Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

UFKA YOLCULUK MEAL YARIŞMASI – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 25 Ocak 2014 Cumartesi 02:00:00
  İslam dininin temel kaynağı olan Kur’an-ı Kerim; Hz Muhammed (s.a.s)’ e her şeyi açıklamak üzere indirilen (Nahl: 16/89) , en ilkel insandan en yüksek ilim ve fikir adamına, en fakirinden en zenginine, amirinden memuruna , işçisinden patronuna… kadar herkesi ilgilendiren ilkeleri ve kuralları kapsayan bir kitaptır.
Bir şeyin, bir metnin, bir mesajın Kur’an olabilmesi için okunması gerekmektedir. Okunmayan şeye Kur’an denmez. Bir kitap ki eğer okunmuyorsa, okunmak için değilse ona Kur’an denmeyecektir. Elimizdeki şu kitabı okumanın dışında nerede ve nasıl kullanırsak kullanalım, buna Kur’an denmeyecektir. Okumak ise duyularla algılanan bir mesajın, kişiye onu amele sevk etmek üzere bir şeyler söylemesi, görevler yüklemesi anlamına gelmektedir. Daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi okuma işi, dört âzânın eylemidir. Göz, dil, akıl ve kalp. Gözle görülür, dille telaffuz edilir, akıl okunanı tercüme eder, kalp te ona göre tavır alır. Göz görmüş, dil telaffuz etmiş ama akıl onu tercüme etmemiş, kalp de buna göre bir tavır almamışsa, buna okuma denmeyecektir. Meselâ bir odanın kapısında: “Buraya girmeyin” diye bir yazı var da siz onu gördüğünüz, okuduğunuz halde oraya girmeye kalkmışsanız, bu mesaj size bir şey dememiş ve siz onu okumamışsınız demektir.
Hz. Peygamber bir gün Hz. Muaz’ın elinden tutup bir süre yürüdükten sonra kendisine birçok tavsiyede bulunmuştu.
Bu tavsiyelerden birisi de “Kur’ân’ı anlamaya çalışması” (Münzirî, et-Terğîb ve’t-terhîb, VI, 148.) gerektiği idi.
Hz. Ali (Kerremallâhu vechehe)’den rivâyetle:
Rasûlü Ekrem (sallallâhu aleyhi ve sellem) efendimiz: “Kendisinde idrak ve anlayış bulunmayan ibadette hayır olmadığı gibi, düşünmeksizin yapılan Kur’ân okumada hayır yoktur.” (Tedebbürsüz kuran okumada hayır yoktur) (Gazâlî, İhyâ, I, 81) diyerek kutsal kitabımızı anlayarak okumanın dünya ve ahiret hayırlarını getireceği müjdesini vermektedir.
Hz. Peygamber bu gayrette olanı Allah (cc)’ın övdüğünü müjdeler.”Allah’ın evlerinden birinde, Allah’ın kitabını okumak ve aralarında müzakere etmek için toplanan kimselerin kalplerine huzur dolar, onları rahmet kuşatır, melekler etraflarını sarar ve Allah onları kendi katında bulunanlara överek anlatır.” (Ebû Davud, “Vitr”, 14; Tirmizî, “Kur’ân”, 10.)
Yüce Allah:”Kur’ân’ı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalpleri üzerinde kilitler mi var?” (47/Muhammed, -42)
Milli şairimiz M.A. Ersoy Kur’an-ı anlama konusunda şöyle sesleniyor:
Ya açar nazm-ı celilin bakarız yaprağına
Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına
İnmemiştir hele Kur’an şunu hakkıyla bilin
Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için. (M.A.Ersoy)
Kur’an-ı anlamak ve anlayarak yaşamak amacını teşvik etmek üzere bir meal yarışması düzenlenmiştir. Bu yarışmanın amacı yarışmaktan öte Türk insanını Kur’an-ı Kerim’in anlamıyla buluşturmaktır. Düzenleyenlerden Allah (c.c.) razı olsun. İnternet ortamında aşağıda verilen adreste daha geniş bilgi verilmektedir. Bize düşen o adresi tıklamaktır.
SON BAŞVURU TARİHİ 31 OCAK 2014’TÜR.
Dereceye girenlere hem ülke, hem il çapında umre, ipad, nakit ödüllerin verileceği, bu yarışmanın tek konusu Kur’an-ı Kerim’in Türkçe mealidir. Ödüller, kategoriler, örnek sorulari online deneme sınavı ve başvuru adresi (www.ufkayolculuk.com)

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER