50 yıl önceden gelen talepler

8 Şubat 2013 Cuma 02:00:00
  “Büyük şehirleri birbirine bağlayan yollar Afyon’dan geçmeli.”
“Afyon’dan gelip geçen onca araç sadece yemek ve şeker satışı ile gönderilmemeli, Afyon’da tutmanın yollarını bulmalıyız.”
“Şehir merkezindeki köhne cezaevinin şehir dışına naklini istiyoruz.”
“Şehir içi ve şehirlerarası yolara asfalt istiyoruz”
“Dumlupınar abide sahasının Afyon’a dahil edilmesini istiyoruz.”
“Spor tesislerimiz noksan. Kapalı Spor Salonu istiyoruz.”
“Kaplıcalarımızı tanıtmalıyız. Madensuyunun oraya tesisler kurarak Türkiye’nin Gastroaomik içme merkezi haline getirmeliyiz. Gecek ve Ömer kaplıcaları modernleşmeli.”
“Hayvan ürünlerine yönelik sanayileşme teşebbüsünde bulunulmalıdır”
“Şekerlemede kalite korunmalıdır. Kaçak şeker satıcıları kontrol edilmelidir. Kaymak, şeker ve lokumun kötü adının çıkması önlenmelidir.”
***
Yukarıda saydığımız bu talepler Afyonkarahisar’ın talepleridir. Hatta öylesine talepleridir ki, taa 1960’lı yıllardan beri süre gelen taleplerdir.
O dönemde toplumun kanaat önderi olan isimler ilin gelişimi açısından neler yapılması gerektiğiyle ilgili kafa yormuşlar. Çeşitli vesilelerle bunları dile getirmişler. Gazeteniz Kocatepe’nin 1965’den bu yana olan arşivleri de bunlara benzer onlarca öneriyle dolu.
Bizim bu fikirleri bugün yeniden gündeme getirmemize Afyonkarahisar Belediyesi tarafından yeni yayımlanan bir kitap vesile oldu. Afyonkarahisar basın tarihinin önemli simalarından merhum Dr. Mehmet Saadettin Aygen’in hayatı ile ilgili olarak Yrd. Doç. Dr. Turan Akkoyun tarafından yazılan ve Afyonkarahisar Belediyesi’nce yayımlanan kitabı bir çırpıda okuyup, bitirdik. Büyüklerden dinlediğimiz hatıraları yeniden hatırladık. Ayrıca Merhum Dr. Aygen’in yazıları sayesinde Afyonkarahisar’ın 1950’lerden 1980’lere kadar olan tarihindeki eksiklerini, taleplerini de bir kez daha gözümüzün önünde bulduk. Yukarıda aktardığımız satır başları o günden bu güne kadar Afyonkarahisarlılar olarak beklentilerimiz. Dile getirdiklerimiz. Görüyoruz ki, aradan geçen süre bu taleplerin tam manasıyla karşılanmasına imkan vermemiş. Ne yazık…
Elbette bazı çabalar gösterilmiş, bu sorunlara neşter atılmış ama, iyileştiği sanılan bu sorunlar dönmüş, dolaşmış yeniden memleketin “beklentileri” arasında yerini almış.
***
“Hiçbir şey yapılmamış, bir arpa boyu yol alamamışız” dersek haksızlık etmiş oluruz. Merhum Dr. Aygen’in dile getirdiği taleplerden karşılananlar ve hatta ömrünü doldurup, kapanan ya da elden çıkarılanlar bile olmuş. Dr. Aygen’in yazılarındaki o taleplerinden bazıları da şunlar:
“Askeri Ağır Bakım Tamirhanesi’nin Afyonkarahisar’a nakledilmesini bekliyoruz. Bira Fabrikasının tamamlanmasını istiyoruz. Şeker Fabrikası istiyoruz. Kağıt fabrikası istiyoruz. Ziraat Okulu kurulmasını istiyoruz. Kız ve Erkek Öğretmen Okulu istiyoruz. Erkek sanat enstitüsüne elektrik ve motor bölümlerinin ilavesini istiyoruz. İmam-Hatip Okulunun tamamlanmasını istiyoruz. Kütüphaneye bir bina istiyoruz. Eski Belediye Binasının Zafer Müzesi olmasını istiyoruz. DDY İşletme Bölge Müdürlüğü’nün ilimize gelmesini istiyoruz”
Dr. Aygen ve çağdaşı olan gazeteci ustalarımız gerçekleşen talepler olduğu gibi geleceğe dönük önerileri de gündeme getirmiş. Bu önerileri de şöyle sıralayabiliriz:
“Türkiye ve dünya çapında bir mermer sanayi kurulmalıdır. DDY Küçük Malzeme fabrikası şişe ve iplik fabrikaları istiyoruz. Yem Sanayi kurulmalı. Et kombinası sucuk fabrikası kurulmalı. Başmakçı’da sodyum sanayi kurulmalı. Dazkırı’da kökboyalı halılar fabrikalılaştırılmalı. Kiremit ve tuğla fabrikaları kurulmalı. Sandıklı’da halı fabrikası kurulmalı. Çay fabrikalar için geniş elektrik su ve kömür yataklarına sahiptir. Bolvadin’de göl sazlarını işlemek için duralit, kontralit fabrikası kurulmalıdır.”
***
Ayrıca Afyonkarahisar’ın geleceği açısından o dönemde alınmış önemli kararlara rastlıyoruz satır aralarında. Örneğin Nazilli’de kurulu bulunan ve sonra özelleştirilen, o bölgenin ekonomisini adeta zıplatan Nazilli Basma Fabrikası aslında ilk olarak Afyonkarahisar’a kurulması düşünülüyormuş, sonra bundan vazgeçilmiş. Bolvadin’deki Afyon Alkoloidleri Fabrikası aslında Çakırköy ya da Kumartaş köyleri civarında kurulacakmış, bu fikirden de sonradan vaz geçilmiş. Dr. Aygen’in yazılarında dile getirdiği bu kararlar Afyonkarahisar’ın bu günleri ve geleceği açısından ne kadar önemli anlatmaya gerek yok sanırım.
Söz uzadı, yer kalmadı. Merhum Dr. Aygen ile ilgili fikirlerimizi de yarına saklayalım…