Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Muharrem Günay

O MÜ’MİNLER Kİ ONLAR ALLAH YOLUNDA CİHAT EDERLER

Muharrem Günay 14 Eylül 2017 Perşembe 13:22:05
 

Allah yolunda cihad, Sevgili Peygamberimizin ifadesiyle “Kıyamete kadar devam edecek bir farzdır.” Ama bu savaşın İslâm’ın çizdiği sınırlar içerisinde olması ve Allah rızasını gözetmiş olması gerekir.
“Cihat” kelimesi, Arapça “C-H-D” “Cehd” kökünden gelmekte olup, tam karşılığı “gayret etmek”tir. Lügatte “cehd etmek”, “çaba göstermek, gayret etmek, güç yetirmek, meşakkat çekmek” anlamına gelmektedir. İlimde çok cehd ve gayret göstererek içtihad yapacak dereceye gelen bilgine “müçtehit” denir. Böylece dinde cihad “Allah için, Allah yolunda gayret göstermek, dini tebliğ ve irşadda Kur’an’ın gösterdiği ve Allah Resulünün takip ettiği yolda son derece gayretli hareket ederek İslâm dinine hizmet etmek” anlamına gelmektedir. Bu anlamda İslâm tarihinde İlk cihad “Oku!” (Alak, 1/5) emriyle başlamıştır. İslâm dininin temeli olan iman ve İslâmın esaslarını öğrenmek ancak okumakla mümkündür.
Allah’ın dinini kabul edip, ona uyduktan sonra bunda sebat etmek, dinin düşmanları olan başta nefis ve nefsin kötü arzu ve istekleri ile ve İslâm düşmanları ile mücadele etmek gerekir. Bu da mücadele ve cehd etmeyi, gayret etmeyi, çaba sarf etmeyi yani cihad etmeyi gerektirir. Bunun için cihad namaz, oruç, zekât ve hac gibi her Müslüman’a farz kılınmış bir ibadettir. Bunun içindir ki Peygamberimiz “en büyük cihatın kişinin kendi nefsine karşı verdiği cihat”  olduğunu açıklamıştır.
Cihat kelimesini Kuran çerçevesinde değerlendirdiğimizde insanlara zulmeden, adaletsiz davranan, işkence ve eziyet uygulayan, en meşru insan haklarını ihlal edenlere karşı adaleti, barışı, eşitliği hâkim kılmak için yapılan fiili ve fikri mücadele bir cihat olmaktadır. Aynı şekilde din karşıtı ve ateist fikirlere karşı yapılan her türlü ilmi mücadele de tam anlamıyla bir cihattır.
Bu gibi fikri ve manevi anlamlarının yanında, fiziksel bir mücadele olarak savaş da “cihat” sayılır ve Sevgili Peygamberimizin ifadesiyle “Kıyamete kadar devam edecek bir farzdır.” Ama bu savaşın İslâm’ın çizdiği sınırlar içerisinde olması ve Allah rızasını gözetmiş olması gerekir.
Allah yolunda cihat bâzen farz-ı kifâye, bazen de “farz-ı ayn” olur. Kısmî seferberlik hallerinde farz-ı kifaye olur. Yani, Müslümanların bir kısmının bu farzı yerine getirmeleri ile diğerleri üzerinden farz olmaktan kalkar. Umûmi seferberli halinde ise bütün Müslümanlar üzerine farz-ı ayn olur. Düşmanın bir İslâm ülkesine saldırması durumunda bütün Müslümanlara düşmanı yenmek ve püskürtmek farzdır.
Cihat kavramının ister kâfir olsun isterse Müslüman olsun masum insanlara yönelik bir şiddet eylemini, yani terörü tarif etmek için kullanılması ise, çok büyük ve haksız bir çarpıtma olup bu tür eylemlerin dindeki adı cihat değil “fitne ve fesat”tır. İslâma göre ise “Fitne kıtaldan beterdir.” (Bakara 2/191)

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER