Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

KUR’AN’I HAZMETMEK – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 12 Mart 2016 Cumartesi 11:44:36
 

Mevlana Hazretleri Fihi Mâfih adlı eserinde şöyle ediyor:
“Rivayet edilmiştir ki: Peygamber (Tanrı’nın selâm ve salâtı onun üzerine olsun) zamanında eshaptan her kim, yarım veya bir sure öğrenirse, ona büyük adam derler ve bir yahut yarım sureyi biliyor, diye parmakla gösterirlerdi. Çünkü onlar adeta Kur’an-ı yerlerdi. (iyice hazmederlerdi.) Bir veya yarım batman ekmek yemek hakikaten güç bir iştir. Fakat ağızlarına alıp çiğneyip, çiğneyip atarlarsa, bu şekilde yüz bin merkep yükü ekmek yenebilir . (Peygamber): “Ne kadar Kur’an okuyan vardır ki Kur’an ona lânet eder” (Hadis-i şerif) buyurmamış mıdır? İşte bu, Kur’anı okuduğu halde manasını bilmeyen (Tefekkür etmeyen, düşünmeyen, manasına göre hareket etmeyen) kimse hakkında söylenmiştir. Fakat böyle olmasa da yine iyidir. (Fihimafih sayfa 129, İst 1985, Milli Eğitim Basım Evi çeviren. Meliha Ülker Tarıkâhya)
Kuran ayetlerinde HİKMET ve İKRAM özelliği vardır. Aynı Meyveler gibidir. Onu yiyip iyice hazmetmek gerekir. Dışarıdan meyvelere bakmakla ne tadını ne kokusunu anlarız ne de faydasını görürüz. İşte Kur’an da böyledir. Onu hazmederek, anlayarak, tefekkür ederek okumazsak faydasını göremez, hikmetini anlayamayız.
Kuranın bir özelliği de, bahçesine aldığı kişiye bir meyve ikram ettiyse arkasından başka meyveleri gösteriyor arka arkaya onları da ikram ediyor ve insanı bırakmıyor olmasıdır. Bize sunulan Meyvelerin tamamını takip edip yersek ve bünyemize dahil edersek Onlar artık bizim olmuş olur. Sevgili Peygamberimiz Kur’an’ı en iyi anlayan ve yaşayan örnek şahsiyet olduğu için Hz. Aişe validemiz onu “Yaşayan Kur’an”  olarak tarif etmiştir. İşte Kur’an’ı anlayarak, hazmederek okuyan kimse de zaman içerisinde ayaklı Kur’an olur.
Ayrıca Kur’an okurken aşağıdaki ayetlerde de belirtildiği gibi tane tane, tecvit üzere okumak gerekir.
Biz Kur’an’ı, insanlara dura dura okuyasın diye âyet âyet ayırdık ve onu peyderpey indirdik. (17/İsra -106) Kur’an’ı ağır ağır, tane tane oku. (Müzzemmil 4)
Kendilerine kitab verdiğimiz kimseler, onu gereği gibi okurlar. İşte bunlar ona inanırlar. Onu inkâr edenlere gelince, işte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir. (2/Baklara-121)
Kur’an okunduğu zaman ona kulak verip dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin. (A’RAF suresi 204. ayet)
Muhammed ibni Süka şöyle der:
“Ata bin Ebi Rebah bana şöyle dedi: Kardeşiminoğlu bizden öncekiler lüzumsuz konuşmayı sevmezlerdi.” Onlara göre lüzumsuz konuşmak neydi diye sordum Cevap verdi:
1. Onlar Allah’ın kitabının dışındaki şeylerin konuşulmasını luzumsuz sayar ve ciddiye almazlardı.
2. Rasulullahın sünnetini konuşmayı ciddiye alırlardı.
3. Emri bil ma’ruf ve nehyi anil münkeri ciddiye alırlardı.
4. Kendilerini Allah’a yaklaştıracak bir ilmi ciddiye alır ve konuşurlardı.
5. Günlük hayatta luzumlu olan şeyi konuşurlar, lüzumsuz olan şeyi asla konuşmazlardı. Sonra İnfitar suresi 10 ve 11. ayetleri okudu:
“Sunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler var. (İnfitar 10.) Değerli yazıcılar var. (İnfitar 11)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti