İki hafta oldu yeni eğitim öğretim yılı başlayalı. Yaklaşık yirmi milyon öğrenci ve bir milyon öğretmen sınıflara girdiler. Üniversiteler dahil değil bu rakamlara… Ülkemiz ve ulusumuz için önemli bir sürecin ilk günlerini yaşıyoruz..
Birbirini tamamlayan ve işlevleri bakımından bir paranın iki yüzü gibi iki kavramdır eğitim ve öğretim… Eski terimle ta’lim ve terbiye… Öğrencilerin bilgi, beceri, anlayış, ilgi ve diğer kişilik nitelikleri yönünden olumlu gelişmeler sağlamak amacıyla yürütülen etkinlikler sistemi ve sürecidir eğitim öğretim.. Ve uzun vadeli, sabır ve yoğun emek isteyen bir süreç… Bir Çin atasözü “Bir yıl için plan yapıyorsanız, pirinç ekiniz, on yıl içinse planınız ağaç dikiniz, ülkenizi ilerletmek ve kalkındırmak istiyorsanız  insanınızı eğitiniz” der.. İlerlemenin, gelişmenin olmazsa olmaz koşulu çağdaş bilgilerle donanımlı, aydınlık ruh ve kafalara sahip insan yetiştirmektir. Bu da kaliteli eğitim ve öğretimle mümkündür…
Okullardaki milyonlarca öğrenci, sporcu bir toplum olmanın potansiyel bir enerjisidir aynı zamanda… Ekonomik ve sosyal koşullar, dersaneler, sınavlar bu dev potansiyelin spora yönelen bir hareket enerjisine dönüşmesini engelliyor ne yazık ki… Bu bağlamda spor kulüpleri öğrencilerin spor yapmalarına yardımcı olan kuruluşlardır… Ders saatleri dışında, öğrencilerin boş saatlerini de değerlendirmeleri ne fırsat veren bu spor kulüpleri, okullar kadar olmasa da yarı formal eğitim veren, gençlerimizi kötü davranış ve alışkanlıklara yönelmesini önleyen demokratik yapılardır…
 Ulu önderimiz Atatürk: “Pozitif bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar, beden terbiyesinde de yetenekleri artmış ve yükselmiş güçlü bir genç kuşak yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir” diye yol gösteriyor bizlere yılların ötesinden…
Toplum yaşamımızda okul ile spor kulüpleri arasında ortak amaçlar saymakla bitmez; ama ana çizgilerle şu benzerlikleri görürüz… Okullar da spor kulüpleri de gençlere hizmet verirler, ruh ve beden yönünden gelişmelerini sağlarlar onların; kültürel değerleri benimserler, yaşatırlar, yayarlar. Bu kuruluşlarda; öğrenci-öğretmen, öğrenci – antrenör ilişkisi ve hiyerarşisi güçlüdür…
Okul –aile-kulüp üçgeni gençlerin geleceğini belirlemekte önemli rol oynar… Toplumsal çevre ile ilişkileri gittikçe güçlenir, öz güvenleri artar gençlerin… Okulda ders çalışan öğrenciler, kulüplerde antrenman yaparlar, okulda sınava giren gençler maçlara çıkarak bir çeşit sınava girmiş olurlar. Okulda zayıf not alan öğrenci nasıl çalışıp çabalayıp başarılı oluyorsa, spor yaptığı daldaki yenilgisinden dersler çıkaran sporcu öğrenci de iyi hazırlanıp başarılı olabilir.
Okullar ile spor kulüpleri, gençlerimizin kendilerini geliştirme fırsatları buldukları yaşamsal kuruluşlardır…
Not: İki yıl önce yazılmış bir yazımın güncellenmiş versiyonudur.