Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Misafir Kalem

İSTİKLÂL SAVAŞININ KADIN KAHRAMANLARI

Misafir Kalem 22 Mayıs 2019 Çarşamba 16:22:16
 

 

Anadolu’nun fethinde erkeklerin yanında savaşa katılmış, Ermeni ve Rumlarla dövüşmüş, şehit olmuş analarımıza tarihçiler BACİYAN-I Rum demişler.
1877 Türk-Rum Savaşında, Rusların Aziziye tabyalarını ele geçirmek üzere olduğunu öğrenen, Erzurumlular genç-ihtiyar, kadın-erkek ellerine geçirdikleri balta, kılıç, sopa cepheye koşar. Bunu gören Nene Hatun da, küçük bebeğini annesine bırakıp, cepheye koşar ve çarpışır.
Birinci Dünya harbinde dört milyon Türk çeşitli cephelerde çarpışıp şehit olur. Tarlaları ekip, biçecek, öğütecek erkek kalmayınca; Türk anası tarlasına koşar, sığırını, koyununu güder.
İstiklâl Savaşı başlayınca, yaptığı ekmeği, çorabı, fanilayı cepheye taşır. Cephanenin taşınması gerekir, kağnısına yüklediği top mermilerini günler-aylar süren; yağan kara, yağmura aldırmadan cepheye yetiştirir.
Şerife Bacı, İnebolu’dan Ankara’ya kağnısıyla cephane taşırken 4 ARALIK 1921’de çocuğu ile birlikte donarak şehit olur.
Gördesli Makbule Hanım, eşi Milli Mücadeleye katılınca O da, erkek elbisesi giyip, silah kuşanarak Milli Mücadeleye katılır, bir çok muharebede kahramanlıklar yapar. Yine Yunanla yapılan bir savaşta vurularak şehit düşer. Henüz 21 yaşındadır.
Onbaşı Nezahat Hanım, henüz 12 yaşındadır. Annesini kaybedince, babası Hafız Halit Bey 70’inci Alay Komutanıdır. Kızını emanet edeceği kimse olmadığından cepheye götürür ve ona asker elbisesi giydirir. ETHEM BEY (Kuvay-i Seyyare Komutanı, Çerkez Ethem), bu küçük kahraman kıza taşıyabileceği, bir filinta (küçük, ince silah) hediye eder. Gediz muharebesinde asker bozguna uğramak üzere iken, öne çıkar, “Ben düşman karşısında dönmem, babamla birlikte şehid olurum!” der ve bozgunun önüne geçer.
Yunan askerleri bu alaya KIZLI ALAY adını takar. Türk Meclis Tutanaklarına “TÜRK JAN DARK’I” diye yazıldı.
Maraş Müdafa-i Hukuk Derneği, civar köy ve ilçelere giderek, yaklaşmakta olan tehlikeyi anlatıp, kurulacak milis gücü için, asker, silah ve nakdi yardım isterler. PAZARCIK KÜRT Nahiyesine giden heyet, buradaki aşiret reisine “Ermeni Lejyon askerlerinin ve Fransızların gelmek üzere olduklarını, Ermenilerin evlere, kadınlara, mağazalara tecavüz edeceklerini haber aldıklarını, bunun için aşiretin kendilerine yardım etmesini” istediklerinde, aşiret reisi yardım etmeyeceğini söyler. Bu sıra içeriye giren reisin annesi, “Ermeni geldiğinde bizim hiçbir değerimiz kalmaz, ben bu aşiretin üzerinde HATUNLUK HÜKMÜM var. Biz, Türk kardeşlerimizle birlikte savaşacağız” der. İşte bir Kürt anası!
Klavuz Hatice; Pozantı Fransız Komutanı Mesnil, 800 kişilik kuvvetiyle giderken, yolu şaşırırlar, rastladıkları bir Türk kadınına yolu göstermesini ister. Hatice Fransız Ermeni karışımı bu düşman kuvvetini, çıkışı olmayan KAR BOĞAZI’na sokar ve kaybolur. Gidip Türk milislerine haber verir. Milisler, çoğu Ermeni bu işgalcileri teslim alır. Mesnil 800 kişilik kuvvetini teslim alanların, 45-50 kişi olduğunu ve aralarında Kılavuz Hatice’nin de olduğunu görünce şaşırır.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER