BASIN CAMİASINDA NELER OLUYOR? – Kocatepe Gazetesi

Bir süredir Afyonkarahisar’ın yerel gazetelerinde “Basında birlik dönemi”, “Basında Ahilik devri” başlıkları altında basın camiasındaki yeni oluşumları okuyorsunuz. Bu haberlerin büyük merak uyandırdığına tanık oluyoruz. O nedenle Afyonkarahisar basın camiasında neler oluyor, neler yapılıyor kısaca özetleyelim bugün sizlere…
Kamuoyunun malumu olduğu üzere Afyonkarahisar basın camiası, pek çok camiada olduğu gibi bazı parçalara ayrılmış vaziyette uzun yıllardır. Afyon Gazeteciler Cemiyeti, Afyonkarahisar Gazeteciler Derneği basın camiasının iki ana kolunu oluştururken, radyo camiasını, internet camiasını kapsamaya çalışan dernekler de var. Her dernek, her gazeteci kendine göre camiaya bir şeyler katmaya, ortaya bir şeyler koymaya çalışıyor. Ama kimse tam manasıyla başarılı olamıyor. Yapılan çalışmalar iyi niyetle de başlasa sonunda bilek güreşine dönüyor. Bilek güreşi nefisleri öne çıkarıyor. Ve sonunda bir şeyler başarılsa da bir ayağı hep topal kalıyor.
Bu parçalı yapının geçmişten bu güne uzanan bir çok sebebi vardı elbette, hiçbir şey sebepsiz değildi. Ama bugün gelinen noktada birlik ve beraberliğin önce Afyonkarahisar’a, sonra da basın camiasına çok şey katacağı inancı oluştu ve bu inanç yerleşti.
Afyonkarahisar basını tartışmaların, kavgaların, çekişmelerin tabir-i caizse her rengini tattı bugüne kadar. Bugünden sonra da bir çok görüş ayrılığı olacaktır elbette, tabiatın kanunu bu. Kimse güllük-gülistanlık bir gelecek ummuyor.
Umulan şu: Tartışmalarda, fikir ayrılıklarında, meslek etiğine aykırı hareketlerde, camiayı toptan zan altına sokacak durumlarda mesleğin büyüklerinin, sorumluluğun gerçek sahiplerinin devreye girmesi, ortak akılla çözüm yolları üretilmesi, akil insanların sorunların çözümü için elini taşın altına sokması. Şehrin ve ilin gelişiminde, sorunların aşılmasınra lokomotif rol oynaması gereken basın sektörünün aslına rücu edip, bu rolünün hakkını vermesinin sağlanması. “Basın yoluyla memlekete hizmet” ilkesinin hayata geçirilmesi…
Bu anlattıklarımızdan başka bir niyet yok oluşum içerisinde yer alanlarda. Daha doğrusu biz kimsenin başka bir niyet taşıdığına inanmıyoruz.
***
Bir süredir konuşuluyor, düşünülüyor olsa da birliktelik süreci 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle Kanal 3 ekranlarında düzenlenen ve yerel gazete sahiplerinin katılımı ile gerçekleşen program sonrası fiiliyata dönüştü aslında. Program sonrası içilen çaylar eşliğinde ATSO Başkanı ve Kanal 3 Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser “Keşke birliktelik olsa” içerikli iyi niyetini dile getirdi. Gazeteciler Cemiyet Başkanı Mehmet Emin Güzbey “Ben hazırım” dedi. Camianın duayeni, Türkeli Gazetesi sahibi H. Hakkı Özsoy, “Bu samimiyet varsa, hiç vakit kaybedilmemeli. Bu memlekete hizmettir” dedi. Böylece biz gençlere “Bu işin omurgasını çatın, biz de destek verelim” dediler. AGD Başkanı Mehmet Abdioğulları da “Ben her fedakarlığa varım” dedi. Birliktelik yolu böylece açıldı.
Kanal 3 Yönetim Kurulu üyesi Muammer Türker, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Emin Güzbey, Afyonkarahisar Gazeteciler Derneği Başkanı Mehmet Abdioğulları ve bendeniz, ilk etapta fikir birliği yapılan prensipleri belirleyip, gazete sahiplerinin oluruna sunduk. Genel kabulün ardından yapılan buluşmada zaman kaybedilmeden işin resmi boyutlarının halledilmesine karar verildi. Resmi boyutta Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti ve Afyonkarahisar Gazeteciler Derneği’nin genel kurullarının kısa sürede toplanıp, basın camiasının yeni bir çatı altında buluşmasının gündeme getirilmesi vardı. Bunun için önce yeni buluşma adresinin oluşması gerekiyordu. Mesleğin duayeni H. Hakkı Özsoy’un kurucu başkanlığında, gazete sahiplerinin kurucu yönetim kurulu üyeliğinde Afyonkarahisar Basın Yayın Derneği kuruldu. Aslında “Afyon Basın Birliği” ismi gündemde idi, ama “Birlik” kelimesi yasal prosedürlere takıldı. Afyonkarahisar Basın Derneği ismi planlanırken, radyo, tv, internet camiasını da kapsayıcı olması adına “yayın” kelimesi de dernek ismine eklendi.
Bu yeni ve tek çatı altında buluşacak olan gazeteciler için ana ilkenin meslek ve memleket hassasiyeti olması dikkat çekiyor. Bu hassasiyetler doğrultusunda ilk gündeme gelen konular “adil bir hakem heyeti ya da disiplin kurulu oluşturulması, sorunların, meslek ilkeleri ihlallerinin bu adil hakem heyeti tarafından değerlendirilmesi, gazete sahiplerinden oluşan yönetimin meslek onuru ve memleket hassasiyeti içeren konularda doğrudan işe müdahil olması” fikirleri ilk benimsenen konular oldu.
Birliktelik çalışmalarının ilk meyvesi olarak yerel gazetelerin bir dağıtım şirketi aracılığıyla daha sistemli, daha düzgün, daha profesyonel şekilde abonelere ulaştırılması çalışmalarına başlandı. Yeni kurulan dağıtım şirketi kısa sürede yerel gazetelerin dağıtım işini profesyonel bir şekilde üstlenecek.
Bu yaşananlar bulanık suda balık avlamayı alışkanlık haline getiren, köpeksiz köyde değneksiz gezmeye çalışanların keyfini kaçırdı, hesaplarını bozdu, biliyoruz.
“Bunlar nasıl bir araya geldi”, “Yağmurlar yağdı, yarıklar kapandı” türü sözleri de duyuyor, biliyoruz. Bilek güreşinin sürmesini, bu arada güreşi seyredenlerin keyif çatmasını dileyenler çok. Bir yanda güreşseverler (!) diğer yanda “memlekete katkımız olur mu acaba” diyenler…
Yola çıkanların düsturu şu hadis-i şerif oysa: “Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır”
Niyet hayır, akıbet de hayır olur inşaAllah.