9 Aralık 2013 Pazartesi 02:00:00
Afyonkarahisar’da iddialı üç partinin, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin Belediye Başkan Adayları açıklandığına göre, kentte yaşayan bir vatandaş olarak beklentilerimi yazabilirim.
-Belediye Başkanım, evvela güleryüzlü, tatlı dilli olsun; hiddetten uzak dursun. Aklına Şeyh Edebali’nin nasihatini getirsin.
-Belediye Başkanım, korumalarla gezmesin. Bana “benden” biri olduğunu göstersin.
-Belediye Başkanım, zaman zaman toplu taşıma araçlarına binsin.
-Belediye Başkanım, düğünümde arasın, cenazemde arasın.
-Belediye Başkanım, edebi sözlerle beni hülyalara daldırmasın. Net, somut projeler ve gelişmelerle konuşsun.
-Belediye Başkanım, “çılgın” projeler peşinde koşmasın.
-Belediye Başkanım’ın öncelikli hedefi “memurların, öğrencilerin, işçilerin, ev hanımlarının, emeklilerin bir daha bırakamayacakları, gitmek istemeyecekleri” bir şehir oluşturmak olsun.
-Belediye Başkanım, sanatla uğraşsın. Çok kitap okusun. Kendine özgü, uzmanlaşma yolunda ilerlediği bir “uğraş”ı olsun.
-Belediye Başkanım, çok hayal kursun.
-Belediye Başkanım, kararları danışmanlarıyla, Belediye Meclisi üyeleriyle, Kent Konseyi üyeleri ile, mahalle sakinleriyle, seçmenle istişare ederek alsın.
-Belediye Başkanım, bir karar aldığı zaman, kararın arkasında dursun. Şu esnaf istedi, bu bürokrat üzüldü denilmesin. İstişare ile alınan her kararda bereket ve hayır olduğunu unutmasın.
-Belediye Başkanım, seçildiği ilk günün ertesinde, koltuğuna oturmadan şehri tepeden tırnağa tek başına gezsin. Elinde bir defter, bir kalem, vaatlerini güncellesin.
-Belediye Başkanım’ın makamı çok da açık olmasın. Vatandaş, şikayetlerini Özel Kalem’e iletsin. Belediye Başkanım, şehrin geneli üzerinde yoğunlaşsın.
-Belediye Başkanım, yurtdışı gezilerinde mutlaka not alsın. “Orada nasıl yapmışlar, burada biz nasıl yaparız” sorusu sürekli aklını kurcalasın.
-Belediye Başkanım, “tanıdık”, “parti isteği”, “torpil” gibi kavramlardan uzak dursun. Kim neyi nasıl hak ediyorsa, hakkını versin.
-Belediye Başkanım, şehir içine traktör girmesini yasaklasın.
-Belediye Başkanım, Kentsel Dönüşümü, Karşıyaka, Sahipata, Beyazıt mahallelerinde de uygulasın.
-Belediye Başkanım, bir sorun olduğunda “Bu böyle değildir” demesin. Sorunun nereden kaynaklandığını açıklasın, dedikoduyu önlesin.
-Belediye Başkanım, önceki Belediye Başkanları’nın tecrübelerinden yararlansın.
-Belediye Başkanım, üniversiteden mutlaka yararlansın.
-Belediye Başkanım, kendisinin de bir vatandaş olduğunu unutmasın.
Afyonkarahisar’da iddialı üç partinin, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin Belediye Başkan Adayları açıklandığına göre, kentte yaşayan bir vatandaş olarak beklentilerimi yazabilirim.
-Belediye Başkanım, evvela güleryüzlü, tatlı dilli olsun; hiddetten uzak dursun. Aklına Şeyh Edebali’nin nasihatini getirsin.
-Belediye Başkanım, korumalarla gezmesin. Bana “benden” biri olduğunu göstersin.
-Belediye Başkanım, zaman zaman toplu taşıma araçlarına binsin.
-Belediye Başkanım, düğünümde arasın, cenazemde arasın.
-Belediye Başkanım, edebi sözlerle beni hülyalara daldırmasın. Net, somut projeler ve gelişmelerle konuşsun.
-Belediye Başkanım, “çılgın” projeler peşinde koşmasın.
-Belediye Başkanım’ın öncelikli hedefi “memurların, öğrencilerin, işçilerin, ev hanımlarının, emeklilerin bir daha bırakamayacakları, gitmek istemeyecekleri” bir şehir oluşturmak olsun.
-Belediye Başkanım, sanatla uğraşsın. Çok kitap okusun. Kendine özgü, uzmanlaşma yolunda ilerlediği bir “uğraş”ı olsun.
-Belediye Başkanım, çok hayal kursun.
-Belediye Başkanım, kararları danışmanlarıyla, Belediye Meclisi üyeleriyle, Kent Konseyi üyeleri ile, mahalle sakinleriyle, seçmenle istişare ederek alsın.
-Belediye Başkanım, bir karar aldığı zaman, kararın arkasında dursun. Şu esnaf istedi, bu bürokrat üzüldü denilmesin. İstişare ile alınan her kararda bereket ve hayır olduğunu unutmasın.
-Belediye Başkanım, seçildiği ilk günün ertesinde, koltuğuna oturmadan şehri tepeden tırnağa tek başına gezsin. Elinde bir defter, bir kalem, vaatlerini güncellesin.
-Belediye Başkanım’ın makamı çok da açık olmasın. Vatandaş, şikayetlerini Özel Kalem’e iletsin. Belediye Başkanım, şehrin geneli üzerinde yoğunlaşsın.
-Belediye Başkanım, yurtdışı gezilerinde mutlaka not alsın. “Orada nasıl yapmışlar, burada biz nasıl yaparız” sorusu sürekli aklını kurcalasın.
-Belediye Başkanım, “tanıdık”, “parti isteği”, “torpil” gibi kavramlardan uzak dursun. Kim neyi nasıl hak ediyorsa, hakkını versin.
-Belediye Başkanım, şehir içine traktör girmesini yasaklasın.
-Belediye Başkanım, Kentsel Dönüşümü, Karşıyaka, Sahipata, Beyazıt mahallelerinde de uygulasın.
-Belediye Başkanım, bir sorun olduğunda “Bu böyle değildir” demesin. Sorunun nereden kaynaklandığını açıklasın, dedikoduyu önlesin.
-Belediye Başkanım, önceki Belediye Başkanları’nın tecrübelerinden yararlansın.
-Belediye Başkanım, üniversiteden mutlaka yararlansın.
-Belediye Başkanım, kendisinin de bir vatandaş olduğunu unutmasın.