Nöbetçi Eczaneler
Kocatepe’den başlayan Büyük Taarruzdan hemen sonra Afyonkarahisar ve Kütahya şehirlerimiz işgalden kurtarıldı. Bugünlerde, Afyonkarahisar Belediyesi’nin büyük bir titizlikle restorasyon çalışmaları sürdürdüğü, eski Belediye binasında, Mustafa Kemal, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak Paşalar yoğun bir çalışma ile, Dumlupınar’da yapılacak olan meydan savaşının planlarını yaptılar. 30 Ağustosta perişan edilen Yunan ordusu büyük bir bozguna uğratıldı ve ardına bakmadan İzmir istikametinde kaçmaya başladı. 9 Eylülde de denize dökülen Yunan ordusunda hala ölmemiş olanlar var ise, onlar da buldukları deniz araçlarıyla kaçıp gittiler!…
Mustafa Kemal için daha savaş bitmemiş, şu tarihi emrini yayınlamıştı:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları!
Afyonkarahisar-Dumlupınar Büyük Meydan Muharebesi’nde zalim ve mağrur bir ordunun anâsır-ı asliyesini (asıl unsurlarını) inanılmayacak kadar az bir zamanda imha ettiniz. Büyük ve necîb milletimizin fedakârlıklarına lâyık olduğunuzu ispat ediyorsunuz. Sahibimiz olan büyük Türk milleti istikbalinden emîn olmaya haklıdır. Muharebe meydanlarındaki maharet ve fedakârlıklarınızı yakından müşahade ve takip ediyorum. Milletimizin hakkınızdaki takdirlerine delâlet (kılavuzluk, aracılık) etme vazifemi mütevâliyen (ardarda) ve mütemadiyen (aralıksız şekilde) ifa edeceğim.
Başkomutanlığa teklifatta (tekliflerde) bulunulmasını Cephe Komutanlığı’na emrettim.
Bütün arkadaşlarımın Anadolu’da daha başka meydan muharebeleri verileceğini nazar-ı dikkate alarak ilerlemesini ve herkesin kuvâ-yı akliyesini (aklının gücünü), yiğitliğini ve menâbî-i celâdet (kahramanlığının kaynaklarını) ve himmetini müsabaka ile ibzâle (yarışırcasına bol bol harcamaya) devam eylemesini talep ederim.Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!
Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi
Başkumandan
M.Kemal”
Büyük zafer kazanılmış, T.B.M.M.vasıtasiyle Dünya kamuoyu bilgilendirilmiş; peşpeşe inkılâplar yapılmış ve kısa bir süre sonra da Cumhuriyet ilân edilmiştir.
Şairlerimiz yazdıkları şiirlerle, halkımızın hissiyatını tarihe intikal ettirmişlerdir. Örneğin
Fazıl Hüsnü Dağlarca şunu yazmıştır:
ZAFER TÜRKÜSÜ
Yaşamaz ölümü göze almayan,
Zafer göz yummadan koşana gider.
Bayrağa kanının alı çalmayanın,
Gözyaşı boşana boşana gider.
Kazanmak istersen sen de zaferi,
Gürleyen sesinle doldur gökleri.
Zafer dedikleri kahraman peri,
Susandan kaçar da coşana gider.
Bu yolda herkes bir, ey delikanlı!
Diriler şerefli, ölüler şanlı.
Yurt için dövüşen başı dumanlı,
Her zaman bu şandan, o şana gider.
Nazile Demir’in “Ağustos” başlıklı şiirinde de şu duygularını okuyoruz:
Bugün güneş sevinçli, gülümsüyor yurduma,
Vatanı saran düşman ermiş muradına,
Bakın nasıl kaçıyor hiç bakmadan ardına,
Zafer Türk milletinin, kavuştu öz yurduna.
Dört yıl gece gündüz savaşmıştık durmadan,
Rahat nefes almadık vatanım kurtulmadan,
Önümüzde altın saçlı ay bakışlı kumandan,
Düşmanları mahvettik silahımız olmadan.
Kadın, erkek yan yana, taş, değnek, kürek ile,
Düşmanları kovarken tepeler geldi dile,
Ölüm korkusu yoktu, ölürken bile bile,
İşte bu ruh bizleri destan etmiş dillere.
Serhat Tuaç adlı şair de “Zafer” başlıklı şu şiirini yazıp yayımlamıştır:
Şanlı Türk tarihinin önemli bir günü
30 Ağustos Zafer Bayramıdır düğünü,
Hiç bir Türk unutmaz bu şanlı günü
Zafer ille de bizimdir kutlayalım bugünü…
Zafer yazmak yakışırdı elbet bizlere
Böyle bir gün içen teşekkürler sizlere…
Ne yazsam da az gelecektir bu dizelere
Zafer Türk’ündür kulak verin bu Sözlere…
Başta Büyük Atatürk ve onun en yakın silah arkadaşı Ali Çetinkaya olmak üzere, ebediye intikal eden Millî Mücadele kahramanlarına ve tüm şehitlerimize Allah’tan Rahmet niyaz ediyorum.
Cumhuriyetimizin ilelebet var olacağına da inancım tamdır. Tüm hemşehrilerimin Cumhuriyet Bayramını kutluyorum.
