Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

CEMATTEN AYRILAN CEHENNEME AYRILIR – Kocatepe Gazetesi

Muharrem Günay 4 Aralık 2018 Salı 13:34:53
 

İslâm coğrafyasında Ehlisünnet dışında kalan ve Ana Cadde’den itikat ve ibadet bakımından ayrılan ve çoğunlukla siyasi amaçlara göre gelişlen bu akımlara “Fırka-ı dâlle/Sapık Yollar” adı verilmiştir. Fırka denilince akla gelen bu sapık yollardır. Çünkü müslümanlar fırkacı olmaz ve fırkalara bölünemezler.
Bu noktada fırka ve fırkalaşmak kavramı ile cemaat, târikat ve mezhep kavramlarını birbirinden ayırmak gerekir. İslâm dünyasında Ehl-i sünnet velcemaat anlayışı veya bir başka deyişle ana caddeden ve cemaat şuurundan ayrılmamak kaydıyla, Müslümanların farklı mezhep ve tarikatlar etrafında kümeleşmeleri farklı içtihatlar içinde hareket etmeleri ve bunlara bağlı olarak mizaçlarına uygun düşen tasavvuf halkalarında yer almaları yadırganmamış, bir ağacın ana gövdesinin dalları olarak görülmüş; Bunun yanında çoğunluğu siyasi amaçlı olarak çıkmış olan sapık fırkalara karşı uyanık olmamız istenmiştir.
Çeitli adlar altında kümeleşmiş olan cemaat ve tarikatların siyasetle iştigal etmeleri ve cemaat mensuplarını çeşitli siyasi partilere oy vermek üzere yönlendirmeleri uygun olmayıp bu durum cemaatlerin ve tarikatların itibar kaybına sebep olmaktadır. Cemaat ve tarikatların görevi politika yapmak, mensuplarının siyasi iradelerine ipotek koymak olmayıp, edebli, tefekkür ve tezekkür ehli insan yetiştirmektir.
Nisa suresinde ise Ümmeti-i Muhammedin gitiği yoldan ayrılmak sapıklık olarak nitelenmiş ve müminlerin yolundan ayrılanların cehennemlik oldukları belirtilmiştir:
• “Her kim de kendisine doğru yol (İslâm) belli olduktan sonra, Resûl’e karşı tavır koyar (emirlerini beğenmez) ve (Resûlü örnek alan) müminlerin yolundan başkasına uyarsa, onu döndüğü (ve seçtiği o sapık)  yolda bırakırız. Sonra kendisini cehenneme atarız. O ne kötü bir gidiş yeridir!” (Nisa 4/ 115)
İmâm- Şafiî (Rahimehullah) icma-ı ümmetin hüccet olduğuna dair bu ayet-i kerimeyi delil göstermiştir. İmâm-ı Şafiî (Rahimehullah) ın bu ayet-i kerimeyi delil gösterişi şöyle açıklanır:  “Müminlerin yolunun dışında bir yola uymak, bu ayeti kerimenin açık ifadesiyle haram olduğuna göre, müminlerin yoluna uymanın vacip olması gerekir. Çünkü Mevlâ Teâlâ, Peygambere muhalefet edip, müminlerin yolundan başkasına tâbi olanları tehdit etmiştir.” (Ruhul-  Furkan, Nisa Suresi, cilt: 5; Mahmud Ustaosmanoğlu, İst. 1997) İcma-ı Ümmetin delil olduğu hakkında daha birçok hadis-i şerif ve rivayetler vardır. Nitekim:
“İbni Ömer (Radiyallahu Anhuma) dan rivayet edildiğine göre, ResÛlullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem) şöyle buyurdu: “Şüphesiz Allah (-u Teâlâ) benim ümmetimi -veya Muhammedin ümmetini, buyurdu- dalâlet (sapıklık) üzere toplamaz ve Allah’ın (kudret ve yardım) eli cemaatin üzerindedir. Her kim (cemaatten söz veya hareket ya da inanç bakımından) ayrılırsa, cehenneme ayrılır.” (Tirmizi, Fiten: 7, 2167; 4/466; Hakim, Müstedrek, No: 397; 1/201)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti