Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Saltuk DURUALP

Yaşarım Türkiyem

Ünlü sanatçı Mustafa Yıldızdoğan’ın seslendirdiği, sözleri merhum Dilaver Cebeci’ye, bestesi Yıldızdoğan’a ait güzel bir türkü vardır: Türkiyem.
Türkü diyorum; çünkü hem hece ölçüsü, hem icra şekli, hem de halkın aklı ve gönlünde yer ederek anonim hâle gelişi Türkiyem’i türkü olarak görmemizi sağlıyor.
Türkiyem’in seslendirildiği ve çalındığı her ortamın rengi değişiyor; coşkusu artıyor. Türkiyem sayesinde vatanımıza sevdamız perçinleniyor.
Şarkı sözlerinin bir kısmına, çok küçük bir kısmına itirazım var:
Kelimelerin enerjilerinin olduğunu düşünürüm. Benim düşünmem mühim değil, bu konuda bazı araştırmalar da bulunuyor. Ağzımızdan çıkan her söz, bizi bağlıyor; beynimizi etkiliyor. Beyin, insanın kendini gördüğü ya da görmek istediği yöne odaklanıyor; tüm faaliyetini buna göre düzenliyor.
Türkiyem’in nakaratına bu nedenle itirazım bulunuyor. Dilimizde ‘ölümüne sevgi’ olarak yerleşen yaklaşım, enerjimizi etkileyebilir.
Cumhuriyetimizin ilk 100 yılında başımıza gelen felaketler, gelişmemizi yavaşlatan badireler, siyasi çalkantıları düşünelim:
Hain terörle şehit olduk; hain darbe girişimiyle şehit olduk; Başbakan olduk idam edildik, genç olduk idam edildik.
Depremler, trafik kazaları, seller…
Kaderde yazılana karşı gelemeyiz. Benim muradım şu: Seferi düzgün yapalım; sebepleri iyi kullanalım. Sözlerimizin dua yerine geçebileceğini anlayalım.
Biz Türkiyem türküsünün nakaratında “Ölürüm Türkiyem” diyoruz ya hep; Türkiye Yüzyılı olarak damga vuracağımız ikinci asrımızda “Yaşarım Türkiyem” diyelim, hem de hece ölçüsünü bile değiştirmeden…
“Baş koymuşum Türkiye’min yoluna
Düzlüğüyle yokuşuyla yaşarım”
“Irmağının akışıyla yaşarım Türkiyem”, “Mavi boncuk takışınla yaşarım Türkiyem”…
Vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizi, felaketlerde yitirdiklerimizi bu vesileyle bir kez daha rahmetle yad edelim. En çok da onlara layık olmak için yaşayalım…

Bu yazıyı okuyanlar iki cihanda afiyet ve zenginlik içinde yaşasınlar.

 

AFYOK
Yukarıda bahsettiğim ‘enerji’ meselesinden devam edersek: İlimizin futbol takımı Hes İlaç Afyonspor’un en etkili taraftar grubu Af-Yok. “Af yok” sloganı güvenlik kuvvetlerimiz tarafından, yargımız tarafından kullanılsa önemli bir anlam taşır, mesaj içerir. “Suçlulara af yok, hainlere af yok” dediğimizde dosta güven, düşmana korku veririz.
Fakat barış ve kardeşlik olduğuna inandığımız spor müsabakalarında ‘Af yok’ dediğimizde kimlere korku vereceğimiz belirsiz. Rakip takımlara mı, hakemlere mi, slogana katılmayan taraftara mı?
“Bu alemde kimseye Af-Yok”…
Kabul ediyorum, Afyon ile ‘af yok’ arasında iyi bir kelime oyunu var. Ancak sadece kelime oyunları, meramımızı anlatmaya yeter mi?
Bizim Afyonkarahisar’la özdeşleyen, şehrin kadim ruhunu yansıtan sloganlar bulmamız gerek. “Ne olursan gel” diyen Mevlevilik’in ikinci başkenti olan Afyon, “Afyok” deme lüksüne sahip değil.
Tabii konu çok ayrıntılı… Ulusal spor basınının haber dili bir savaş anlatımını çağrıştırıyor… Futbolcunun attığı şut ‘füze’, takımların kazandığı galibiyet ‘zafer’, skor farkı ‘ezdi’ kelimeleriyle aktarılıyor.
Galiba buradan başlamak lazım.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti