Afyonkarahisar Marmara Dernekleri Federasyonu tarafından İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki en büyük etkinlik alanı olan Maltepe Orhangazi Sahil Parkı’nda düzenlenen Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri hakkında elimden geldiğince, dilimin döndüğünce yazmaya çalışacağım.
Yazacaklarımı “Ne beklendi”, “Ne oldu”, “Nasıl olmalı” şeklinde 3 bölümde paylaşmak istiyorum.
İlk sorudan başlayalım: Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri’nde ne beklendi, hedef neydi?
Tanıtım Günleri’nde her gün 500 bin kişi olmak üzere toplamda 2 buçuk milyon kişinin gelmesi hedeflendi. Afyonkarahisar’daki söylemler, bu sayının üzerine geliştirildi. Afyonkarahisarlıları 2 buçuk milyon rakamına alıştırmaya çalışmanın yanı sıra İstanbul’da bu rakamın altyapısı sağlandı mı, tartışılır.
Zira Maltepe Etkinlik Alanı’nın yaklaşık 500 metre uzağındaki taksiciler bile etkinlikten hayal meyal haberdardı. Mesela bir taksici ile etkinlik üzerine sohbet ederken, taksici “Ferhat Göçer konseri yarın mıydı” diye sordu.
Oysa Ferhat Göçer’in konseri, bu soru sorulmadan önceki gece bitmişti bile.
2 buçuk milyon kişiye ulaşmak önemli bir gösterge olur muydu, bilmiyorum. Çünkü yine başka bir taksici şöyle diyor:
“Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın mitinginde 2 buçuk milyon kişi ancak geliyor. Bir derneğin günde 500 bin kişiyi buraya getirmesi mümkün değil.”
Dolayısıyla “kitle” hedefinin yanlış konulduğu görülüyor.
“Ne beklendi” sorusunun ikinci kısmı ise Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri’nin kısa vadeli, orta vadeli, uzun vadeli planları olup olmadığı ile ilgili.
“Böyle bir şey hiç yapılmadı, ilk kez biz düzenleyelim” mantığı ile mi hareket edildi, “Memleketimizi tüm özellikleri ile tanıtalım” mi denildi, “Fuarcılık, gelir getiren bir sektör. Bu sektörden yararlanalım” diye mi düşünüldü; inanın ben anlamadım.
“İlk kez biz düzenleyelim” denilse, daha çok özen gösterilmesi gerekirdi.
Ayrıca daha önce, daha küçük çaplı da olsa bu minvalde bir etkinliğin düzenlendiği belirtiliyor.
“Memleketimizi tüm özellikleri ile tanıtalım” denilse, Frig Vadisi’nin, Kocatepe’nin, tarihi konakların yer alması; hatta tüm bu değerlerin bir “öykü” içinde kurgulanması, stantların bu “öykü”ye göre tasarlanması gerekirdi.
“Fuarcılık, sektör; buradan yararlanalım” denilse, sektörün asgarî ihtiyacı olan elektrik ve stant güvenliğinde bile aksaklıklar yaşanmazdı.
Dolayısıyla Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri düzenlenirken “Ne beklendi” sorusu, havada kalıyor.
Bir dahaki etkinliklerde “Ne bekleniyor” sualine karşı daha kapsamlı ve kâğıda dökülen cevaplar verilmeli.