Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kemal DEMİRKIRKAN

AKP KONGRESİ

Günlerden beri beklenen AKP kongresi nihayet yapıldı. Öncelikle ağır pandemi şartlarında ısrarla seyircili kongre yapan tek partinin AKP olduğunu belirtmeliyim.
Kar Mikrobu Öldürmez(!)
Pandeminin 3. Dalgasını yaşadığımız şu günlerde, salgını hiçe sayarak insanları tıka basa dolu otobüslerle Ankara’ya taşıyan, partisini güçlü göstermek için “lebalep kongreler” yapan partinin Sağlık Bakanı’nın, televizyonlarda ve sosyal medyada günde 5 vakit maske-hijyen- mesafe derken, tıka basa dolu salonda yapılan kongre için “çok güzel bir kongre oldu” diye tebrik mesajı atması, gövde gösterisi yapacağız diye vatandaşlarımızın hayatlarının hiçe sayılmasına göz yumması kabul edilemez bir tavırdır. Hele hele bir hekim için deontololojik bir hatadır, suçtur.
*
Otuz bine yakın vatandaşımızı, dörtyüze yakın sağlık çalışanımızı pandemide kaybettik. İnsanlar yakınlarının cenazelerine katılamazken, sokakta maske takmadın diye cezalar kesilirken, lokantalarda, kafelerde, düğün salonlarında esnafa adeta terör estirilirken bu bencilliği, bu umursamazlığı savunmak zorunda kalmak zor zenaat değil mi? Neymiş efendim aslında tüm önlemler alınmış ancak yatay çekim yapıldığından öyle gözüküyormuş. İnsanda biraz utanma duygusu olur, birazcık da olsa saygı, insanlık duygusu olur.
Siz bunu topu topu 25 kişiyle düğün yaparken yakalanıp, adam başı 3150 TL ceza kesilen insanlara nasıl anlatacaksınız?
Bunu, sokağa çıkma yasağı nedeniyle aylardan beri evlerinde hapis kalan 65 yaş üstü büyüklerimize nasıl anlatacaksınız?
Peki dükkanlarını açamadığı için evine ekmek götüremeyen, dükkan kirasını, borçlarını ödeyemeyen esnafa anlatabilir misiniz?
Ya da çarkların dönmemesi ve bozulan ekonomi nedeniyle işsiz kalan 10 milyonun üzerindeki işsize anlatın bakalım.
(Şimdilik) işten atılmayıp kısa çalışma ödeneği ile geçinmek zorunda kalan, yoksulluk sınırında yaşamaya mecbur olan ezilmiş halk kitlelerine anlatırsınız.
Onlara, “Sizi eve kapadık, işsiz bıraktık, aç bıraktık ancak bizim için yaşam devam ediyor” dersiniz artık.
*
AKP kongresi için AKP Afyonkarahisar İl Başkanı Uluçay “Bizim kongrelerimizi, kongreleri savaş arenasına dönen, sandalyelerin ve yumrukların havada uçuştuğu parti kongrelerine benzetmeyin” demiş. Sayın Uluçay hiç merak etmeyin, kimse böyle bir benzetme yapmıyor. Malesef sizin kongrelerinizde “Mikroplar” havada uçuşuyor. Üstelik oradan da tüm yurda dağılıyor. Tüm ülke yakında yeniden kırmızıya boyanacak.
***
Neyse gelelim kongreye. Kongre sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan yeniden AKP Genel Başkanı olarak seçildi, Yani “Partili Cumhurbaşkanı” garabeti devam ediyor.
AKP Kongresi’nde konuşan Erdoğan 83 milyonu kucaklayan yeni bir anayasa isteğini belirterek 2022’yi adres gösterdi. Niye şimdi değil de, yarın. Tüm siyasi partiler yeni bir anayasa gerekliliği konusunda hemfikirken, neden yarın çalışmaya başlamıyorsunuz? 83 milyonu kapsayacak bir çalışma başladığında 6 milyon Kürt vatandaşımızın oyunu alan HDP, bu çalışmalara katılacak mı?
Vatandaşın oyuyla seçilen Milletvekillerini bir bir meclis dışına atan, parti kapatma girişimlerini başlatan, AKP’li kadınlar dahil birçok kadının direncine rağmen, İstanbul Sözleşmesini bir gecede iptal eden partili Cumhurbaşkanı “Kırgınlıkları, farklılıklarımızı, aramızdaki duvarları kaldırılım” dedi. Vallahi dedi. Ülkeyi bu kadar kutuplaştıran, ortak değer ve kurum bırakmayan bir iktidarın, 19 yılın sonunda bunu söylemesi olsa olsa şakadır.
Bir de ekonomi konusundaki söylemler var. Partili Cumhurbaşkanı, piyasalardaki dalgalanmaların Türkiye ekonomisinin dinamiklerini yansıtmadığını savunarak, vatandaşa yine, yeniden “Evinizdeki döviz ve altını ekonomiye kazandırın” çağrısı yaptı. Vatandaşın kefen parası diye sakladığı 3-5 kuruşu dahi oğlunun dükkan kirası için, torununun bez parası için bozdurduğundan haberleri yok.
Kongre’de MKYK üyesi 50’den 75’e çıkmış. Bilmem kim listeye girmiş de, bilmem kim girememiş. Bilmem kim bakan olacakmış. Kabine değişecekmiş. Berat Albayrak kongre Salonuna gelmemiş de, babası gelmiş! Genel Başkan Yardımcısı 2 tane olmuş. Muş… Muş… Muş… Arkadaşlar bütün bunların bir önemi var mı? Bunların hepsinin tepesinde bir tek adam varken ve ülke bu tek adamın iki dudağı arasındayken bu saydıklarımızın önemi nedir? Ülkemize, bize ne faydası var?
*
Söylenecek o kadar çok söz var ki.
İnsanımızın şu an 3 tane çok büyük derdi var.
Pandemi. İşsizlik. Yoksulluk.
Gençlerimizin gelecek kaygısını yenmeye yönelik bir vaad var mı?
Adaletin sağlanması, demokrasinin yerleşmesi ile ilgili bir umud ışığı gördünüz mü?
Sizce, adı Manifesto(?) olan bu konuşmada yeni bir hikaye, yeni bir plan, yeni bir proje veya çözüm önerisi var mı?
İşin özü, artık film bitti… Son…
Son Söz; “Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” Atasözü

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti