TELEVİZYON PROGRAMLARI

Hepimizin evinde televizyon var. Hatta 3-4 tane olanlar var.
Düzgün ve yerinde kullanılırsa faydalı bir cihaz olabilir. Ama düzgün ve yerinde kullanılmadığı takdirde bir sürü paralar verip aldığımız o kara kutulara evlerimizdeki düşman diyorum. Yani düşmanlarımızla aynı evde yaşıyoruz. Hatta aile fertleri olarak birbirimize ayırmadığımız vakti işte o düşmana ayırıyoruz.
Tabi ki televizyonun suçu yok. Neticede kul yapısı ağzı dili olmayan masum bir alet.
Onu masumluktan ve sessizlikten çıkaran elbette programlardır. Programları da yapan insanlardır. Neticede her şey insanda bitiyor. İnsan doğruysa, her şey doğrudur.
Bu cihaz, daha doğrusu haber, belgesel ve yorum programları sayesinde dünyada ve ülkemizde neler olup bittiğini öğreniyoruz. Bilgileniyor ve kültürümüz artıyor. Bunlar tamam. Eyvallah.
Ancak, örf, adet, geleneklerimize ve ahlak anlayışımıza, yetişme şartlarımıza, terbiyemize uymayan saatlerce ve hatta günlerce süren aile yapımızı berbat eden şu meşhur programlara ne diyorsunuz?
Kaybolanları, evden kaçanları, kavga edenleri, öldürenleri ve faillerini bulma çabası ile masummuş , hatta faydalıymış gibi yapılan programlara çıkarılan kişilerin birbirleriyle kavgaları, yüzsüzce itirafları tam bir rezalet değil mi? Sizce de bu durum proje olabilir mi? Ülkemizde boşanma oranlarının yüzde elliye yaklaşmasının da sebepleri arasında bu tehlikeli programlar olabilir mi?
Arsızca ve hayasızca yaptıklarını sırıtarak ahlak ve edep sınırlarını binlerce kez alarak anlatan kadınlar kimlere kötü örnek olmuyor ki? Kendini devletin polisi veya jandarması gibi görerek reklam yapma amacında olan kanallar bu programlardan ciddi kazançlar sağlıyorlar.
Değerli dostlar; Bu faydasız Tv programlarından en çok gençlerimiz ve çocuklarımız zarar görüyor. Utanma duygusunu kaybettiriyor. Geleceğimizi karartıyor. Tahammülsüzlüğü körüklüyor.
Bahsettiğimiz bu programlara ve diğer sosyal medyada dolaşan bütün zararlı yayınlara sınırlama ve yasak getirilmelidir. Tehlike büyüktür. Acilen önlem alınmalıdır.