Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kocatepe Gazetesi

İbrahim Amcam – Kocatepe Gazetesi

Kocatepe Gazetesi 2 Ocak 2012 Pazartesi 02:00:00
  Kocatepe Gazetesi’nin kurucularındandı. Daha geçen Şubat kaybetmiştik kardeşini, Şükrü Amcamızı. Vefat haberinden sonra bizler üzülürken onun başı hep dikti. Ve bize; “Dua etmekten başka elimizden bir şey gelmez çocuklar. Ancak dua edeceğiz” diyordu. Diyordu ancak içinden fırtınalar kopuyormuş. Bir hafta sonra Şükrü Amca için verilen yemekten sonra kendini bırakması, ağlaması beni öyle çok duygulandırmıştı ki. O salonda sevenlerinin telkinleriyle ayakta duruken ben karşı köşedeki bir koltukta ona bakarak ağlıyordum. Şükrü Amcamız rahatsızlığından sonra gazeteye bizi ziyaretine geldiğinde bile “Patron hoşgeldin” diyerek kardeşinin yüzünü güldürmeye çalışıyordu. Yüzü gülüyordu. Bizim de yüzümüzün gülmesini istiyordu. 10 ay geçti aradan ve bir kara haber daha…
Bu kez onun kara haberi…
Geçen Cuma günü Sandıklı İlçe Stadı’nda Sandıklı Belediyespor’un Gebzespor’la ligde ilk devrenin kapanış maçı vardı. Sabah okula gidip 12.00’ye kadar sürecek dersten hemen sonra Sandıklı’ya geçip Sandıklı Belediyespor’un maçına yetişme planındaydım. Çok şükür hocamız da biraz erken bıraktı ve ben de 12.00 arabasına rahatça yetiştim. Sandıklı Belediyespor’un maçına 10-15 dakika kala stada giriş yaptım. Maçın ilk devresi Sandıklı Belediyespor’un 1-0’lık üstünlüğüyle sona erdi. İkinci devrede de Sandıklı Belediyespor 2 gol daha buldu.
Maç bu şekilde devam ederken telefonum çaldı. Ben Afyonkarahisar’dan arkadaşların maçın sonucunu merak ettiklerini düşünerek telefonu cebimden çıkardım. Arayan gazetemizin muhabirlerinden Murat Arısoy’du. Telefonu açtığımda konuşan Murat değil editörümüz Burak Aydın’dı. Telefonda donuk bir sesle:
-Hüseyin nerdesin?
-Sandıklı’dayım ağabey. Hayırdır.
-Kaçta geleceksin?
-Bilmiyorum ağabey. Maç biter bitmez arabaya binmeye çalışacağım.
-Tamam. Bak şimdi…
-Ağabey söyle…
-İbrahim Amca vefat etti. Haberin olsun.
-… Ne diyorsun ağabey saçmalama.
-Oğlum ne saçmalaması…
Murat Arısoy alır telefonu
-Hüseyin biz de çok üzgünüz İbrahim Amcayı kaybettik.
…….
Telefon kapanır.
İnanamadım. Sezer ağabeyi aradım.
-Ağabey İbrahim Amca nerede?
-İbrahim Amcanı kaybettik Hüseyin…
Olamazdı.. Daha bir gün önce sevenlerine hediye almak için biriktirdiği kuponlar hakkında konuşmuştuk ve ben her zaman Yaysat’a gidip kuponları imzalatırken yalnızca bu günlüğüne bu görevi Şükrü Cüneyt Bursalıoğlu’na devretmiştim. Onu konuşmuştuk en son.
-Amca kusura bakmayın ben gidemedim. Cüneyt Ağabeye söylemiştim.
-Sağol oğlum sağol. Aldım ben kuponları. Sen derslerinle ilgilen önemli olan o. Zaten yük olu-yoruz.
-Yük falan olmuyorsunuz Amcam. Her zaman başımla beraber.
-Sağol oğlum.
-Amca çay ister misiniz?
-Yok oğlum. İçtim
-Peki amca ben yukarıya çıkıyorum.
T-amam oğlum bak sen işine.
Son konuşmamız buydu. Bir gün sonra da ölüm haberini aldım. Sezer Ağabey’in de ölüm haberini vermesinden sonra başım döndü. Ellerimin titrediğini hissettim.
Üzülmek bu olsa gerekti. İbrahim Amcamın benim için bambaşka bir yeri vardı. Gerek gazetede bulunduğum zamanlarda gerekse askerde olduğum dönemde de hep desteğini gördüm. Belki bu nedendendir. Hep içimden gele gele ‘Amca’ dedim. İnsanın kendi ailesinden bile bu destekleri görmeyip, patronundan bu sıcaklığı görmesi pek fazla mümkün olmayan bir şeydi. Okulu kazandığımda bile ilk olarak onunla paylaştım.
-Kutlarım oğlum, senin kazanacağına inanı-yordum. Zeki çocuksun sen. Şimdi yabancı dil öğreneceksin kurs paran da benden. Okulunu takılmadan bitir. Kutlarım, çok sevindim.
Neler düşündüm neler. O dimdik yürüyen, İbrahim Amcamız yoktu artık. Şükrü Amcamız gitmişti, ama İbrahim Amcamız var diyorduk. Güç alıyorduk, onun koltuğunda bulunmasından. Büyüğümüzdü. Her sözü güzel her sözü, özdü.
O an askerde İbrahim Amca hakkında düşündüğüm şeyler aklıma geldi.
Askerdeyken; “İleride eğer bir kız istemeye gideceksem de İbrahim Amcama danışırım. Kimsem olmasa da ona derim. O bana babalık yaptı. Bu göreve de o layıktır” diye düşünmüştüm. Ama olmadı. Nasip değilmiş. Keşke o yaşasaydı da istemeye gelmeseydi diye düşündün o an.
İbrahim Amcamız yok artık. Koltuğu bomboş kaldı…
Amcam özleyeceğiz seni. Hem de çok…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti