat, 91)
“Bir kimseden ayrılır gibi namaz kıl.” Yani kendine ve isteklerine veda et, onlardan ayrıl! Hattâ Allahu Teâlâ’dan gayrı her şeyden uzaklaş, bütün varlığını namaza ver!
Peygamber efendimiz (s.a.v.) buyurdu ki:
“Kalbin hazır olmadığı namaza
Allah Teâlâ bakmaz.”
İbrahim aleyhisselam namaz kıldığı zaman, kalbinin hışırtısı, iki mil uzaktan duyulurdu. Hz. Ali (r.a.) namaz için kalktığı zaman vücudunu bir
titreme alır. Yüzünün rengi değişir ve:
“Yedi kat göklere ve yere arz edilen ve onların taşıyamadıkları emanetin zamanı geldi” derdi.
Süfyani Servi: “Namazı huşû ile kılmayanın, namazı doğru olmaz.”
Hasan Basri (Rahmetullahi aleyh):
“Kalbin hazır olmadığı namaz cezaya daha yakındır” demiştir.
Sevgili Peygamberimiz:
“Namazın kötülüklerden ve günahlardan alıkoymadığı kimse, o namazdan
Allahu Teâlâ’dan uzak olmaktan (uzaklaşmaktan) başka fayda göremez.”
Buyurmuştur.
O halde, bunlardan da anlaşıldığı gibi, namazın ruhu, kalbin daima hazır olması ve Allah ile olması ile olur. (İ. Gazali, Kimyayı Saadet, 113,114)
Yine buyurdu: “Öyle durumlar olur ki, kişi namazını bitirince defterine kıldığı namazın sadece onda biri, dokuzda biri, sekizde biri, yedide biri, altıda biri, beşte biri, dörtte biri, üçte biri veya yarısı kadar sevap yazılır.”(Darimi, Salât, 91)
ASAYİŞ
31 Mart 2023GÜNDEM
31 Mart 2023GÜNDEM
31 Mart 2023ASAYİŞ
31 Mart 2023ASAYİŞ
31 Mart 2023UNCATEGORİZED
31 Mart 2023UNCATEGORİZED
31 Mart 2023Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.