YALNIZ DEĞİLSİN

Her konuda iyiyi, doğruyu, güzeli aramak ve bulmak elbette herkesin isteği ve amacıdır. Doğruluk izafi bir kavramdır ve insandan insana değişir. Çünkü mükemmel insan yoktur. Doğru insan, sizi seven, sizi mutlu eden insandır. Size saygı gösteren, sizi önemseyen ve sizi üzmekten endişe eden insan aranan insandır. Sizi hiçe sayan ne kadar doğru olsun yanlıştır.
İyi insanları sevmek, güvenmek, onlara bağlanmak kolaydır. Çünkü şüphe etmezsiniz. Çölün ortasında vahaya hasret kalmışçasına suya sevdalanmışçasına, onlara bağlanıveririz. Sevmediğimizden hiçbir beklemezken, sevdiğimizden çok şey bekleriz. Sevmediğimiz insan bize karşı çok iyi bir şeyler yapsa dahi çok sevinmeyebiliriz. Fakat sevdiğimiz kişinin gözümüzün içine sımsıcak bakması bile bizim mutlu olmamıza yeter. Eğer doğru insanı bulduysak.
Bizim onu sevdiğimiz gibi o bizi sevmiyorsa ve bir gün çekip gittiğinde bu yıkımı kaldırmak hiçte kolay olmaz. İşte bu yüzden her iyi insan aynı zamanda doğru insan demek değildir.
Değerli dostlarım; Burada vefanın önemi ortaya çıkmaktadır. Vefalı insanların her geçen gün azaldığı günümüzde bu durum toplumsal bir yara olarak karşımıza çıkmaktadır. Gerçekten herkes, çevresindeki insanların vefasızlığından dert yanmaktadır.
Düşünün bir kere hayatta her şeyiniz olsa, her istediğinizi elde etmiş olsanız bile, kendinizi iyi hissetmediğinizde yanınızda sizi seven, anlayabilen, bir omuz aramaz mısınız? Sabahtan akşama kadar işlerinizle meşgul olsanız, gece olup herkes evine çekildiğinde sizde sevdiklerinizin yanında olmak istemez misiniz?
Verebileceğiniz en doğal cevap sevdiğiniz, değer verdiğiniz insanlarla beraber olmaktır. Bütün güzelliklerin anahtarı sevgidir. Doğru insanı bulmak elbet kolay değildir ve beklide zamana ihtiyaç vardır.
Geceleyin kapılar kapanıp da lambalar söndüğü vakit yalnız kaldığını söylememeye dikkat ediniz! Yüce Mevla’nın hükmünü bekleyiniz.
Zira yalnız değilsiniz…