Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU

Tepeden Tırnağa Ozan Bayramoğlu İhsan Akbel

Afyonkarahisar’a her gidişimde, birkaç kitapla Ankara’ya dönüyorum. Zira bizim Afyonkarahisar Şairler ve Yazarlar Derneği üyesi olan arkadaşlarımız yeni yayımlanan eserlerini imzalayıp vermek lütfunda bulunuyorlar. Bunlardan birisi de adeta doğuştan şair olan hemşehrim Bayramoğlu İhsan Akbel’dir.
Hastane, doktor, ailesel ve kişisel uğraşlar yüzünden bir süre masamda bekleyen İhsan Akbel’in “Hayallerin Getirdiği DAMLA DAMLA İLHAMLAR” adlı kitabının dış ve iç kapağı, onun ne denli şiirle yatıp kalktığının somut bir göstergesidir. Olgunluğunun simgesi olan fotoğrafının yanında yer alan “Şair” başlıklı, beş dörtlükten oluşan şiiri onun günde 7/24 şiirle meşgul olan bir şair olduğunun kanıtıdır. Dış ve iç kapakta yer alan şu tümce de, onun şiir felsefesinin özetidir:
“Şiir: Kâinatın karanlıklarında yaşayan meçhulün sesi ve gölgesidir.”
“Sayın ağabeyim İrfan Ünver Nasrattınoğlu ve hanesine esenlikler dilerim” ithafı ile imzaladığı iç kapaktaki şu beyiti de okurumun dikkatine sunmak isterim:
“Yansın gönül feneri, dostluk sönmesin
Dosta giden ayaklar, geri dönmesin”
İhsan Akbel 1945 yılında Afyonkarahisar’da dünyaya geldi. Buğday ve manifatura sektörünün ünlü taciri Bayramoğlu Hasan Hüseyin Akbel’in en küçük oğludur.
1958 yılından bu yana şiir, roman ve makaleler yazıp, yayınlamaktadır. Keza yaklaşık 30 yıldır, şehrimizde yayımlanan Türkeli Gazetesi’nde kendisine tahsis edilen köşesinde yazılarını neşretmektedir. Evli olan değerli şairiki oğlu, bir kızı ve torunları ile mutlu bir hayat sürdürmektedir.
Kimileri malıyla mülküyle, kimileri parasıyla puluyla övünür. Söz övünçten açılınca İhsan Akbel’in yine şairliği tutar ve “ben çok zenginim” der ve bu özelliğinin sırrını şöyle izah eder:“Çok zenginim ben dostlarım… Trilyonluğum… Ceplerimde koynumda… Demet demet,balya balya…Huzuri afiyet var… Yüce Hak’ka şükürler ki… Oğlum, kızım, torunlarım, siz dostlarım var… Buyursunlar… Gönül kapıları ardına kadar açık… Sınır içi süren ömür… Düzgün yaşam ödül görür… Çok zenginim ben dostlarım… Siz dostlarım var… Bir tebessüm ruha iner… Tatlı bir söz mutlu eder… Zenginliğin sırrı olsun sende bende hepimizde … Bir kefenden başka ne var toprak olan şu bedende…”
Elimdeki kitabının arka kapağındaki nottan öğrendiğime göre Aksel’in “Ümitsiz Aşk” adlı bir romanı yıllar önce “Gençliğin Sesi” Gazetesinde tefrika edilmiş. İnşallah bir gün bu eseri de basılarak,literatürden yer alır ve biz de onu okuyabilme mutluluğunu tadarız.
Damla Damla İlhamlar adlı 220 sayfalık kitaptaki şiirler, bir anlamda İhsan Akbel’in hayatının şiirsel bir özetidir. Zira şairin şiirlerinin ilham kaynağı kendi yaşantısıdır.
Merhum Hakkı Özsoy’un önsözü ve Muzaffer Erol’un “Söz Ustası” başlıklı yazısı elimdeki eseri daha ciddi bir biçimde okumam gerektiği hususunda beni uyarmaktadır. Ayrıca şairin “Peygamber Efendimize Arzuhalimdir” başlıklı sunuş yazısı da şiirlerin felsefi özelliklerine dikkat çekmektedir.
Dostları Bayramoğlu için Akrostiş Şairi de derler. Nitekim sözünü ettiğim eserin ilk sayfalarında çoğu dostu, belki akrabası olan kişiler için yazdığı akrostişler var. Başta muhterem eşleri Hanife hanımefendi olmak üzere, evlatları ve torunları için yazdığı akrostişler yer alıyor. Afyonkarahisar’ımızin mümtaz şahsiyetlerinden MehmetAlimoğlu, benim yakın akrabam olan Nefise – Mehmet Toykan(Merhum) çifti de Akrostiş şiirden nasibini alanlar arasındadır. Kitapta yok ama, Bayramoğlu benim adıma da bir akrostiş yazmış ve bu şiiri, Afyonkarahisar Şairler ve Yazarlar Derneği’nin düzenlediği Nasrattınoğlu’na Vefa Gecesi”nde okumuştur.
İhsan Akbel, gerçekten tepeden tırnağa ozandır (yani âşıktır). O bir dostuyla sohbet ederken de, tek başınabir yerde oturup dinlenirken de, belleğindeki şiirleri kimi zaman sessiz, kimi zaman da sesli olarak terennüm ediyor… Onun okuduğu, yazdığı şiirlerde, geleneksel şiirimizin tüm kurallarını göremeyebilirsiniz. Yani heceler de düşüklük, kafiyelerde bozukluk olabilir. Ki bu durum, ünlü ozanlarımızda da görülmüştür. Örneğin Aşık Veysel Şatıroğlu, şiirlerini okur geçerdi. Onu hece ve kafiye bozukluklarından dolayı eleştiren olursa, “yahu orasını da siz düzeltin” der geçerdi. Şayet Bayramoğlu’nun şiirlerinde gördüğünüz küçük aksaklıkları da okurken siz düzeltiniz.
Bu kısa yazı ile, ozanın bütün şiirlerini ele alıp, irdelemek ve eleştirmek mümkün değildir. Ama bir ozandan söz ederken, elbette şiirinden de örnek vermem gerek. Bayramoğlu İhsan Akbel’e; “ozan yolun açık, tam gazla devam…” diyor, iki eserini sunuyor ve bu yeni eserini okurlarıma salık veriyorum.
AFYONUM
Tufandır boradır, seldir Afyonum
Acı kuvvet çelik eldir Afyonum
Düşmanıma amansız devdir Afyonum
Bağrında bahadırlar mertler eyleşir

Kaymağı doyumsuz tuddır damakta
Katmeri pul pul dökülür saçta
Ağızda kaybolur ağzı açıkta
Yaylasında koyun kuzu meleşir

Semaya yükselen mağrur Kalenin
İmaret, Türbe, Ulu Caminin
Saymakla bitmeyen değerlerinin
Kıymetini diller, gözler söyleşir

Kırık değildir serttir havası
Yanıktır türküleri hançer yarası
Erenler evliyalar pirler yuvası
Böyle bir beldedir mübarek şehir

ESERLERİYLE
Kırlara çıktım bir bahar günü
Arıttım yıkadım paslı gönlümü
Berrak gümüşi sulardan içtim
Dertleri tırpanlayıp kökünden biçtim

Bir çınar altında durdum uzandım
Sanki Veysel’dim Karacaoğlan’dım
Güneşin ılık parlak koynunda
Huzurla baktım yarınlarıma

Sevdalar düşledim güfteler yazdım
Çiçekler derledim çiğdemler kazdım
Mutluluk getiren ilham perimle
Kabına sığmayan âşık ozandım

Kapılar kapanmasın güzelliklere
Gömülsün kötülükler derinliklere
Görüp de gidince ebedi yere
Anılır insanlar eserleriyle

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti