MİLLİ MEDYA VE YEREL BASIN ÖNEMLİ

Dün Yeni Şafak Gazetesi’nin manşetinde Türkiye’ye karşı yürütülen “Küresel medya kuşatması” yer alıyordu.
Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı siyasi, askeri ve ekonomik saldırılara paralel olarak “küresel medya kuşatması” da yoğunlaşıyor. Avrupa, Amerika, Suud ve BAE’nin devlete bağlı medya kuruluşları Türkiye’yi “Türkçe” yayınlar ile hedef alıyor. Türkiye adım adım küresel bir medya ağının kuşatması altına giriyor. Türkçe içerik üretmeye başlayan ve sayıları her geçen gün artan yabancı basın yayın kuruluşları, kendi çıkarları doğrultusunda Türk halkını açık açık açık manipüle ediyor.
Gürcistan, Ukrayna, Sırbistan ve Kırgızistan gibi ülkelerde alternatif medya araçlarının yönlendirmesiyle gerçekleştirilen ‘renkli darbeler’ hafızalarda tazeliğini korurken küresel medya devleri Türkiye’ye yığınak yapmaya hız verdi.
Gezi, Kobani ile hendek olaylarında tecrübeli muhabir ve ajanlarını göndererek barikat gerisindeki teröristlerin sözcülüğü yapan şebeke, şimdilerde çıkarlarına hizmet edecek elamanlar devşirerek Türkiye’ye medya aracılığıyla kök salıyor.
Çoğu devlet destekli medya çetesinin tercih ettiği mecralar ise televizyon, gazete gibi geleneksel medya araçları değil, denetimi daha zor olan sosyal medya ve dijital platformlar oluyor.
Kendini tamamen Erdoğan karşıtı yayına adayan Alman kamu kurumu Deutsche Welle’nin (DW) Türkçe bürosu ise HDP ve CHP’nin basın bürosu gibi çalışıyor. Deutsche Welle Türkçe web sitesinin ayda yaklaşık 2,3 milyon ziyaretçisi var.
Yabancı basın yayın kuruluşları arasında en pervasız yayın çizgisine sahip kurum İngiliz devlet televizyonu BBC. Kurulduğu günden bu yana provokatif haberler üzerinden tetikçilik yapan BBC Türkçe’nin HDP yanlısı yayınları dikkat çekiyor. BBC Türkçe sitesinin ayda yaklaşık 13 milyon ziyaretçisi var.
Türkçe içerik üreten yabancılar listesindeki en anlaşılmaz yayın organı Rus Sputnik. Rus-Türk işbirliği giderek artmasına ve iki ülke stratejik birlikteliğini arttırmasına karşın Rus Sputnik, Türkiye karşıtı yayın politikası izliyor. Sputnik, daha çok ABD çıkarları çizgisinde, Atlantikçi ve NATO’cu yayın izlenimi yaratıyor. Sputnik, 1 ayda aldığı yaklaşık 22 milyon tıkla Türkiye’de yerli birçok basın organından daha etkili oluyor.
Amerika’nın Türkiye’deki çıkarlarını ise Fox TV ve Voice of America (VOA) savunuyor. FOX televizyonu, Türkiye’deki yerel yayınında da muhalefetin yayın organı gibi çalışıyor. Kanal sık sık kışkırtıcı haberleriyle gündeme geliyor. VOA ise doğrudan ABD tarafından fonlanıyor ve doğrudan devletinin politikasını yansıtıyor. Son yıllarda Türkiye’ye yönelik yayınlarını çeşitlendiren VOA, marjinal sol ve PKK’nın siyasi uzantılarına destek veriyor. Yükseliş trendini arttıran Amerika’nın Sesi ayda 500 bin tık alıyor.
Medya kuşatmasında bir de koalisyon ortaklıkları var. Hali hazırda Türkçe yayın yapan devlet kanalları BBC (İngiltere), Deutsche Welle (Almanya) ve Voice of America (ABD), aralarına France24’ü (Fransa) de alarak ilginç bir ortaklığa adım attı. 4 yayın organı, Deutsche Welle’nin öncülüğünde “+90” adlı Youtube kanalı kurarak Türkçe içerik üretmeye başladı. 4 kanalın dünyanın başka bir yerinde benzer bir ortaklığı yok.
Kuzey Irak’taki peşmerge grupları bile Türkiye’de kendine etki alanı yaratmak için Türkçe içerik üretiyor. Irak Kürt Özerk Bölgesel Yönetimi’nin yayın organı Rudaw her dil için farklı içerik ve yayın politikalarıyla dikkat çekiyor. Rudaw, Türkiye’den ayda yaklaşık 500 bin tık alıyor. Kürt milliyetçiliği ekseninde yayın yapan Kürdistan24 ise Türkiye’nin doğu ve güneydoğu için “Kürt şehirleri” ifadelerini kullanıyor. Kürdistan24’ün sitesi, ayda yaklaşık 450 bin ziyaretçiye ulaşıyor.
Türkçe yayın yapan diğer medya kuruluşu ise Euronews. Sözde Avrupa kıtasındaki insanların birbirini daha iyi anlaması amacıyla ortaya çıkan, Gezi komplosunu kışkırtıcı yayınlarıyla hafızalarda yer eden Euronews, ardından 17-25 Aralık kumpasları sırasında tercihini Pensilvanya’dan yana kullandı. Web sitesinden Türkçe yayınlarını sürdüren Euronews, ziyaretçi sayısını sürekli arttırıyor. Nisan ayında Euronews’in Türkçe sitesi 3 milyon 850 bin ziyaretçiye ulaştı.
Türkiye’yi çevreleyen ağın en yeni üyesi Suudi Arabistan sermayeli İngiliz yayın organı ‘The Independent’. Suudi Veliaht Prens Selman’ın kontrolündeki Saudi Resarch and Marketing Group (SRMG) bünyesindeki Media Arabia’nın yaptığı lisans anlaşmasıyla “Independent Türkçe” yayına başladı. Beklendiği gibi kendini muhalif olarak konumlandırdı. Suudi paravan şirketi SRMG’nin resmi web sitesine girildiğinde Suudi Arabistan bayrağı ve Kral Abdullah’ın görselleri öne çıkıyor. Independent Türkçe haber sitesinin aylık ziyaret sayısı yaklaşık 970 bin oldu.
Suud sermayeli SRMG’ye bağlı Al-Awsat da Türk okuyuculara hitap etmek için Şarkul Avsat adıyla yayın hayatına başladı. Şarkul Avsat’ın haber içeriklerinde FETÖ için “Gülen Hareketi” ve PKK’nın Suriye uzantısı YPG için ise, “Ankara’nın PKK’nın bir uzantısı olarak gördüğü Halk Koruma Birlikleri (YPG)” ifadesini kullanıyor olması dikkat çekiyor. İçerikler açısından daha zayıf olan Şarkul Avsat’ı ayda 200 bin kişi ziyaret ediyor.
Türkiye’de kurmaya çalıştığı ajan ağı geçtiğimiz günlerde deşifre olan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) FETÖ’cü taşeronlar üzerinden enformasyon savaşına girdi. BAE, “Al-Arab Publishing House” adlı şirket üzerinden Ahval News’i fonluyor. İngiltere merkezli şirketin çatısı altında Al-Arab Gazetesi, The Arab Weekly, Al Jadeed ve Middle East Online da sık sık Türkiye’yi hedef alan yayınlara imza atıyor. Ahval’in haber sitesinin Türkiye’de engelli durumda olmasına rağmen farklı ülkelerden 840 bin kişi her ay siteyi ziyaret ediyor. Siteye en çok erişim yüzde 25 ile Türkiye’den sağlanırken ikinci sırada ise yüzde 20 ile ABD’nin bulunması dikkat çekti.
Kökü dışarıda olan ne varsa bizce şüpheli ve tehlikelidir. Medya konusunda da “yerlilik ve millilik” artık büyük önem arzetmektedir.
***
Bahsedilen bu bilgiler bizi basının, yerel basının durumunu değerlendirmeye itti. Yarın nasip olursa eğer basın camiasının durumu, internet karşısında gazetelerin ömrü ile ilgili tartışmaları değerlendirelim inşaAllah.