19 Ekim 2015 Pazartesi 03:00:00
Hz. Peygamber Mekke de kaldığı sürece Medinelilerle akabe biatleri yaparak, onların Peygamberi koruyacaklarına dair söz alır. (Hamidullah. Vesâiku’s-Siyâsiyye, s. 31; İslâm Peygamberi, 1/153-134.)
İnkâr edenlerin Hz. Peygamberi öldürmek için kurdukları planları Yüce Allah’ın bildirmesi üzerine, (Bk: Enfâl: 8/30.) Medine’ye hicret ederek site devletini kurar. (Bk: Buhâri III/5S-59; Bab 39; lV/244. 63/37.)
Medine’de Müşriklerle Bedir, Uhud ve Hendek savaşlarını yapar. Bu savaşların neticesinde Müşrikler Müslümanların gücünü anlarlar. Daha sonra, Hudeybiye anlaşması yapılarak bir sene sonra umre için Mekke’ye gidilmesine karar verilir. (Bk: Fetih: 48/1-3; Buhâri. a.g.e. V/67, K. 64/30; İbn Sâd. a.g.e. 11/95.) Bu anlaşma ile büyük fetihlerin kapıları açılıp, Müslümanlara:
“…Allah sizinle beraberdir, O sizin amellerinizi zayi etmeyecektir.” (Muhammed: 47/35.) Müjdesini verir. Bu hadiseden sonra Medine’de Müslümanların sayısı hızla artar. Müşriklerden kaçan Müslümanlar Müşrik tüccarlar için tehdit olur. (Bk. Algül, Hüseyin, age, 1/446.)
Neticede Müşrikler yaptıklarını toplamaya başlarlar. Hz. Peygamber H.8 M.630 yılında hazırladığı bir ordu ile Müşriklerin zulmüne bir nokta koyar. Bununla birlikte Mekke’nin fethi Müşriklerin yaptıklarının tersine dünyada benzerine rastlamayacak bir şekilde dostluk örneği sergilenip, düşmanın kalbi fethedilerek Allah’ın vaadi gerçekleşmiş olur. (Bk: Tevbe: 9/13-14; Nasır: 110/1-3; Buhâri, age, V/94, K. 64/51).
Hz. Bilal’ın ezanını eşek sesine benzeten Altab b. Esid bu af karşısında kendini tutamayarak Ya Muhammed Bilal’ın ezanını eşek sesine benzetmiştim. Özür diliyorum. Gerçekten hak peygambermişsin diyerek itiraf eder. Hz. Peygamber’de, bu şahsı Mekke valisi yaparak insanlara nasıl dost olduğunu gösterir.
Ölümü bekleyen Mekke halkı, kendilerini yapılan af karşısında bir çoğu müslüman olur.
Müşriklere Verilen İhtar: Mekke’nin fethinden sonra daha önce Müslümanlara yaşama hakkı tanımayan Müşriklerin durumu değişmiş, Müslümanların gücü karşısında ne yapacaklarını şaşırmışlardır. Kabe putlardan temizlendikten sonra, ilk hacc emiri olarak Hz. Ebubekir görevlendirilir. Daha sonra tevbe suresi nazil olur. Hz. Peygamber Hz. Ali’yi görevlendirerek Hz. Ebûbekir’e gönderir. Müşriklere,
a) Müşriklerin Kâbeye girmemesi,
b) Çıplak dolaşılmaması,
c) Cennete müminlerin gireceği,
d) Ahidlere zamanı doluncaya kadar uyulması gerektiği,
e) Müşrikler anlaşmalara uydukları sürece Müslümanların anlaşmalara bağlı kalacakları ilan edilmiş olur. (Tevbe: 9/1-4. Enfâl: 8/56-57; Buharı. Sahih, V/115, K. 64/65: İbn Hişâm. a.g.e. IV/188-191, Sönmez, Hz. Pey Diplomatik Münasebetleri, s. 287-288)
Tevbe suresi nazil olduktan sonra, Müşriklerin statüsü belli olmuş, Müşrik ve mürtetlere yapılması gereken kurallar açıklanmıştır. (Ebu Yusuf, Kitâbu’l Haraç. s. 117: Elmalılı, Tefsir. 11/697-698.)
Bunun üzerine Hz. Peygamber de Müşrik olanların Hicaz’dan çıkarılmasını emretmiştir. (Buhâri. Sahih, lV/66; K 58/6: Müslim. III/1258, K. 25/20 1637. Sönmez. Abidin, a.g.e-, s. 293.)
Hz. Peygamber Mekke de kaldığı sürece Medinelilerle akabe biatleri yaparak, onların Peygamberi koruyacaklarına dair söz alır. (Hamidullah. Vesâiku’s-Siyâsiyye, s. 31; İslâm Peygamberi, 1/153-134.)
İnkâr edenlerin Hz. Peygamberi öldürmek için kurdukları planları Yüce Allah’ın bildirmesi üzerine, (Bk: Enfâl: 8/30.) Medine’ye hicret ederek site devletini kurar. (Bk: Buhâri III/5S-59; Bab 39; lV/244. 63/37.)
Medine’de Müşriklerle Bedir, Uhud ve Hendek savaşlarını yapar. Bu savaşların neticesinde Müşrikler Müslümanların gücünü anlarlar. Daha sonra, Hudeybiye anlaşması yapılarak bir sene sonra umre için Mekke’ye gidilmesine karar verilir. (Bk: Fetih: 48/1-3; Buhâri. a.g.e. V/67, K. 64/30; İbn Sâd. a.g.e. 11/95.) Bu anlaşma ile büyük fetihlerin kapıları açılıp, Müslümanlara:
“…Allah sizinle beraberdir, O sizin amellerinizi zayi etmeyecektir.” (Muhammed: 47/35.) Müjdesini verir. Bu hadiseden sonra Medine’de Müslümanların sayısı hızla artar. Müşriklerden kaçan Müslümanlar Müşrik tüccarlar için tehdit olur. (Bk. Algül, Hüseyin, age, 1/446.)
Neticede Müşrikler yaptıklarını toplamaya başlarlar. Hz. Peygamber H.8 M.630 yılında hazırladığı bir ordu ile Müşriklerin zulmüne bir nokta koyar. Bununla birlikte Mekke’nin fethi Müşriklerin yaptıklarının tersine dünyada benzerine rastlamayacak bir şekilde dostluk örneği sergilenip, düşmanın kalbi fethedilerek Allah’ın vaadi gerçekleşmiş olur. (Bk: Tevbe: 9/13-14; Nasır: 110/1-3; Buhâri, age, V/94, K. 64/51).
Hz. Bilal’ın ezanını eşek sesine benzeten Altab b. Esid bu af karşısında kendini tutamayarak Ya Muhammed Bilal’ın ezanını eşek sesine benzetmiştim. Özür diliyorum. Gerçekten hak peygambermişsin diyerek itiraf eder. Hz. Peygamber’de, bu şahsı Mekke valisi yaparak insanlara nasıl dost olduğunu gösterir.
Ölümü bekleyen Mekke halkı, kendilerini yapılan af karşısında bir çoğu müslüman olur.
Müşriklere Verilen İhtar: Mekke’nin fethinden sonra daha önce Müslümanlara yaşama hakkı tanımayan Müşriklerin durumu değişmiş, Müslümanların gücü karşısında ne yapacaklarını şaşırmışlardır. Kabe putlardan temizlendikten sonra, ilk hacc emiri olarak Hz. Ebubekir görevlendirilir. Daha sonra tevbe suresi nazil olur. Hz. Peygamber Hz. Ali’yi görevlendirerek Hz. Ebûbekir’e gönderir. Müşriklere,
a) Müşriklerin Kâbeye girmemesi,
b) Çıplak dolaşılmaması,
c) Cennete müminlerin gireceği,
d) Ahidlere zamanı doluncaya kadar uyulması gerektiği,
e) Müşrikler anlaşmalara uydukları sürece Müslümanların anlaşmalara bağlı kalacakları ilan edilmiş olur. (Tevbe: 9/1-4. Enfâl: 8/56-57; Buharı. Sahih, V/115, K. 64/65: İbn Hişâm. a.g.e. IV/188-191, Sönmez, Hz. Pey Diplomatik Münasebetleri, s. 287-288)
Tevbe suresi nazil olduktan sonra, Müşriklerin statüsü belli olmuş, Müşrik ve mürtetlere yapılması gereken kurallar açıklanmıştır. (Ebu Yusuf, Kitâbu’l Haraç. s. 117: Elmalılı, Tefsir. 11/697-698.)
Bunun üzerine Hz. Peygamber de Müşrik olanların Hicaz’dan çıkarılmasını emretmiştir. (Buhâri. Sahih, lV/66; K 58/6: Müslim. III/1258, K. 25/20 1637. Sönmez. Abidin, a.g.e-, s. 293.)