HALK GÜNÜ – Kocatepe Gazetesi

Eski Valimiz İrfan Balkanlıoğlu zamanında “Halk Günleri yapılsa ne iyi olur” derdik bu köşeden. Aradan zaman geçti. Yine eski Valilerimizden Aziz Yıldırım döneminde Valilik tarafından Halk Günü toplantıları düzenlenmeye başlandı.
Şimdiki Valimiz Mustafa Tutulmaz da Halk Günü toplantılarını sürdürüyor. Çeşitli nedenlerle Vali Bey ile yüzyüze gelemeyen vatandaşlar Halk Günü toplantıları sayesinde derdini, talebini birebir Vali Bey’e ya da diğer yetkililere aktarma imkanı buluyorlar.
***
Toplantıların bir bölümü basına açık, kamera ve fotoğraf makinaları kayıtta iken gerçekleşiyor. Basına açık bir şekilde derdini anlatmak isteyen, talebini dile getirmek isteyen bu bölümde söz alıyor. Sonrasında basına yansıması istenmeyen sorun ve dileklere geçiliyor. Son olarak, derdini, talebini sadece Vali Bey’in duymasını isteyenler toplantının sonunu bekliyorlar ve hazırlanan odada Vali Bey’e dertlerini bizzat aktarabiliyorlar.
***
Dün biz de uzun bir aradan sonra Halk günü toplantısını izleme imkanı bulduk. Sayın Vali ve diğer kamu temsilcileri salonda hazır bulunan tüm vatandaşları tek tek dinleyip, sorunların çözümü için yol gösterdiler. Gerekli yerlere gerekli talimatlar verildi, yapılması gereken çalışmalar not alındı.
“Memlekette özgürlük yok”, “Demokrasi yok”, “Nerede bu devlet/millet” tarzı söylem içerisinde olanların bu toplantıyı izlemelerini isterdik.
***
Neden derseniz?…
Bu toplantıda cezaevinden yeni çıkmış bir kişinin Devlet’in Valisi’nin karşısına çıkıp, “Sen orada benim sayemde oturuyorsun” diyebildiğini görseydi eğer bu düşüncede olanlar…
Devletin Valisi’nin “Bana ev verin” diye efelenen vatandaşa laf anlatmaya çalıştığını görselerdi eğer bu düşüncede olanlar…
“Devlet de burada, Millet de” derlerdi… “Cumhuriyet ne büyük bir faziletmiş” derlerdi… “Büyük Atatürk ve tüm ecdadımız! Allah sizlerden razı olsun” derlerdi…
***
Küçüğünden, büyüğüne işletme sahibi olan yüzlerce tanıdığımız var. İddia ediyoruz ki, Halk toplantısında Vali’nin karşısına çıkıp sözde dert anlatan, sıkıntısını dile getiren bir kişiyi, bu yüzlerce işletme sahibinin yüzde 99’u karşısına alıp laf anlatmaya çalışmaz. Böylesi adamları çoğu kişi kapısından içeri sokmaz. Çünkü karşınızdaki kişide “anlama” çabası yok. “Verin” diyor sadece…
Ama devlet kapısı öyle mi? Hacet kapısı… Ama Devlet’in Valisi öyle mi? Hacet makamı… Dinliyor, sabrediyor, anlatıyor, uyarıyor… “Yardım edilsin, iş bulunsun” diye talimat veriyor.
Sadece Halk günü toplantısını izlemek bile bu Devlet’in büyüklüğünü anlamak için, bu Millet’in alicenaplığını görmek için yeterli.
Allah Devlet’e, Millet’e zeval vermesin…