TV ‘DEN MAÇ İZLERKEN – Kocatepe Gazetesi

Antrenörler, futbolcular, renkli ve ilginç  anılar, unutulmaz gözlem ve yaşantılar yönünden zengin  kişilerdir… Yüzlerce maç, binlerce insan, sosyal –kültürel çevre ekonomik ilişkiler, türibünler, TV’ler, basın…
Pazar akşamı FB.-Başakşehir maçını izledim TV.den… Futbol dünyasının % 70’inin favorisiydi Başakşehir… Nasıl olmasın, ligin en istikrarlı ve sahasında 32 maçtır yenilmeyen bir takım Başakşehir… Ama mazisi, seyircisi, futbolcuları yönetimi ve hocasıyla deplasmana çıkmıştı adeta FB… Bir futbol ütopisti Aykut Hoca’ya sert eleştiriler, onu gözden düşürme çabaları arasında prese dayalı ve sert futboluyla 2-0 lık galibiyet… 1996’da Trabzonspor’u şampiyonluktan eden son dakika golü geliyor Aykut Kocama’nın… ve de bu maçtan sonraki demeci yüzünden FB’den gidişini..
BJK’nın 5-0’lık Karabük galibiyeti ses getirmedi bu kadar… Şenol Hoca’nın Trabzonspor günlerinden bugüne kadarki futbol yaşamından kareler geçti kafamdan BJK-Karabük maçını izlerken. Çeşitli kurs ve seminerlerdeki konuşmaları, Milli takım antrenörlüğü, Trabzon, Bursa ve de BJK ve 8-9-10 Ocak tarihlerinde düzenlenen “24. Uluslararası pro-lisans antrenör gelişim semineri”ndeki etkileyici sunumu… Gittikçe yükselen kariyer, dürüst ve dik duruşlu bir kişilik… Gençlerbirliği-Trabzonspor maçının da özetlerini izledim… Futbola başladığım yıllardan beri tutarım Gençlerbirliği’ni.. Çünkü benim futbola başladığım, henüz on sekizimdeyken antrenörlüğünü yaptığım Doğanspor’dan iki ağabeyim gitmişti Gençlere, Kaya Öztekin ve Ali Elmas… Fehmi Büge ve Hamdi Aliç gibi Afyonlu  ağabeyler de daha önce giymişlerdi kırmızı-siyah çizgili formayı… Hepsi rahmetli oldular… Son olarak da Ali Günçar oynadı bu güzide takımda ve milli formayı giydi Ali.. Burhan Ağabey (Geçer) Taner Çelik, Yusuf, santrafor Reşit Cemil, sol bek Kemal, Vehbi, Cem Onuk Afyonspor forması giydiler… Burak Yılmaz’ı izlerken de amcası Kara Mustafa’yı anımsarım… Afyonspor’a Isparta’dan getirmiştim, ikinci ligde oynuyorduk o zaman iyi ve sağlam karakterli bir futbolcuydu Mustafa…
Pazartesi akşamı  son haftaların formda takımı GS’nin bir devrelik gösterisini izledik… Bu maçta  GS seyircisinin takımla bütünleştiği, takımlarını çılgınca destekledikleri görüldü… Bu panaromada Fatih Hoca’nın tekrar takımın başına gelişinin rolünü inkar edemez kimse…
Antalya’nın başındaki Hamza Hamzaoğlu, milli takımda Terim’in yardımcılığını yaptı, sonra yine Terim’in desteğiyle geçti GS’in başına ve üç kupa birden kazandı… Düzgün bir hocamız.. Biz ikinci ligde oynarken o da İzmir Altay ‘da sağ bekti… Alsancak’ta oynuyoruz, saatime baktım kırk saniye sonra maç bitecek; müthiş bir rüzgar esiyor kalemize doğru, bizim kulübenin önünden rastgele bir orta yaptı Hamzaoğlu, top ağlara düştü, ben aut sandım ve maç bitti, bir puan aldık diye  sevinirken bizim 1.90’lık kaleci Kamil, topu içeriden çıkarıyor ve Burdurlu hakem  Hamza Işın; adaşı Hamza’nın attığı gol için santrayı gösterip maçın da bittiğini ilan ediyordu… Hamza Işın da bu maçı unutamamış ki  Afyon’a geldiğinde anlatır bu olayı, “Düdüğü çalma fırsatım olmadı” diye anlatır…
Fatih Hoca’yı ilk kez Beylerbeyi’ndeki teknik direktör kursuna katıldığım sırada yakından gördüm… Piontek’le beraber gelmişlerdi; Ümit Milli takımın başındaydı o zaman. Savunma ilkeleri konusunda kısa bir uygulama yaptırdı bizlere; hocam sayılır bir yerde… İleride A milli takımın başına geleceğini ima eder bir şekilde konuşmuştu; geldi de nitekim. Çeşitli kurs ve seminerlerde, panellerde dinledim kendisini… GS  taraftarının dışındaki futbol severlere birçok antrenöre itici ve kendini beğenmiş birisi olarak gelmiştir Fatih Terim… Bir teknik direktör seminerinde kürsüde konuşan Terim’e, o zamanlar tanınmış ve yaşı en az elli olan bir antrenör. “Hocam, yıllarda futbol oynadınız ve hiç sakatlanmadınız, bunu neye borçlusunuz?” diye sorunca Fatih Terim de şaşırdı bu soruya.. Sonradan öğrendim ki bu antrenör engelli milli takımının başındaymış… Hani “Şeyh uçmaz müritleri uçurur onu” sözü geldi aklıma. 2015  Ocak seminerinin yıldızı Terim, 2018  Ocak 24. pro-lisans seminerinde beş on dakika görünüp kayboldu… Nereden nereye?  Ancak Terim’in son maçlardaki görünümü, demeçleri, davranışları o eski halinden çok uzakta olduğunu da gösteriyor..
Yardımcı antrenör olarak Ümit Davala’yı da  gördük ekranda birkaç kez… Afyonspor genç takımında kalecilik yapan öğrencim ve genç denecek bir yaşta vefat eden Seyfettin Özbey tarafından Almanya’dan Afyonspor’ra gönderilen ve burada başkan Salim Pancar’ın da rolüyle afişe olan Ümit Davala’yı…
Laf lafı açıyor futbol da futbolu… Bir film şeridi gibi geçti gözlerimin önünden futbol yaşamımdaki bu kesitler…