Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt

Toz-duman – Kocatepe Gazetesi

Sezer Küçükkurt 13 Eylül 2011 Salı 03:00:00
  Öncelikle belirtmek isteriz ki; şehir merkezinde alt yapı çalışmaları yapılmasına, şehrimize yatırımda bulunulmasına, bu nedenle yolların kazılıp, kaldırımların bozulmasına karşı değiliz. Böyle bir mantıksız düşünceye ortak olmamız mümkün değil…
Burada aktarılan sorunlar plansız, düzensiz, baştan savma, milli serveti heba edercesine, insana saygı unsuru gözetilmeden, sürdükçe süren çalışmalarla ilgilidir.
Eğer alt yapı çalışmaları nedeniyle kazılan caddede ya da sokakta insanların nasıl geçiş yapacağı düşünülmüyorsa orada bir yanlışlık var demektir. Bununla ilgili yetkili makamlara iletilen şikayetlerin “Bizimle ilgili değil. Müteahhit firmanın hatası. Yapabileceğimiz bir şey yok” şeklinde cevaplanması en az ortadaki yanlış kadar tepki görmektedir.
Bugüne kadar edinilen tecrübelerden alt yapı çalışmaları ile ilgili denetlemelerin yapılması gerektiği, vatandaşın günlük yaşamını kolaylaştırıcı önlemlerin alınması gerektiğinin anlaşılmış olması gerekir. Hatta yapılan alt yapı ihalelelerinde, sözleşmelerinde bunun kanuni önlemlerinin de alınmış olması gerekir.
Eğer bu kadar yaşanan olaydan sonra, göste-rilen onca tepkiden sonra hala bunların gereği düşünülemiyorsa söyleyecek söz kalmıyor ortada.
Bir mahallede yol ve kaldırım çalışmaları yapılırken, bahçe duvarlarının kenarında olan trafo kutuları, maliyeti düşürmek için yol tarafına çekiliyorsa. Bu nedenle daralan yolda her gün kazalar yaşanıyor, elektrik kesintilerine neden olunuyorsa. Bununla ilgili mağdur olan vatandaş karşısında konuyla ilgili muhatap bulamıyor ve oradan oraya havale ediliyorsa. Burada insana saygıdan plandan, programdan bahsedilebilir mi?
Şehrin en işlek caddesinde alt yapı çalışmaları tamamlandıktan sonra yapılan asfalt yaması araçların hop-hop hoplamasına neden oluyorsa. Bu hoplamalar aylardır devam etmesine rağmen gerekli önlem alınmıyorsa. Daha önce yapılan bu çalışmaya “baştan savma” demek gerekmez mi? Burada milli servetin hebası söz konusu değil midir?
Vatandaş kanuni hakkını kullanıp İl Çevre Müdürlüğü’ne yazılı olarak başvuruyor ve “Yollardaki kazı çalışmaları nedeniyle mağduriyet yaşandığını, bununla ilgili olarak gerekli önlemlerin alınmasını, ilgili kurumların uyarılmasını” istiyorsa. Valilik Makamı da bu yazıya istinaden ilgili kurumları yazılı olarak uyarıp, konu hakkında vatandaşa yazılı bilgi veriyorsa. Tüm bunlara rağmen yaşanan başı bozukluk halen devam ediyorsa. Bu çalışmalarda düzenden-ni-zamdan bahsetmek ne kadar doğru olabilir ki?
Alt yapı çalışmalarında görev alan kepçe ope-ratörü kazılara kurban giden bir ağacın enkazını kaldırırken hemen yanı başında bulunan bir başka ağacın da ömrünü sona erdirirse. “Ne yapalım kardeşim, bu işler böyle olur” cevabı alan duyarlı vatandaş konuyu aktarmak için o birimden o birime aktarılırsa. Burada koordineden, özveriden söz edilebilir mi?
Şehir merkezinde toz-duman bulutları, kazı hengameleri, su kesintileri, trafik karmaşası hakim durumda. Sürkeli “sabır” tavsiye edilen vatandaş hala sabretmekte. Ama bitmesi beklenen çalışmalar bir türlü sonuca erememekte.
Başta söylediklerimizi tekrarlamak istiyoruz. Yapılan çalışmalara, yatırımlara kimse karşı değil. Aksine memnun. Ama koordinesizlik, başı boşluk, düzensizlik insanları çileden çıkarıyor.
Tüm bunların faturasının sadece bugünkü yöneticilere kesilmesi de doğru değil, hak veri-yoruz. Yıllardır birikerek büyüyen sorunların çözümü için çaba gösteriliyor ama, sanki yetkili makamdakilerin sorumluluğu alt kadrolara tam olarak intikal etmiyor. Bu da sorunlar yumağını büyütüyor.
Hal böyle olunca söylenen sözler, yapılan çalışmalar şehir merkezindeki toz bulutlarının arkasında kalıyor.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER