Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Şenkaya

MARİFET İLTİFATA TABİDİR

Adettendir, misafir kabul edilmeden önce sağ-sol derlenip toplanır, temizlik olur, genel bir hazırlık yapılır, her türlü tertip-düzen bitirilir sonra davet edilir. “Buyrun” denir. Bu hem gelen kişiye, hem de misafire verilen değerin ve saygın önemini gösterir. Misafire “gel” demek, “beni gör” demekir.
Bir arkadaşımızla: “Hem ziyaret, hem ticaret olsun” ayağıyla “Afyon Belediyesi Kapalı Pazar Yeri” önüne geldik. Kapıdan içeri girmek için şemeleğimize kadar çamura girdik. Onca yol yürüdük, emeğimize değsin. Dönsen bir türlü, dönmesen bir türlü. Halimize Kapıdaki Balıkçılar gülüyor: “- Hocam! Çay içelim.” Ayağımızın çamuru ile gıda satan mekâna girdik.
Çarşıda bir mağazanın vitrininde “Yiyecekle, mağazaya girmeyiniz” levhası asılıydı. Biz, giyecek değil yiyecek satılan yere ayağımızın çamuru ile girdik. İnsanların geçeceği yere 2 kamyon çakıl dökülebilirdi.
“İçerde sağda 10 kişilik asansör, elektriği var, çalışmıyor. Yukarıya çıkacağız yürüyen band durmuş. Ortam onca lamba ile ışıklandırılmasına rağmen karanlık. Kapıları var, satıcılar soğuk hava deposunda kalmış gibi donmuş. Nasrettin Hoca’nın Türbesi gibi. Sanki her yanı açık olduğu halde yalnız girişte asılı bulunan kilit.
Alt taraf; yoğurt, peynir pazarı; burası yukarıdan daha soğuk. Alıcı-satıcı sanki kuzey kutupta yaşıyor. Yerler ıslak. Bodrum, tavana döşenen kanalizasyona bağlanan pvc pis su borusundan insanların üzerine su akıyor. Özel sektör olsa Belediye burasını kapatır. Sağlığa aykırı olduğu için ceza da yazar. Peki, Tarım Gıda ve İl Müdürlüğü, Halk Sağlığı Müdürlüğü, Sağlık Müdürlüğü ne yapar?
Alman Ford Fabrikasında: Kapı görevini sanal klima yapıyor. İçeri soğuk girmiyor, dışarı sıcak çıkmıyor. Demek ki öyle, geliştik demekle gelişmişlik, modern denince modernlik olmuyor.
İstiklâl Marşı şairimiz Mehmet Akif: Avrupa’ya seyahate çıkar. Dönüşte Avrupa’yı nasıl buldunuz? Sorusuna şu ilginç cevabı verir: Dinleri işimiz gibi, işleri dinimiz gibi. Aradan 100 yıl geçti, değişen bir şey yok. Durumumuz hâlâ aynı.
Ankara’ya her gidişimde Ulus’taki Hale uğrarım. Buradaki canlılığı başka yerde göremezsiniz. Düzenli bir alanı çeviren dükkânlar Kasabı, sakadatçısı, peynircisi, zeytincisi, balıkçısı, tavukçusu, şekercisi, ortadaki reyonda, sebze, meyve satan manavlar sıralanmış. Harıl harıl çalışıyor. Afyon’da bunun hep özlemini çekerim.
Hafız Saadettin Kaynak Müzisyen ve Bestekâr Ünlü şarkıcı Safiye Ayla’nın Hocasıydı. Safiye Ayla Hocasını verdiği İlk Konserlerinden birine davet eder. Sanatçı icra sonunda: “-Üstadım nasıl buldunuz?” Üstat: “- Duymuyorsun, yanmıyorsun.” Der. Tenkide açık olan sanatçı; kendi özeleştirisini de katarak eksiklerini, hatalarını tamamlar. Başka konserinde: İcranın bitiminde alkışlar arasında hemen Hocasının yanını bulur: “– Siz de beğendiniz mi Hocam?” Üstat: “-Çok teşekkür ederim. Duyuyorsun, yanıyorsun. Harikaydın.” demiştir.
Âşık Veysel: “Güzelliğin on para etmez / Bu bendeki aşk olmasa / Eğlenecek yer bulaman / Gönlümdeki köşk olmasa” der.
Anlayana sivrisinek saz, Anlamayana davul zurna az.
Hoşça kalın, Allah’a emanet olun.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti