Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

KUR’AN-I KERİM’İN MUHATABI DİRİLERDİR-1 – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 27 Eylül 2016 Salı 14:39:41
 

Kur’an-ı Kerim peygamberin kıyamet günü Allah’a şöyle şikâyette bulunacağını
söylüyor:  “ve gâlerrasûlü yâ rabbi inne gavmittehazû hâzel gur’âne mehcûran” “Peygamber diyecek ki: “Ey Rabbim benim halkım bu Kur’an’ı terketti.” (Furkan suresi 30. ayet) Bu ayetin Kur’an’a kulak vermeyen, onunla alay eden Mekkeli kafirlere hitaben indirildiği ifade ediliyor. Fakat Kur’an-ı Kerim’in esneklik ve genellik özellikleri dikkate alınınca  âyetin bütün zamanlarıa ve insanları hitap ettiği anlaşılır
Ayette geçen “Kur’an’ı Mehcur” tabiri “Terk Edilmiş, Bir Kenara Atılmış, Bırakılmış, Uzaklaşılmış Kur’an” demektir.
Peygamber Efendimiz Rabbine hangi halkı şikâyet edecek dersiniz? Kimdir bu Kur’an’ı kenara iten terk eden halk ? Okumak üzere elimize aldığımız Kur’an’a hepimiz “Kur’an-ı Kerim” deriz ve özellikle biz Türkler saygıda kusur etmeyiz. Fakat biz bu mukaddes kitabı ve şanlı adı göstermelik saygılarla “Kur’an-ı Mehcur” a dönüştürdük. Yatak odalarımızda karyolalarımızın başlarına, misafir odalarımızda aksesuar olsun diye duvarlara asarak… Dönüp bakmadık, açıp okumadık, ne dediğini hiç merak etmedik bile… İşte “Kur’an-ı mehcur” demek, dönüp bakılmaya gerek duyulmayan, terkedilmiş, bir kenara atılmış, bir duvara asılmış kur’an demek…
Toplumumuzda “KUR’AN Mekke’de nazil oldu, Mısır’da okundu, İstanbul’da yazıldı” diye meşhur bir söz vardır. Kur’an’ın tarihteki serancamını adeta özetliyor: Nazil oldu, okundu, yazıldı.
Peki, nerede anlaşıldı? Nerede yaşandı? Diye soran ve araştıran yok..
Kendi kendimize bir soralım; Kur’an’ın ne dediğini anlamaya çalıştık mı? Beş vakit namazın her rekâtında okuduğumuz Fatiha suresinin manasını anlamaya ve o mananın ruhuna uygun bir hayat yaşamaya çaba sarf ettik mi? Ramazan’da birkaç sefer hatim etmekle öğünenler ömründe bir defa olsun Kur’an’ın mealini, tefsirini baştan sona okudular mı? Bu soruya verilecek cevabınız olumsuz ise; işte sizde Kur’an’ı terk edip onu “Kur’an-ı Mehcur/Terk edilmiş Kur’an” haline getirenlerden birisiniz.
KUR’AN NASIL TERK EDİLİR?
Kimimiz Kur’an’ı Okuyarak Terk Ederiz, kimim duvarlara asarak, saygı duyarak, kimiz nutuklar atarak, vaazlar vererek, hutbeler okuyarak, kimiz ölülere okuyarak, Davûdi seslerimizle yarışmalarda birinci gelerek, kimimiz çeşitli hüsnü hatlarla yazarak terk ederiz..
Gece gündüz okuruz, hatimler indiririz, şifa niyetine okuruz, sekeratta olanın başında, cenaze evlerinde mezarlıklarda okur; Kur’an’ın sırtından geçinmeyi adet haline getirir, onu bir ticari meta haline getiririz. Anlama ve Kur’an’a göre bir hayat yaşama gayreti içerisinde olmadan okur ve yazarız. İşte bu okuduklarımızın hepsi Kur’an-ı mehcur’ yâni Kur’an-ı terk etmektir.
Merhum Akif’in dediği gibi:
“İnmemiştir hele Kur’an bunu hakkıyla bilin
Ne mezarlarda okunmak, ne fal bakmak için”
Her Müslüman bilmeli ve inanmalı ki; hayat kanunlarının kaynağı Kur’an’dır. Kanunlarınızın kaynağı Kur’an değilse karanlığınız çoğalıyor demektir. Kur’an kıyamete kadar insanlığın tüm sosyal, ahlaki, ekonomik, siyasi problemlerine tutarlı, kuşatıcı, ilahi çözümler sunan bir hayat kitabıdır. O Tüm hayata dönük olarak insanlığın daha mutlu, daha hür ve daha barışık bir hayat sürmelerinin yollarını gösteren bir hidayet rehberidir. O, karmakarışık olmuş değerler ve anlayışları yeni bir ölçüyle ele alan, bunların yanlış ve batıl olanlarını, doğru ve hak olandan ayıran bir kitaptır. Yani Furkan’dır (Al-i İmran Sûresi/4). O, Hakkın ölçüsüdür. Değer yargılarını, ölçüyü o koyar. Değişmez prensiplerin, eskimeyen ilkelerin esasıdır (Fatır Sûresi/42). Âlemler için bir öğüttür (Kalem Sûresi/52). O, Allah’tan korkup sakınanlar için öğüttür (Taha Sûresi/3). O, sadece öğüt değil aynı zamanda bir kanun, anayasa kitabıdır da (Nisa Sûresi/59, 65). Tüm ilahi kitaplar gibi Kur’an da hayata hükmetmek (Maide 44, 48, 49) ve insanlar arası ihtilafları çözmek için gelmiştir (Nahl Sûresi/64; Enam Sûresi/114).
(Devamı Yarın)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti