Nöbetçi Eczaneler
23 Aralık 2013 Pazartesi 02:00:00 Selamün Aleyküm Değerli Okurlarım…
Yeni bir günde tekrar sizlere merhaba, gönlünüz huzurlu ve umutlu olsun inşallah. İnşallah geleceğe daha bir umutla baktığınız günleri görürsünüz.
Farkındayım son günlerde kafanız biraz karışık, gündemi takip edesiniz yok kime muhalif olacağınızı kimi destekleyeceğinizi bilemez gibisiniz bazen…
Hepimizin davası başka başka bu hayatta, kimimiz ailemizi, kimimiz işimizi, kimimiz değer verdiğimiz farklı şeyleri savunuruz bu hayatta. O davamız uğruna yaşar ve o dava uğruna veririz tüm çabamızı.
Kimimiz bizi geçindirecek kadar varlığa şükrederken kimimiz de hep daha fazlasına dikmişizdir gözümüzü, beşeriz biz insanız ne yapacağımız pek belli olmaz.
Bir de üstüne üslük ahir zaman insanıyız ya herşey birbirine karışmıştır pek ayırt edemeyiz. Ayırt edenler var, ayırt edilenler akla kara gibi renkleri belli olanlar var bu hayatta. Şükürler olsun ki tanımak nasip oldu. Şükürler olsun ki ben onlara dostum dedim inşallah onlarda bana diyorlardır.
Hepimiz rengini bildiğimiz dostluklar isteriz, rengini bildiğimiz sevgiler, arkadaşlıklar, rengini görebildiğimiz ilişkiler kurmak isteriz, güven bunalımı yaşamak istemeyiz güvensiz olsak bile…
Güven duymak isteriz bu ister arkadaşımız ister eşimiz dostumuz isterse bir büyüğümüz olsun ya da her kimse… Ne uğruna yaşıyor, benimle görüşmekte ki gayesi ne? Neden ben onu seçiyorum?
Birilerini seçeriz, birileri tarafından seçiliriz hep…
Ülke yönetimleri için de bu böyle halk neden seçer, seçilen neden orada bulunmak ister ?
Biz de birilerini seçtik, güvendik ve inşallah yanılmadık da. Bizim belli taleplerimiz vardı, inancımızı özgürce yaşayabileceğimiz oksijeninde iman olan bir Türkiye istemiştik, bulduk da aşağı yukarı, dinsiz devlet istemiyoruz demiştik fakat biz dinsiz devlet istemiyoruz derken şu vaziyeti kastetmemiştik.
Biz kendini İslami bir lider sanıp İslam alimi olmayı eline yüzüne bulaştıranları kendimize lider edinmedik hiç, Siz sözde dinler bahçesindeki (Allah indinde yegane din İslam’dır. Ali İmran Ayet 19.) dikenlerinizi ciğerimize batırırken biz algılarınızın açılmasını bekledik sabırla…
Biz dinsiz devlet istemiyoruz derken bunu kasdetmemiştik. Ehil olmadıkları bir konu için konuşan, ehil olmadığı bir işi yapan kişi o işe hiç bulaşmayandan daha az faydalı ve daha çok zararlı bence…
Hani dişini sıkarsın ya kırmamak için bardağın son damlasını beklerken sıkılan diş, tam tokatı atacakken ehh diye aldığın derin nefes… Hep seni tutan sebepler vardır onlara sığınırsın sabredersin…
İşte sultanım siz benim herşeye sebebimsiniz, şükür ki tanımışım derim. Tam da uçurumdan düşecekken ben beni tutan el, tam ölecek gibiyken bahşedilen ruh, hastalıktan sonra şifa gibisin…
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle… Allah’ın selameti üzerinize olsun değerli okurlarım…
