Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

ALEMLERE RAHMET HZ. MUHAMMED – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 1 Mart 2010 Pazartesi 02:00:00
  Barbanas İncili’nin İtalyanca asıl kopyası Viyana’da Hofbibliotek’tedir.
M.S.325 yılından Barbanas İncili’ni yasaklayan değişik tarihlerdeki Papaların fermanları (özellikle M.S.325–500 yılları arasındakiler) Sansolye Seguier Kütüphanesindeki B.De Montfaucan (1655–1741) tarafından hazırlanmış Yunanca el yazmalar kataloğundadır. Elimizdeki Türkçe tercümesi, bu İngilizce tercümenin tercümesidir.
Barbanas, Hz.İsa’dan direk olarak dinlediklerini anlatmaktadır. Paul (Saul) için “hain” lafını kullanmaktadır yazılarında. Hz.İsa’nın değil, onu ele veren Judas’in çarmıha gerildiğini yazmaktadır.
PEYGAMBERİMİZİN SOYU VE ÖRNEK AHLAKI
Âlemlere rahmet ve bereket olarak gönderilen, Allah’ın en sevgili kulu, son ve en büyük Peygamber Hz. Muhammed (s.a.s.) bir saadet güneşi olarak doğdu. Kurumuş topraklar su ile yeşerdiği gibi Peygamberimizin gelmesiyle insanlık yeniden hayat buldu.
O’nun kalplere yerleştirdiği iman ışığı sayesinde kalplerden yanlış inançlar silindi, cehaletin yerine ilim, zulmün yerine hak ve adalet, kin ve düşmanlığın yerine insan sevgisi, acıma-sızlığın yerine şefkat ve merhamet geldi. Gerçek anlamda İslâm kardeşliği kurularak toplum barış ve huzura kavuştu.
Nasıl ki her insanın mensup olduğu bir soy ve millet varsa Hz. Peygamberimizin de mensubu olduğu bir soy ve millet vardır. Fakat Peygamberimizi bir soya ve millete indirgemek uygun değildir; Çünkü O, âlemlere rahmet olarak gönderilmiş, milletler üstü bir peygamberdir. Hz. Muhammed’in Hz. İbrahim’in soyundan geldiği bi-linmektedir. Sevgili Peygamberimiz hadislerinde “Ben İsa’nın İncil’de geleceğimi müjdelediği ve atam İbrahim’in Allah’tan dua ederek soyumdan bir peygamber gönder dediği peygamberim” demiştir.
Yahudiler ve Hıristiyanlar ısrarla Hz.İbrahim Peygambere sahip çıkarak kendi milli peygamberleri olarak gösterme gayreti içerisindedirler. Oysa bu iddialar hem dini hem de tarihi açıdan yanlış ve sakat iddialardır.
İbni Abbas (R. A.) dan yapılan sahih rivayete göre: Necrân Hıristiyanlarından bir topluluk ile Yahudi din adamlarından bir kurul, Resûlüllah (A.S.) Efendimize gelerek bir açık oturum düzenlemesini arzu ettiler. İbrahim Peygamber hakkında tartışmak istiyorlardı. Yahudiler, İbrahim Peygamberin Yahudi olduğunu, Hıristiyanlar da onun Hıristiyan olduğunu iddia etmeye başladılar.
Âl-i İmran Suresi 65-67. Âyetler, onların bu konudaki tartışmalarının gerçek bir dayanağı bulunmadığını, bilgilerinin de çok yetersiz olduğunu açıklar anlamda idi. (İbn Kesir- Fethu’l Kadir-Lübabu’t-Te’vil Tefsirleri)
Adı geçen ayetlerde şöyle buyruluyor: “Ey Kitap Ehli! İbrahim hakkında niçin tartışırsınız? Tevrat da, İncil de ancak ondan sonra indirilmiştir. (Bunu da) akletmiyor musunuz?(Al-i İmran/65)
İşte siz böylesiniz; haydi bilginiz olan şey hakkında tartışıp durunuz, ama bilmediğiniz şey hakkında niye tartışırsınız?! Allah bilir, siz bilmezsiniz.(Al-i İmran/66)
“İbrahim ne Yahudi, ne de Hıristiyan idi; ama Hakk’a yönelmiş tertemiz katıksız bir Müslimdi, Allah’a ortak koşanlardan değildi.” (Al-i İmran/67)
Sevgili Peygamberimiz her fırsatta Hz. İbrahim aleyhisselam ile övünmüş ve ona “ATAM“ demiştir. Sevgili Peygamberimiz zaten Peygamberlik gelmeden önce Hz.İbrahim’in dini olarak Kur’an’da bildirilen “Haniflik“ üzere idi.
ARAPLAR İKİ KOLA AYRILIR
1-ARAB-I ÂRİBE- ASIL ARAPLAR
2-ARAB-I MÜSTA’RİBE- SONRADAN A-RAPLAŞANLAR
Araplar tarihi bakımdan iki büyük kola ayrılırlar; Birincisi, eski devirlerde yaşamış, ancak daha sonra yok olmuş Araplardır. Âd, Semud, Medyan ve Amâlika gibi. Bunlara “Arab-ı bâide” denir. İkinci grup ise soyları devam eden Araplardır. Bunlara “Arab-ı bâkiye” denir ve iki kola ayrılır:
1-Arab-ı âribe: Asıl Araplar bunlardır. Kahtânîler adı verilen bu grubun esas vatanı Yemen’dir. Bunlara Güney Arapları da denir. Cürhüm ve Ya’rub olmak üzere önce ikiye ayrılırlar. Ya’rub’dan olan Kehlan ve Himyer’den pek çok kabile türemiştir. Meşhur Kudâa kabilesi Himyer’in, Ezd ise Kehlan’ın koludur. (Devamı Yarın)

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER