Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU

BİZE ÇOK UZAK – ÇOK YAKIN ÜLKE Ç İ N (XI)

YUANMİNYUAN PARKI
Başkent Pekin’in 30 km. uzağındaki “Yuanminyuan Parkı” çok ilginçti. Burada Ming Hanedanı döneminde yapımına başlanan İmparatorluk sarayı vardı. 1709 yılında genişletilmeye başlanan sarayda yıllarca restore çalışmaları yapılmıştı. İmparator daha çok bu sarayda çalışmalarını sürdürürdü. İngiliz, Fransız ve İtalyan işgalciler gelince sarayı yağmalamış, yükte hafif pahada ağır ne varsa alıp götürmüşlerdi!…Bununla da yetinmeyip, muhteşem sarayı yıkarak, enkazı parkın ortasına bırakmışlardı.
Ziyarette bana söylediklerine göre; çalınan, kaybolan tarihi eşyanın toplanması çalışması yapılıyordu ve elde edilen malzemeler park ortasında oluşturulan bir müzeye konuluyordu. Ne var var ki müzede o tarihte şemalardan, fotoğraf ve resimlerden başka bir şey yoktu…Bir uçtan öteki uca 10 km.lik bir alanı kaplayan park 1956 yılından sonra ağaçlandırılmaya başlamıştı.
Pekin’de Çin imparatorlarına üç muhteşem saray vardı. Bunlar;
1. Yasak Şehir
2. Yazlık Saray
3. Yuanminyuan Sarayı
4.
Pekin Çinhua Üniversitesi de bu sarayın bulunduğu parkın yanı başındaydı. Burada bir hususu vurgulamak isterim ki, Çin’deki sarayları gördükten sonra bizim Osmanlı padişahlarının çok mütevazi yaşamış olduklarını anlamıştım.
MACAO
Konakladığım, Macao ile ortak yapım olan Hotel Zhu Hai Resort her şeyi ile mükemmeldi…
Yemekten sonra bölgeyi tanımak üzere gezintiye başlamıştık. Şiang Cou Bölgesi Çen Şan Belediye Başkanı kopuk kopuk bilgilerle, bölgeyi anlatıyordu…Macao’ya 3 km. mesafede, ulaşım olanakları oldukça geniş bir yerde idik. Guang Cou – Macao yolu buradan geçiyordu.
Genel bilgileri aldıktan sonra, çevreyi de gezip görmek amacıyla Nan Şi Köyü ‘ne gittik. Burada Tang Van adlı bir şahsın kurduğu Ördek Üretim Çiftliği’ni ve buradaki üretim biçimini gördük. Tang Van bu çitlikte ailesiyle birlikte Pekin Ördeği yetiştiriyordu. 2000 kişinin yaşadığı bu köyde hemen herkesin ekonomik durumları iyiydi.
Pekin Ördeği, Çin’in yabancılara sunduğu, özel bir hayvandı ve geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de de bu cins ördek yetiştirilmeye başlanmıştı. Tang Van, ördekleri alıyor, 2500 ördeklik grupları 3-5 gün kapalı ve sıcak bir yerde koruduktan sonra havuza atıyor, 48 gün içinde ağırlığı 3 kiloyu geçen ördekleri satıyordu.
Daha sonra Çen Şan bölgesinde bulunan Yong Hı (Ebedi İşbirliği) yün iplik fabrikasını gezmiştik. 1983 yılında kurulan fabrikadaki makinalar Japon ve İtalya malıydı. Macao’dan gelen sipariş üzerine, yine Macao’lu iş adamlarının gönderdikleri ham maddeyle iplik yapılıyordu. Birkaç binadan oluşan fabrikanın ortaklarından birisi Macaolu ünlü iş adamı Van Şiao Şien idi. Macao’da ikamet eden bu zat Çin Siyasi Danışma Komisyonunun Milli Komite üyesiydi.
Cu Hay Özel Ekonomi Bölgesi de gezip gördüğümüz bir yerdi. Burada Zhan Chongli adlı görevlinin anlattıklarının özeti de şöyleydi: “ Burası Kanton Eyaleti’ne doğrudan bağlıdır. 1980 yılında özel bölge ilan edildi. Oysa yörenin en yoksul yeriydi ve sadece balıkçılıkla geçiniyorlardı. Devletin özel politikasıyla gelişme başladı ve sürmektedir. Giderek devlet, Cu Hay’da, uluslararası bir hava alanı inşaatına başlamıştı. Çünkü Macao’da da hava alanı yoktu.
Cu Hay’a bağlı 112 ada vardı. Bu adaların yarısında insan yaşıyordu. Cu Hay’dan Hong Kong’a vapur seferleri de yapılıyordu.
Guang Cou kentine 140 km. mesafede bulunan Cu Hay, turizm bakımından ülke genelinde 4. Sırada idi…
Bu bölgede Hong Kong ve Macao adlı ülkelerin isimleri çok zikrediliyordu. Çünkü tarih içinde bazı batılı emperyalist ülkelerin işgaline uğramış olan bu yerlerde yaşayan insanlar da Çinli idi ve Çin Halk Cumhuriyeti bu yerleri sürekli olarak ülke haritasının içinde tutuyordu. Çin halkı Hong Kong’a Şan Gan, Macao’ya da Aomen diyordu ve nitekim bu iki ada ülke, artık, Çin hudutları içerisine alınmıştır.
***
Cu Hay kentinin bittiği yerde Macao başlamaktadır. Asrın başında Çing Hanedanı’nca Portekiz’e 100 yıllığına kiralanan Macao, bir anlamda Cu Hay’ın devamıdır. Adeta bir kent ikiye bölünmüş gibidir. Küçük bir alanı olan Macao’da yarım milyon insan yaşamaktadır. Nüfus yoğun, ama toprak azdır.
Macao’lular, özel bir belgeyle Cu Hay’a gelip gitmektedir. Cu Hay’dan Macao’ya giriş kapısından itibaren, Macao merkezine 5 dakikada ulaşılabilmektedir.
Macao’ya bir yıl önce 4 milyon turist gelmiş. Bunlar daha çok buradaki kumarhane için geliyorlarmış… Burada hava alanı olmadığı için, Macao’ya gelmek isteyenler Hong Kong’a uçuyor, daha sonra da, deniz yolu ile buraya ulaşıyorlarmış.
Macao’nun yanında iki küçük ada daha vardı. Bu adalarda toprak kazanmak için, Cu Hay’dan taş, toprak satın alıyorlardı. Macao’da Portekiz parası kullanılıyordu ve bu parayla Cu Hay’da da alış veriş edilebiliyordu. Ayrıca Hong Kong doları da geçerliydi.
Macao’lular birkaç yıl önceye kadar Cu Hay yakınına bina inşa etmiyorlardı. Bunun nedeni ise Çin yönetiminden çekinmeleriydi. Ama burada özel ekonomik bölge oluşturulduktan sonra yabancı sermaye de girince, Macao-Cu Hay birleşmesi de fiilen başlamış oluyordu.
Macao’da 8 büyük otelde 13 bin yatak kapasitesi vardı. Sınır kapısına kadar gidip baktığımızda, Cu Hay’a girip çıkan Macao’lular görmüştük.
ŞEN CEN
Bir gün limana giderek, iskelede harekete hazır olan deniz otobüsüne binip, kötü bir havada, sağ yanımızdaki Hong Kong’u seyrederek, 1 saat 10 dakika yolculukla, Şen Cen’in Şe Kou iskelesinde, karaya çıktık. Burada protokol şefi Zeng Zhi Wen ve bir arkadaşı bizi karşıladılar. Önce iskele ve çevresini gezmiş, sonra Şen Cen merkezine hareket etmiştik.
Bu seyahatimde saptamış olduğum bir gerçek de, artık Çin’de de, dünyanın her yerinde, dünyanın en eski mesleğini icra eden kadınlar görülüyordu…
Guang Dong (Kanton) mutfağı Çin’in 4 ünlü mutfağından biriydi. Ama burada farklı yemekler de vardı. Örneğin o akşam yemeğinde sofraya, cam bir tenceredeki su içinde canlı karidesler gelmişti. Ellerimizle soyup yediğimiz karidesler çok nefisti. Sonra bir tas içinde su getirilmiş, bununla da eller yıkanmış ve verilen bezlerle kurulanmıştı… Kanton mutfağının özelliği az pişmiş, renk, koku, tat ve şekle itina etmekti…
O gün, Şen Cen’i tanıma gezileri yapmıştık. Ama öncelikle Li Cuiu adlı bir ekonomistten, Şen Cen ekonomisi ile ilgili ayrıntılı bilgiler almıştım. Rakamlar değişikti ama, bu zat da daha önceki bilgilere yakın bilgiler vermişti. Kuşkusuz ekonomi rakamlarının yanısıra benim için ilginç bilgiler de almıştım. Örneğin, Şen Cen ile Hong Kong bir köprü ile birbirine bağlanmıştı. Dolayısıyla iki yakaya gidip gelenler, ticaret ve alış veriş edenler vardı. Bu yüzden de Şencen’de, Yuen ile birlikte Dövizli Yuen ve Hong Kong Doları da geçerli para birimiydi. Otoyollar ve raylı sistemlerle Hong Kong, Macao, Şen Cen birbirlerine bağlanıyorlardı…
DEVAM EDECEK

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti