Nöbetçi Eczaneler
Yüz yıllardır barış ve huzur yüzü görmeyen dünyamızda sadece insan hakları açısından değil, gelir dağılımında adalet açısından da ülkeler arasında büyük uçurumlar bulunmaktadır. World Inequality Lab tarafından hazırlanan 2022 Dünya Eşitsizlik Raporu’na göre, gelir dağılımı açısından ‘en eşit’ bölge Avrupa olurken, eşitsizliğin en derin olduğu ülkeler halkın çoğunluğunun Müslüman olduğu Orta Doğu ülkeleri ile Kuzey Afrika ülkeleridir. Türkiye ise Brezilya, Meksika ve Hindistan gibi dünyada gelir dağılımının en eşitsiz olduğu ülkeler arasında yer almaktadır.
Türkiye’de en zengin %10’luk Kesim Tüm Gelirin %54’ünü Alıyor
World Inequality Lab tarafından hazırlanan 2022 Dünya Eşitsizlik Raporu’na göre, Türkiye, Brezilya, Meksika ve Hindistan gibi ülkelerle birlikte dünyada gelir dağılımının en eşitsiz olduğu ülkeler arasında yer almaktadır. Rapora göre, Fransa’da en az kazanan %50’lik kesim en fazla kazanan %10’luk kesimden 7 kat daha az kazanırken Brezilya’da ise bu değer 29 katı buluyor. Türkiye’de ise 2021’de nüfusun en çok kazanan %10’unun yıllık ortalama geliri, en az kazanan %50’lik kesimden 23 kat fazla. En Üstteki %10’luk Kesim Toplam Servetin %67’sine Sahip bulunuyor. Kaynaklar son on beş yılda eşitsizliğin daha da arttığını gösteriyor. En Üstteki %10’luk Kesim Toplam Servetin %67’sine Sahip durumda. (Cansu Yılmaz, 23 Aralık 2021)
https://www.dogrulukpayi.com/bulten/turkiye-gelir-dagilimda-dunyanin-en-esitsiz-ulkelerinden-biri)
2022 Dünya Eşitsizlik Raporu’na Göre Türkiye’de:
• En yoksul %50’nin ortalama yıllık geliri: 20.260 TL
• En zengin %10’un ortalama yıllık geliri: 463.020 TL
• Aradaki fark: Neredeyse 23 kat.
Tüm gelirin dağılımı:
• En zengin %10, gelirin %54,5’ini alıyor.
• En yoksul %50, gelirin yalnızca %12’lik kısmını elde ediyor.
Rapor, son 25 yılda ulusal serveti 2 katına çıkan Türkiye’de servetin dağılımındaki eşitsizliğin derinleştiğini söylüyor. Milli servetin dilimlere dağılımı şu şekilde:
• En yoksul %50, milli servetin %4’ünü,
• Ortada yer alan %40, %29’unu,
• En zengin %10 ise %67’sini elinde tutuyor.
Türkiye’nin Zekât Potansiyeli 55 Milyar Dolar
Başta Türkiye olmak üzere İslam ülkelerinde, zengin ile yoksul arasında köprü olarak nitelenen gelir dağılımı, sosyal adaletin sağlanması ve yoksulluğun önlenmesi açısından yerine getirilmesi gereken en önemli bir ibadet olan zekâtın verilmediğini görülmektedir.
Katılım Bankaları Birliğinin 2019 yılında yayınlamış olduğu rakama göre, Türkiye’nin zekât kapasitesi 55 milyar dolar civarındadır.
İslam Dünyasının Zekât Potansiyeli 10 Trilyon Dolar Civarındadır.
İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezinin tespitine göre, İslam dünyasının zekât potansiyeli de 10 trilyon dolar civarındadır. (https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/turkiyenin-zekât-potansiyeli-55-milyar-dolar/1488949) Gerek Türkiye’de gerekse diğer İslam ülkelerinde verilen zekât miktarı ise bu kapasitenin çok altındadır. Yani zekât vermesi gerekenlerin çoğunluğu zekât vermemektedirler.
Bu göstergeler İslam Dünyasının sadece okuryazarlık, sağlık sorunları, sanayileşmek, bilim ve teknoloji ve mal üretmek gibi alanlarda değil dîni ve ahlâki değerler bakımından da büyük bir yozlaşma ve çöküş içerisinde olduğunu göstermektedir.
Muharrem Günay
