Nöbetçi Eczaneler
26 Eylül 2013 Perşembe 03:00:00 “Afyonkarahisar’ın simgesi ne?” denilse bir çok öge sayabilirsiniz herhalde. Peki, “Bunların arasında ilk akla gelen hangisidir?” denilse cevapların yüzde doksanı “Kale” olacaktır diye tahmin ediyoruz.
Tarihi Karahisar Kalesi’nin durumu ne yazık ki Afyonkarahisar’ın simgesine yakışmıyor. Bu konuda sık sık haberler gündeme geliyor. Her ne kadar Kale ilgili yapılan yorumlar arasında “Asansör” ve “teleferik” fikirleri öne çıksa da bizce Kale’nin, yani kentimizin simgesinin en büyük sorunu, restorasyondan geçirilirken mahvedilen tarihi surlarıdır.
Kale’nin çıkış noktasındaki tabelanın bakımsızlığını, çıkış güzergahındaki çöp yığınlarını gündeme getirdik. Duyarlı yöneticilerin el atmasıyla bu sorunların kısa sürede çözülebileceğine inanıyoruz. Bunlar bir günlük iş, gönlümüz olursa eğer.
Ancak Kale ile ilgili olarak el atılması gereken esas önemli konu, adeta çürük diş gibi sırıtan “Ak hisarlar”ın, tarihi adına yakışır bir şekilde yeniden “Karahisar”a dönüştürülmesidir.
Zamanın Valisi Ahmet Özyurt tarafından halisane duygularla Kale’nin restorasyonuna girişilmiş, ancak restorasyon sonucunda Kale tarihi mirasına yakışmayan bir hale gelmişti. Burada suçu restorasyon için harekete geçenlerden ziyade, o restorasyonun o halde yapılmasına, tamamlanmasına izin veren yetkili kurullarda, tarih ve restorasyon uzmanlarında aramak gerekir bizce.
Restorasyona ihtiyaç vardı, yetkililer restorasyon kararına alıp, uygulattılar. Peki, uygulamanın nasıl olması gerektiği, asıl haline sadık kalınarak nasıl yapılabileceği inşaat sırasında denetlendi mi, ya da nasıl denetlendi bilinmiyor. Bugün bir restorasyonda, tamir çalışmasında kılı kırk yaran yetkili kurullar o zaman bu restorasyona nasıl onay verdiler o da bilinmiyor.
Neyse, olan oldu. Denildi ki o zaman; Siz şimdi bu taşların beyaz olduğuna bakmayın, zaman içerisinde kararacaklar. Hepsi birbiriyle uyumlu hale gelecek…
Aradan 10 yılı aşkın zaman geçti. Taşların ne kararacağı var, ne de eskilerine uyum sağlayacağı…
O zaman ne yapmalı? Yıllarca taşların kararmasını beklemek pek akıl karı olmadığına göre, yeniden restorasyon için harekete geçilmeli.
Afyonkarahisar’ın simgesi olan tarihi Karahisar Kalesi’nin aslına uygun hale getirilmesi için, şehrin çatısında her görene “sırıtan” ayıbın giderilmesi için Kale’nin yeniden ele alınması gerek.
Mimarlıkla ilgili internet forumlarında “kötü restorasyona örnek” olarak gösterilen bu ayıbın ortadan kaldırılması ve Kale’nin Akarçay gibi şehrin yüz akı olması için daha fazla zaman kaybetmemeliyiz.
