Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Murat Arısoy

Demokrasi… İleri!

Deniyor ki “Demokrasi, en iyi yönetim tarzıdır”.
Deniyor ki “Askeri vesayet olmazsa demokrasi işler…”
Belki de tartışmaya şuradan başlamak lazım: Demokrasi “garbın kavramı”dır. Garpta doğmuş, garpta büyümüş ve hatta garpta darp edilmeye başlanmış…
Şarkta gelişen, şarkta büyüyen ama tüm insanlığın ihtiyaç duyduğu kavram ise “adalet”. Bir yönetici adil olursa, idaresindeki vatandaşlar mutlu olur. Adaletin içine hak arama, kanunlara uygun şekilde görüş ifade etme, kanunların herkese aynı ölçüde uygulanması da giriyor.
***
Malum, 2011 seçimlerinde “İleri Demokrasi” propagandası yürütüldü. 2010 yılındaki Referandum’da da “Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü” sloganı esas alındı. Peki, o zaman… “İleri demokrasi”yi bir kenara koyalım, genel kuralları kabul edilen demokrasinin neresindeyiz, hiç düşündünüz mü? Bugün “demokrasi” bayraktarlığı yapanların örnek aldığı garp demokrasisinde neler olmaz, bir bakalım:
***
Demokraside, toplumun tüm kesimlerinin, tüm gelir gruplarının asgari düzeyde de olsa Meclis’te temsili sağlanır. Yüzde 10’luk baraj konulmaz. İşçileri tabir-i caizse ‘sendika ağaları’ değil, gerçekten işçi olarak görev yapanlar temsil eder.
Demokraside bir Başbakan’a selam verilmemesi nedeniyle ya da bir siyasinin İsviçre’deki banka hesaplarını araştırdığı için kimse hapse atılmaz.
Demokraside, herkes suçu sabit olana kadar suçsuzdur.
Demokraside parasız eğitim istemek suç değildir.
Demokraside, iktidar yetkililerine protesto düzenleyen üniversite öğrencisi okuldan atılmaz.
Demokraside, eleştiren kişi “Telefonum dinleniyor mu”, “Hapse atılacak mıyım”, “Vergi baskınları yapılır mı” gibi endişeler taşımaz.
Demokraside, bir partinin seçim mitingi kalabalık görünsün diye devlet memurlarına “Mitinge katılın” talimatı verilmez.
Demokraside, konser bileti satanlar gözaltına alınmaz.
Demokraside, Meclis Komisyonları’nda iktidar ve muhalefet partileri kavga etmez.
Demokraside “Şu sendikaya üye olursan müdür olursun, amir olursun, şef olursun” denilmez. Liyakat esas alınır. Kişinin dünya görüşü değil, iş deneyimi, görgüsü, bilgisi önemlidir.
Demokraside “Sen Cuma Namazı’na gidiyorsun, tayinini yapamayız” denmez. Bununla birlikte “Senin eşinin başı örtülü değil, tayinini yapamayız” da denmez.
Demokraside, bir suç iddiasına “Bizimkiler”, “Onlarınkiler” anlayışı ile müdahale edilmez.
Demokraside, daire müdürleri, bir parti il başkanının gözünün içine bakmaz, ilgili parti il başkanının önünde gereğinden fazla saygı gösterip iki büklüm durmaz.
Demokraside toplu sözleşmeler, zamanında yapılır.
Demokraside şehiriçi trafiği düzenleyen önerilerden biri için “Tüm taraflara soralım” fikrini ortaya atıp diğer öneri “en üst makamın ricası” ile apar-topar geçmez.
Demokraside şehirdeki aksaklıkları eleştirenler için “Herkes altyapı uzmanı oldu” cümlesi kullanılmaz. Eleştirinin, eleştirileni geliştirici bir unsur olduğu bilinir.
Demokraside, seçimden önce adında “İstikrar”, “Demokrasi”, “Özgürlük”, “Haklar” kelimeleri bulunan platformlar kurulsa bile, seçimden sonra aynı platformlar suskunluğa bürünmez. Seçimden önceki taleplerinin takipçisi olur.
Demokraside bir yere işçi alınacağı, bir siyasi parti kanalıyla duyurulmaz.
Demokraside, kayıt dışı işçi çalıştırılmaz. Kayıt dışı işçi çalıştıran, insan hakkı, güvenlik hakkı ve çalışma huzuruna muhalefet ettiği için büyük bir ceza alacağını bilir.
Demokraside, “bağış” karşılığı bina ruhsatı verilmez.
Demokraside, askeri rejimleri eleştirenler, askerin uygulamalarından daha katı uygulamalara imza atmaz.
Demokraside, Meclis yasama görevini yapabilecek durumdayken “Ferman Hükmünde Kararnameler”le bakanlıkların teşkilat yapıları değiştirilmez.
***
Listeye birçok madde konabilir. Fakat garp demokrasisi bayraktarlarının, asgari şartları bile yerine getiremediğini görüyoruz. En yaygın olarak görülen “burjuva demokrasisi”nde, tüm saydıklarım yerine getirilir.
Bense “adalet”i özlüyorum.
Hakkedenin, hakkettiği gibi yaşadığı…
Makamların sorumlularının da hatalarının hesabının sorulabildiği…
Şarktan doğan, tüm evrene lâzım olan…
Her geçen gün daha da muhtaç olduğumuz adalete…
Adalet, demokrasinin bir adım ilerisinde…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti