Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

Önce karar verdiler, sonra dinlediler

Murat Arısoy 23 Mayıs 2011 Pazartesi 03:00:00
  -Benim için, bir milyar doları var diyen şimdi Silivri’de yatıyor…
– Ülkenin başbakanının katıldığı törende o korgeneral ayağa kalkmadı. Bedelini de ödedi. Gereği yapıldı, gideceği yeri buldu…
-Bir medya mensubunun sürekli bu iş (YGS’de şifre iddiaları) üzerindeki kampanyasını söylüyorum. Mensubu olduğu yayın organının televizyo-nunda da köşesinde de sürekli bu işi takip etti. Maşeri vicdanda mahkum olacaktır. Gelecekte de bedelini çok ağır ödeyecekler tabii.
Bu sözler tanıdık mı geldi size?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İsviçre bankalarında milyar dolarlık hesabının olduğu iddialarının gündeme gelmesi üzerine “Benim için, bir milyar doları var diyen şimdi Silivri’de yatı-yor…” demişti. O kişi, gazeteci ve şu anda Cumhuriyet Güçbirliği Bağımsız Milletvekili Adayı Tuncay Özkan’dı. Özkan, İkinci Ergenekon Soruşturması olarak bilinen soruşturma kapsamında Silivri Cezaevi’nde.
Çanakkale’de yapılan Çanakkale Zaferi’nin yıldönümü etkinliklerinde Başbakan geldiğinde ayağı kalkmayan kişi için Başbakan, “Ülkenin başbakanının katıldığı törende o korgeneral ayağa kalkmadı. Bedelini de ödedi. Gereği yapıldı, gideceği yeri buldu…” dedi. Emekli Korgeneral ve Milliyetçi Hareket Partisi Millitvekili Adayı Engin Alan, Balyoz Soruşturması olarak bilinen soruşturma kapsamında Silivri Cezaevi’nde.
Habertürk’te YGS ile ilgili şifre iddialarını soruyor gazeteci Yiğit Bulut… Başbakan’ın yanıtı şöyle oluyor:
“Bir medya mensubunun sürekli bu iş (YGS’de şifre iddiaları) üzerindeki kampanyasını söylüyorum. Mensubu olduğu yayın organının televizyo-nunda da köşesinde de sürekli bu işi takip etti. Maşeri vicdanda mahkum olacaktır. Gelecekte de bedelini çok ağır ödeyecekler tabii.”
O basın mensubu da Milliyet gazetesi Eğitim Editörü Abbas Güçlü. Muhtemelen seçimden sonra bir tutuklanma süreci de Güçlü için başla-yacak.
Silivri’deki diğer tutuklulardan bahsetmeyeceğim. Ya da bir teğmenin “suç delili” diye el konulan telefonunun rehberine “sehven” 100’ü aşkın kişinin telefonunun kaydedilmesi üzerinde durmayacağım…
Benim takıldığım nokta, Silivri’deki yargılanmalara ilişkin “Cezalarını buldular” mealinde açıklamalar yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Ali Çetinkaya için “İdam kararını verdikten sonra şahitleri dinledi” demesidir. Ali Çetinkaya’yı bu şekilde eleştireceksek o zaman 2007’den bu yana sürdürülen soruşturmaları hangi kefeye koyacağız?
Bir de madem Ali Çetinkaya hakikaten denildiği kadar kötü bir kişi, o zaman bu kötülükler neden Çetinkaya’nın memleketi Afyonkarahisar’da tek tek ortaya konulmadı? Neden Çorum’da Ali Çetinkaya’ya “Katil” ve “cellat” denildi? Bu iş artık, ölmüş bir devlet adamının arkasından konuşmaktan ziyade Afyonkarahisarlıların da arkasından konuşmak anlamına gelmedi mi?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Afyonkarahisar’da en erken Eylül’de-Ekim’de görürüz. O zaman görsek de yakın korumaları, bize bir şey sordurmazlar, sormaya kalksak itip kakarlar.
Ben de o nedenle AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Adayları’na soruyorum. Sorumu 5 aday, ayrı ayrı yanıtlasa da kabulüm, tek bir aday yanıtlasa da kabülüm. Sorum, açık ve net:
Ali Çetinkaya, sizce de katil ve cellat mı?

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti