Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Galip Leblebicioğlu

VELİ

Yusuf Suresi ayet 62-64
“Haberiniz olsun ki! Allah’ın veli kulları için hiç bir korku yoktur. Onlar mahzunda olacak değillerdir. Onlar iman edip takvaya ermiş olanlardır.
Dünya hayatında da ahirette de onlar için müjdeler vardır. Allah’ın sözlerinde asla değişme yoktur. Bu en büyük saadetin ta kendisidir.”
Veli: Sözlükte, dost, arkadaş, yardımcı yakın sevgi besliyen anlamlarına gelir.
İsim olarak kulun, günah işlemeden Allah’, sevmesi, Allah’a taatını devam etmesi anlamındadır.
“Evliyaullah” Allah dostları (Allah velileri) demektir.
Bakara suresi 257. Ayet
“Allah, iman edenlerin velisi (yardımcısı)dır. Onları karanlıklardan (kurtarıp) nura çıkarır.”
Araf suresi 196. Ayet
“Çünkü benim Velim (sahibim) o kitabı indiren Allah’tır ve o bütün salihlere de velilik ediyor.”
Maide suresi 55. Ayet
“Sizin veliniz (yar ve yardımcınız dostunuz) ancak Allah’tır”
İslam’a göre Veli; “Allah’, ve Allah’ın bilinmesi gereken bütün sıfatlarını bilen bütün ibadet ve taate devam eden bütün günahlardan kaçınan ve şehvete dalmaktan sakınan olgun kimsedir”
Bir başka değimle; “Allah-ü Teala ve sıfatlarını gerektirdiği gibi bilen bütün kalbi ile Cenab-ı Hak’ka yönelen mü’min ve takva sahibi kimsedir.”
Allah’ın veli kulları vardır. Velilere inanmak haktır Evliyaullah kabul etmemek Kur’an ayetlerini inkar olur. Bu ise küfürdür.
Velilerin varlığını ve kimliklerini KUR’AN, SÜNNET, sahabe sözleri ve akıl delillerle açıklar.
Kur’an’da: Allah’ın veli kulları olduğu onlar için bir korku ve kaderin olmayacağı bildiriliyor. Belirgin özellikleri ise;
1- İman etmeleri
2- Takva sahibi olmalarıdır.
Kamil olgun takva sahiplerinin özellikleri ise;
A) Allah’a inanmak:
1- Zati sübuti ve fiili sıfatları bilmek ve inanmak
2- Peygamberlere inanmak
3- Meleklere inanmak
4- Kitaplara inanmak (Peygamberlere verilen)
5- Ahiret’e inanmak yanlış batıl inançlardan sakınmak
B) Allah’ın kulları ile güzel geçinmek: Fakirlere, güçsüzleri, yolda kalmışlara, göçmenlere, esirlere seve seve maddi ve manevi yardımcı olmak. Mü’minlerin acılarını paylaşmak. Komşusu aç iken tok olarak uyumamak.
C) Nefsi ıslah etmek: Dinin direği namazı İslam’ın köprüsü zekatı ve diğer ibadetleri alimlerin açıkladıkları gibi bilerek yerine getirmek.
Peygamberimiz “Her kim bu ayetle (Bakara suresi 177. Ayet) ile amel ederse imanını kemale erdirmiş olur” buyurmaktadır.
Allah bizi de imanı Kemâle erdirenlerden eylesin.

KUR’ANDA AHLAK

Ahlâki yasaklar
No: 7 Araf suresi (Ayet 85 -86)

Bismillahirrahmanirrahim.
“Medine’de (Halkına da) Kardeşleri Şuayb’i (gönderdik) dedi ki: Ey kavmim Allah’a kulluk edin sizin ondan başka tanrınız yoktur. Size rabbinizden açık bir delil gelmiştir. Artık ölçüyü tartıyı, tam yapın, insanların eşyalarını eksik vermeyin. Düzeltilmesinden sonra, yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Eğer inananlar iseniz bunlar sizin için daha hayırlıdır.
Tehdit edilerek inananları Allah yolundan alıkoyarak ve o yolu eğip bükmek istiyerek öyle her yolun başında oturmayın. Düşünün ki siz az idiniz. O sizi çoğalttı. Bakın ki bozguncuların sonu nasıl olmuştur!”
Medyen İbrahim (a.s)’ın oğludur. Torunlarına Medyen, kabilesi ve yaşadıkları yöreye Medyen adı verilir. Medyenliler putperest ve insan haklarına el uzatan ölçü ve tartıyı hileli kullanan bir millet olarak tarihe geçmiştir. Kur’an onların bu ahlaksızlığından bahseder. Peygamberin uyarısına tepki gösterdikleri Şuayb peygamberi neredeyse taşa tutup öldürecekleri anlaşılmakta ve bu yüzden yok edildikleri bilinmektedir.
No: 49: Hucurat suresi
“Ey müminler bir topluluk diğer topluluğu alay almasın, belki de onlar alay edenlerden daha hayırlıdır. Kadınlar da, kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lâkapla çağırmayın. İmandan sonra fasıklık ne kötü bir isimdir. Kim tövbe etmezse işte onlar zalimlerdir”
İslam VAKAR edep terbiye nezaket nezahet temeli üzerine kurulu bir dindir. Müslüman denilince bu temel üzerinde gelişip şekillenen kimse demektir. O halde İslam topluluğu içinde birbiriyle alay edenler olmamalı. Birbirini kıracak şekilde lâkaplar takılarak çağırmamalıdır. Kur’an bunu bir emri ilahi olarak bildiriyor ve yasaklıyor.
İslam’dan kaynaklanan müslüman ve mümin ismi, isimlerin en güzeli sıfatların en şereflisidir. Başka kötü sıfatlar takmak, takanı bu şereften uzaklaştırır.
Günümüzde maalesef bu tür alışkanlıklara sahip çok insan var omuzlarını kaldırarak (bir hindi gibi kabararak) kendisini üstün gören, başkalarına isim takarak, alay eden kişilere her zaman rastlıyoruz. Bu hali gören insanlar da buna mani olmuyorlar. Oysa aşağı görülen alay edilen insanların yanında olmamız gerekir.
Bizi idare edenleri bile çeşitli lâkapla aşağılamıyor muyuz? Onlar aşağı ise biz idare edilenler ne oluyoruz. Hiç düşündük mü?
-Allah bizi yasaklama uyanlardan etsin-

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER