Nöbetçi Eczaneler
30 Mayıs 2017 Salı 12:07:06 Sipsin ve çevresinde yaralı olarak esir düşen erlerimiz süngülenmiş, sağ kalan esirlerimiz ise birbirine bağlanarak yakılmışlardır. Çakır köyünden iki kişi şehit edilmiş, ikisi kadın olmak üzere 17 kişiye dipçik ve sopalarla işkence yapılmıştır8.
Sülümenli köyü ahalisinden büyük bir kısmı, gördükleri zulümden ve akrabalarının bazen angarya için araba ile, bazen sebepsiz olarak kadın erkek alınarak Karahisar’a götürülmesinden ve bunlardan hiç haber alınmamasından dolayı, ıstırap ve korku ile Çobanlar köyüne kaçmışlardır.
Yunanlılar, Sülümenli’de bir kadının göğüslerini kesmişler, altı aylık bebeğini havaya fırlatmışlar, bebek düşerken süngü tutarak şehit etmişlerdir9.
Sipsin (Çayırbağ) köyünde, Yunanlılar ikinci gelişlerinde köyü makinalı tüfek ateşine tutarak yakmışlar, bir akşamüzeri sokağa çıkan çocuk, kadın ve erkek olmak üzere toplam 28 kişiyi öldürmüşlerdir10.
Bostanlı köyünden Mustafa’nın Teşrin-i sani 337/Kasım 1921’de 2000 davarını alan Yunanlılar, aynı zamanda altı arkadaşını gözü önünde parça parça etmişlerdir11.
Yunanlılar, Çıkrık köyünden İsmail Uğur’un göğsüne çamurdan havuz yaparak içine kızgın yağ dökmüşler, yine aynı köyden Salih Uysal isimli kişinin bütün tırnakları sökerek işkence yapmışlardır12.
Aziziye, düşman işgali altında 16 Nisan -22 Eylül 1337 tarihleri arasında kalmıştır13. 8-9 Eylül 1921 tarihinde alınan rapora göre Yunanlılar Aziziye’de “halka işkence yapmış oldukları ve yine burada ve civar köylerde halktan ileri gelenlerden biri ile 15 kadın ve erkeği öldürdükleri; çevredeki köy mahsullerinin % 20’sini tamamıyla yaktıkları ve pek çok sayıda küçük ve büyük baş hayvanı sürüler halinde götürdükleri” tespit edilmiştir14.
Susuz köyünde Yunanlılara ait iki kantin, bir kahvehane ve bir sinema bulunduğu; Eğret köyünde de bir mahkemelerinin olduğu, 15-50 yaşları arasında herkesi çalıştırdıkları, ellerindeki her şeyin alındığı anlaşılmıştır.
Sarıcaova köyünde Tintaşların Halil, Yunanlı askerlerce bize yalan söyledin diye öldürülmüş, köy ise baştan başa yakılmıştır15.
Muratlar köyünden 15 kişinin Yunanlılarca angaryacı olarak toplandığı, Olucak köyünde yapılan işkencenin dayanılmaz olduğu, kadın ve kızların çığlıkları kulakları çınlattığı anlatılmaktadır.
Sandıklı, Yunan işgali altında kısa bir süre kalmasına karşılık, düşman bu sayılı günlerde yapacağını yapmış, öldürme, katliam, ırza geçme, gasp, soygun vs. zulüm vehşeti icra etmiştir. Birinci işgal 8 Ağustos 1921 tarihinde başlamış, düşman bir gün sonra 9 Ağustos’ta kazayı terk etmiştir. Kaza 11 Ağustos 1921 tarihinde ikinci kez işgal edilmişse de düşman 12 Ağustos’ta ayrılmak zorunda kalmıştır. Sandıklı’nın üçüncü işgali ise 6-12 Eylül 1921 tarihleri arasında olmuştur16.
Şuhut halkı, çevre ile haberleşmeyi sağlamayınca bazı insanlar korku içerisinde ailesini alarak arabalarıyla Afyonkarahisar ve Ankara’ya göç etmek üzere yola çıkmışlar; ancak bu kişiler yolda Yunanlılar tarafından esir alınarak götürülmüş ve bir daha haber alınamamıştır.
8 Yalazan, age., II, s. 56-57.
9 . Ahmet Altıntaş, Milli Mücadele Döneminde Afyon ve Havalisi (1919-1922), İ. Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Türkiye Cumhuriyeti Anabilim Dalı Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 1990, s. 27.
10 Niyazi İplikçioğlu vd., Afyon ve Çevresinde Milli Mücadele Tarihinden Yapraklar, s. 2; Altıntaş, agt., s. 27, 100; Yalazan, age., II, s. 56.
11 Anadolu’da Yunan Mezalimi, 3. kısım, s. 16; Yalazan, age., II, s. 58.
12 Altıntaş, agt., s. 27.
13 Harp Mıntıkaları, Şehir ve Kasabaların İşgal, İstirdat ve Bombardıman Tarihleri, s. 76 Sarıhan, age., IV., Ankara 1996, s. 68.
14 Niş, age., s. 213.
15 İplikçioğlu, age., s. 13-14.
16 Harp Mıntıkaları, Şehir ve Kasabaların İşgal, İstirdat ve Bombardıman Tarihleri, s. 76; Sarıhan, age., III., Ankara 1995, s. 644.
