Soma şiirleri – Kocatepe Gazetesi

20 Mayıs 2014 Salı 03:00:00
  Soma’daki maden kazasının ardından, şairler ve ozanların Soma ile ilgili birkaç dize yazmaları gerektiğini söylemiştim. Gerçekten de yazmışlar.
Soma’yla ilgili şiir ya da türkü yazılması demek, bir edebiyat görevi değil. Bu durum edebi yönünün yanı sıra “üretebilme”, “fikir yürütebilme” kabiliyetlerimizin yaşadığını, “başkasının acısını hissedildiğimizi” de gösteriyor.
Soma ile ilgili yazılan şiirler faslına, ağabeyim Cemal Arısoy’ya başlayayım:

13 MAYIS SABAHI
Uyandım bu sabah
Baktım etrafa, döndüm
Düşündüm bu sabah
Kalkıp kızımı öptüm
İzledim bu sabah
Telaşı, yüzlerden süzdüm
Üzüldüm bu sabah
İçi yananları gördüm
İnandım bu sabah
Yardımseverler vardı
Umutlandım da sabah
Ama zaman çok dardı
Kesif dumandı sabah
Kızıma sarıldım sımsıkı
Yine düşündüm sabah
Hiç sarılamayacaklardı
Hem yandım da sabah
Çocuğa ne anlatacaklardı
Kilitlendim bu sabah
Çocuklar ne anlayacaktı
Farkettim bu sabah
Şimdi ışıksızlardı
Hissettim de sabah
Kızım “Babacığım”la uyanacaktı
Algım kapandı bu sabah
Babalar uyanmayacaktı
İrkildim bu sabah
Sebep kulağımdaki çığlıklardı
Sersemledim de sabah
Her ses zihnimde sancıydı
Dua ettim bu sabah
Okunan kimin ezanıydı
Yıkıldım bu sabah
Onlar gözyaşımdaydı
………………………….
Ayazini Köyü’nde yaşayan 10 yaşındaki Yadigar Çelik’in yazdığı şiiri ise Gazeteniz Kocatepe ve Doğan Haber Ajansı’nın servis ettiği bir haberde okumuştunuz. O şiiri, hatırlatmak isterim:
SOMA’NIN HÂLİ
Soma’da bir facia yaşandı
Bunu bilmeyen kalmadı
Türkiye’min yüreği ağladı
Kimin yüzü kömür karası iz
Kimisi sorar çizmelerimi çıkarayım mı pis
Kimi sorar, geri çalışmaya gider misiniz
Söyler madenci çok borcumuz, derdimiz
Kimi 19 yaşında kimi 38
Bunu bilelim hepimiz kardeşiz
282 şehidimizi toprağa uğurluyoruz biz
Türkiye’min her yerinde sela verilir
Bayraklar yarıya indirilir
Bütün şenlikler iptal edilir
Ne gülenimiz kaldı şimdi bizim
Ne şarkı söyleyenimiz
Türkiye’min yüreği yandı
Hepimiz bilmeliyiz
………………………….
Gazeteniz Kocatepe’nin Muzaffer Taşdelen de “Soma Destanı” şiirinde şu duyguları paylaşmış:
SOMA DESTANI
Bırak madenci,
Olsun yüzün kömür karası,
Senin yüreğin ak ve pak,
Sen ona bak.
***
Bak kalbinin karası yüzüne vuranlara
Senin için de dışın da pir-ü pak
Gözyaşlarımızla yıkarız çizmelerini biz
Sen yeter ki iki cihanda da ol aziz
***
Madencinin yüzünde kömür karası
Bazılarının içinde kanar onur yarası
Madencinin uğraşı çabası ekmek parası
Yoktur onun Euroyla, dolarla arası
***
Yaralı ceylana atıyorlar tekme
Ciyak ciyak bağırıyor, çekme çekme
Kalmadı mecali madencinin, takati
Rabbim size de vurur bir gün ilahi tokatı
***
Seksen milyon tutarken yas
Tekme çalışıp yaptınız kas
Değişir bir gün hamam ve tas
Kalmadı bizde yaşama dair havas
***
İnsanlarımızın ciğeri yanıyor
Yaralarımız kabuk tutmaz kanıyor
İnsan güzel günler gelmez sanıyor
Kanlı katilleri lanetle anıyor.
***
İnşallah ilâhi adalet tecelli etsin
Suçluların hepsini de kahretsin.
………………………….
Türkeli Gazetesi’nde gündemi şiirleriyle yorumlayan İhsan Akbel’in dizeleri ise şöyle:
RIZKIN ŞEHİTLERİ
Anaya babaya sabırlar versin,
Çocuğa, sabuya sabırlar versin
Tütmeyen ocağa sabırlar versin,
“Bir lokma, bir hirka” şehitlerisin.
***
Türkiye ağladı, senin yasına,
Ecelin yazıldı mezar taşına,
Merhamet yaşları aktı tasına,
Ebedi gençlik geldi başına.
***
Toprağın altında ekmek aradın,
Şerefli vefata yazıldı adın,
Bütün dünyayı, yasa boyadın,
Sağlar sürdürsün arzun muradın.
***
Cihan-ı Alem karalar yasta,
Narı da, nuru da Cenab-ı Hak’ta,
Pehlivan… sabrına sahip çıkmakta,
Acılar göstermesin hiç bir ocakta.
***
Dualar sizlerin niyaz sizlerin,
Merhamet sabırsa elbet bizlerin,
Bu kadar var imiş sizin kısmetin,
Allah mağfiret, rahmet eylesin.
………………………….
Türkeli Gazetesi’nden duayen ağabeyimiz Galip Leblebicioğlu da Soma faciasına kayıtsız kalmadı. Leblebicioğlu’nun m��sraları ise şöyle:
YANDI YÜREKLER
Değil yanan, Neron’un yaktığı Roma
Dipteki yerin, kömürün yaktığı Soma
Ateş düştü, yüzlerce aileye, evlere
Sapasağlam girdiler, o karanlık evlere
Çıktılar ya cansız, ya vardı yara, bere,
Ya nişanlı evlenecek, ya eşi hamile
Çocukları yetim kaldı, ya eşleri dul
Aylığı alacağı, üç kuruş para pul
***
Sağ kurtulanlar var, sanki dünyalar onun
Dedi; çizmem çıksın, sedye kirlenir. Durun!
Benden sonra gelenlere olmasın sorun
Hakka saygı, nezakete bak! Yap yorumun
***
Vicdanınız yoksa bir tepme de siz vurun!
***
Kalanlar üzgün, acıyla ağıt yakıyorlar
Göçenler şehit, şimdi Cennet’e bakıyorlar
………………………….
Bir de haberlerden esinlenerek yazılan, şahsıma bir şiir(imsi) var:
YARAYI SARARLAR
Sende bu yara
Onda politika
Senin yaranı canım
Sararlar politikayla