Biz bu memleketin insanıyız, şükürler olsun ki hemşehrilerimizin her kesiminden diyalogda olduğumuz kişiler var. Allah eşi dostu eksik etmesin, itibar edip bize bir şeyler anlatmaya çalışan hemşehrilerimizin sohbetlerine eşlik etmeye çalışıyoruz. Bu noktada “çok konuşmayı” değil, “konuşulanları almayı” tercih ediyoruz.
Bugün sizlerden “aldıklarımızı” aktarmak istiyoruz bu sütunlardan… Bulunduğumuz bazı ortamlarda seçim süreci üzerine sohbetlere tanık olduk. Aslında uzun uzadıya sohbetler ama, biz can alıcı yerlerini özetle buraya alalım isterseniz. Fırsat oldukça “denilenleri, söylenenleri” yeniden değerlendiririz nasipse.
Malumunuz, kendi yorumlarımızı bu sütunlarda sizlere aktarabilme cesaretine sahibiz. Bugün aktaracaklarımızın vatandaş nezdindeki yansımalar olduğunu özellikle hatırlatmak isteriz. “Kendi diyemediklerini vatandaş sırtından demiş” yorumlarına mahal vermemek için bunu öncelikle belirtelim.
Şöyle ki, birkaç haftadır gündemin önemli gündem maddesi eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün muhalefetin ortak adayı olarak cumhurbaşkanı olup olmayacağı idi. Uzun tartışmalardan sonra Gül aday olmadığını açıkladı. Bunun Afyonkarahisar’daki sohbetlere yansıması “Gül de, CHP de bu süreci eline yüzüne bulaştırdı” şeklinde oldu. İyi yürütülemeyen süreçte proje de, çatı da yerle yeksan oldu, kazanan AK Parti cephesi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu.
Bu konuyla ilgili olarak Genel Kurmay Başkanı ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’nün Gül’ün ofisine helikopterle gidip, Gül’ü ikna ettiği iddialarının basına ve kamuoyuna tam olarak yansımaması noktasında en çok basın eleştiriliyor. Öte yandan bu iddialara doyurucu açıklama getirilememesi de AK Parti cephesinin bu tartışmadaki eksisi gibi görülüyor.
Gül ile ilgili tartışmaların akabinde Afyonkarahisar siyasetinin önemli simalarından Dr. Mahmut Koçak ile bağlantı kurulduğuna tanık olduk. “Koçak da, Afyonkarahisar’ın Abdullah Gül’ü oldu” deniliyor. Her seçimde ismi gündeme gelmesine rağmen cesaretli adım atamayan, ismi ortada dolaşıp dolaşıp rafa kalkan Mahmut Koçak ile Gül’ün yaşadıkları ve pozisyonu arasında bağ kuruluyor.
Bugüne kadar ortaya çıkan adaylara, özellikle AK Parti cephesindeki isimlere bakıldığında “eski” ağırlığına vurgu yapılıyor. AK Parti’nin iktidarda olduğu 15 yılı aşkın zamandır eski isimlerin memlekete verebilecek oldukları şeyleri verdiğini anlatan yorumların ardına, “Değişsin kardeşim, memlekette hiç mi adam yok. Yeni yüzler, yeni isimler, pırıl pırıl gençler ortaya çıksın. Parti’nin tepesi bile sürekli değişiyor bizim memlekette neden böyle değil” sözleri ekleniyor.
CHP’den İyi Parti’ye geçen 15 “görevli” milletvekilinden birisi olan Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal da siyasi sohbetlerin konularından birisi. Öyle görülüyor ki Köksal bu hamleyi kendi partililerine izah edebilse de Afyonkarahisarlılar’a izah etmekte zorlanacak. CHP’nin parti olarak bu yöndeki savunmalarını dikkate almayan vatandaş “Ne bu kardeşim, hep mi parti değiştiren vekillerle anılacağız?” tavrında… “CHP’ye de yazıklar olsun, Köksal’a da. İlla vekil gidecektiyse neden Afyon vekili gitti” diyenler “Yahu görevlilermiş, parti göndermiş, demokrasi içinmiş” savunmalarına zerre itibar etmiyorlar.
“Dilin kemiği yok”, “ağız torba değil ki büzesin…” Ama, seçmen diyorsak, demokrasi diyorsak, kamuoyu diyorsak… Bunlara kulak tıkamanın da mümkünü yok. Ne dersiniz?
ASAYİŞ
10 Haziran 2023GÜNDEM
10 Haziran 2023GÜNDEM
10 Haziran 2023ASAYİŞ
10 Haziran 2023ASAYİŞ
10 Haziran 2023UNCATEGORİZED
10 Haziran 2023UNCATEGORİZED
10 Haziran 2023Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.