Hayat çok kısa. Lüzumsuz meşguliyetlere, bizi üzecek ortamlara ve güvenilmeyenlere mesafeli olalım. Hilenin, şeytanlığın ve hasedin kol gezdiği çevreden uzak durmakla mutlu yaşama ulaşılır.
Hayat boyu muhteşem dostlarla, rehber olarak görebileceğimiz kişilerle bir olmaya çalışmalıyız.
Hayat, takım oyunudur. Takımınızın kıymetini bilin. Ekibinizi satmayın. Bir defa satarsanız artık sizinle kimse yola çıkmak istemez. Macera aramayın. Ayak oyunlarına tevessül etmeyin. Samimi olun. Bencillikle biryere varamazsınız. Vardığınızı zanneder ama rüzgar gibi geçip gidersiniz. Bir konuda yetki alabilirsiniz ama sizin yanınızda kimse bulunmak istemez. Yetkili ama etkisiz olursunuz.
Ter kokan başarı tatlıdır. Emek vermeden kolayca bir yere gelmişseniz kolaycada gidersiniz. Dostlarla birlikte başarı güzeldir. Mutlu ya da mutsuzluk çevremize bağlı. Bunlar gıda gibidir, ilaç gibidir, zehir gibidir. Gıdadan vazgeçilmez, ilaca ara sıra muhtaç olunur, zehirden kaçmak gerekir.
İki türlü fakirlik var; Manevi fakirlik ve maddi fakirlik. Ne dünyayı terk edeceğiz, ne de dünya için insanlıktan çıkacağız. Birisi alt, diğeri üst çene. Birisi olmadan diğeri işe yaramaz. Dünyayı imar görevi insana verilmiş. İster Cennete , ister cehenneme çevir.
Yaşamınız boyunca adaletli olun. Hak yemeyin, ayrımcılık yapmayın. Dürüstçe doğru söyleyen olunda varsın ne derlerse desinler.
Hangi yaşta ve hangi mevkide olursak olalım yaptığımız işlerde en iyi olalım. İnatçı, dik kafalı ,sabit fikirli , ne cimri, ne müsrif,ne kıskanç, ne aptal, ne de sorumsuz olma.
Kısacası değerli okuyucum; Hayatımızı güzel veya çirkin yapan biziz. Eğer ömrünüzü değeri olan işlerle, insana faydalı olmayla ve gerçek sevgilerle geçirirseniz hayatı yaşamış sayılırsınız.
Sevgi, mutluluk ve başarı dolu bir hayat diliyorum.