Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Halil Kocaşaban

İKİ YÜZLÜ DÜNYA

Türkoğlu, oyunu, hileyi, kahpeliği görüyorsun. Direnmen, bilenmen, güçlenmen ve kenetlenmen gerekiyor. Türklük şuur ve vakarı ile İslâm iman ve ahlâkı içinde yeniden dirilmen şarttır…
Seyyid Ahmet Arvasi
ABD ve Avrupa; Ortadoğu’da aralıksız savaşlar yürüttüyor. Bu son 30 yıldır daha da artmış durumda Hedef malum Yer altı kaynakları ve Ticari koridor savaşları doymak ve bitmek bilmeyen çıkarları için tüm iki yüzlü çıkarcı politikalarını sahnelemeye devam ediyorlar.
“İslam’ın kanlı sınırları” ifade ettikleri Ortadoğu’da kan ve göz yaşı dinmiyor.
TİCARİ KORİDORLAR..
Başta ABD ve Avrupa’nın kirli sanayi düzenini kendinden uzaklaştırarak Ucuz iş gücü elde ettiği Dünya’nın üretim üssü olan ÇİN üzerinden tüm dünyaya ulaşım sağladığı ticari koridorlar..
Dünya ticaret hacmi her geçen gün artıyor, “Bugün 12 milyar ton olarak gerçekleşen ticaret hacminin yüzde 90’ı deniz yolu ile taşınıyor. Dünya ticaret hacmi 2030’da 25 milyar ton, 2050’de 95 milyar ton olarak gerçekleşeceği ön görülmektedir.
Ve ne hikmetse bu koridorların geçtiği yerlerde kan ve gözyaşı’nın savaşın hiç bitmediği görmekteyiz. ABD ve AVRUPA Çıkar ve menfaatleri gereği yapamayacağı hiç birşey yok Haritada gördüğünüz Güney ve Tek yol Orta Koridor’un yıllardır huzursuzluk ve çatışmalar devam etmekteydi ve buna hiç ses çıkaran olmamıştı yakın tarifte Kuzey koridoru üzerinde menfaatleri icabı çıkarmış oldukları Rusya – Ukrayna savaşı ile iki yüzlülüklerini bir kez daha görmüştük. Yıllarıdır Ortadoğu ve Afrika’da yaşananlara sesini çıkarmayanların neler dediklerini tekrar hatırlayalım..
“Yıl olmuş 2022, hâlâ savaş çıkıyor.” demişlerdi.
Ne ilginç. Savaş bile Beyaz Adam’ın kapısına dayanınca savaş sayılıyordu. Oysa Afrika’da, Asya’da savaşlar hiç bitmedi, bitmesine izin verilmedi.
“Hamam böceği öldürmek ile kelebek öldürmek aynı şey değil.” diye yazmıştı biri de. Yazıklar olsun İnsanlığınıza ruhunuzu satmışlığınıza lanet olsun bu alçaklığınıza…
AB ve NATO, “Ukrayna’dan gelecek mültecilere kapılarımız açık” diyor. Sonra ilk kararla Ukraynalı mültecileri sığınma başvurusu istemeden 3 sene boyunca kabul etmeyi oy birliğiyle kabul ediyordu.
İnsan canına o kadar önem veriyorsanız, 360 km alana sıkıştırılmış Su başta olmak üzere tüm genel yaşam ihtiyaçları elinden alınmış Filistin halkı içinde birşeyler yapabilirsiniz..
Bugün, her türlü imkana sahip olan Ukrayna halkını kahraman ilan edenler,
50 yıldır İsrail’e sapanlarla direnen Filistin halkı için tek kelime etmiyorlar..
İkiyüzlülüğü açıkça görüyoruz: Batı’nın gözünde Müslümanlar insan değildir. İri Puntolarla başlık atılmış “Ukrayna’da insanlık ölüyor.” denilmişti. Doğru ama eksik, çünkü o insanlık; Afrika’da aç bırakılmış, Bosna’da tecavüze uğramış, Doğu Türkistan’da unutulmuş, Filistin’de terk edilmiş, Çeçenistan’da görmezden gelinmiş, Hocalı’da duyulmamış, Irak’ta aldatılmış, Myanmar’da yakılmıştı.
Bakınız ulaşabilinen rakamlara yazalım.
Irak 1,2 milyon ölü
Suriye 1,7milyon ölü
Libya 500 bin ölü
Afganistan 2,5 milyon ölü
Sudan 700 bin ölü
Yemen 950 bin ölü
Bosna Hersek 1 milyon ölü
Elbette kimse ölmesin Ama batı gözleri sadece müslüman kanı olmayınca görüyor
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen
2022 – Rusya-Ukrayna Savaşı:
“Rusya’nın sivil altyapıya, özellikle de elektriğe yönelik saldırıları savaş suçudur. Kışın gelmesiyle birlikte erkek, kadın, çocukların su, elektrik ve ısınmanın kesilmesi, bunlar saf terör eylemleridir.”
2023 – İsrail-Filistin Savaşı:
“İsrail’in kendini savunma hakkı var.”
İki yüzlüğünüzü açıkça görüyoruz. Yine yakın tarihten bir örnek Azerbaycan’ın 19 Eylül’de Karabağ’da Ermeni teröristlere karşı yürüttüğü operasyon 24 saatte zaferle sonuçlanırken, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Ermeni lobisi başta ünlü ünsüz kişiler, Türkiye içinden ve kaçak PKK destekçileri Türkleri “soykırım” ile suçladılar. Özellikle 1915 olaylarını hatırlatıp Ermenilerin bir kez daha soykırıma uğradığı yalanına dünyaca ünlü sinema sanatçısı Mel Gibson bile ortak olarak şu video mesajını paylaştı: “Tarih trajik bir şekilde tekerrür ediyor. Gelişmekte olan modern soykırıma tanık oluyoruz. Medya bu konuya sessiz kalıyor. Yüzyıllardır inançlarından dolayı zulme uğrayan Ermeni halkı bir kez daha etnik temizliğe maruz kalıyor. Pek çok Ermeni, Azerbaycan ve Türkiye’nin elinde tarif edilemez dehşetler yaşıyor: can kaybı, zorla yerinden edilme, açlık ve tecrit. Onlar, nesiller boyunca ev dedikleri toprakların derinliklerine uzanan kökleri olan aynı Ermenilerdir. Uluslararası toplumdan ve tüm ülkelerden Dağlık Karabağ’daki Ermeni nüfusa yardım eli uzatmak, onlara koruma önermek ve güvenli bir şekilde taşınmaları amacıyla insani koridorlar oluşturmak için acil adımlar atmayı rica ediyorum.”
Oysa tüm dünya ve Birleşmiş Milletler dahil uluslararası kuruluşlar Azerbaycan’daki Türklerin, Karabağ’ı terk etmek isteyen Ermenilere bırakın zarar vermeyi, yardım ettiğini gördü.
Peki, tüm dünyanın gözü önünde soykırıma uğrayan Gazze’de sistematik olarak katledilen siviller için Ermeni ve Yahudi lobilerinin oyuncağı olmuş Amerikalı, Avrupalı sinemacılardan, sanatçılardan tek ses çıkıyor mu?
Elbette hayır.
Aksine, İsrail’in sivillere yönelik katliamını meşru müdafaa diye görürken İngiliz BBC’nin yazdığı gibi Filistinliler “ölüyor”, İsrailliler ise “Öldürülüyor” diyerek iki yüzlü tavrını bir kez daha gösteriyorlar.
Bunun için sadece İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın sözlerine, yaptıklarına ve İsrail güçlerinin Cumartesi’den beri yaptıklarına bakmak yeterli.
İsrail Savunma Bakanı Gallant, ilk gün “Hamas bu sabah büyük bir hata yaptı ve İsrail devletine karşı savaş başlattı. İsrail askerleri her noktada düşmana karşı savaşıyor” dedikten iki gün sonra şu sözleri etti: “Gazze Şeridi’nde tam bir kuşatma emri verdim. Elektrik yok, yiyecek yok, gaz yok, her şey kapalı. Hayvansı insanlarla savaşıyoruz ve buna göre hareket ediyoruz.”
Yıllardır karadan, denizden ve havadan ablukaya aldığı 2 milyon Filistinli’nin yaşadığı her yeri hedef alan İsrail Savunma Bakanı’nın sivil ya da Hamas’lı ayrımı yapmadan Gazze’de yaşamını sürdürenlerden “Hayvansı insanlar” diye söz etmesi sadece onun işlediği suçun boyutlarını gösteriyor.
Korktuğunuz gün elbet gelecek ve son sözü Allah söylecek…
LA GALİBE İLLALLAH…..
“Bugün Türkiye’de güçlü ordu olmasa, Ermenistan hazır, Rusya hazır, Yunanistan hazır. Suriye bile Hatay’dan vazgeçmiş değil. Dört taraftan çevrilmiş durumdayız. Güçlü ordumuz olmazsa, Türkiye ertesi gün parçalanır. Güçlü ordu, Türkiye için hayatî zarurettir.”
Prof. Halil İnalcık
Bizler Sırtımızı sadece milletinize ve tarihimizin kudretine dayayacağız..
Büyük düşüneceğiz.
Türk güçlüyse insanlık güvendedir.
Adil, huzurlu ve yaşanabilir bir dünya için Türkün Medeniyet Güneşi yeniden üç kıtada doğmalı.
Cumhurbaşkanı ‘Bilge kral’ Aliya İzzetbegoviç’in tarihe şerh düşme adına kaleme aldığı mektubunda şöyle diyor; “Türk’ün Evladı, Bizim korumaya çalıştığımız sancak, Yemen’de, Çanakkale’de, Filistin’de, Kırım’da, Açe’de, Türkistan’da korunmak istenen sancaktı. O, ne bir dinin, ne bir ırkın, ne bir dilin, ne bir mezhebin sancağıydı. İnsanlığın, tek başına insan olmanın temsiliydi. Sömürgecilerin karşısında sakın yere düşme. Biz, Çanakkale’den sonra direnişi devam ettiren nesiliz. Sen, direnişin değil, dirilişin nesli olacaksın. Korumak için değil, düzen kurmak için çalışacaksın. Sen varsan biz olacağız. Sen ayaktaysan biz yaşayacağız. Ama unutma! Sen Türk’sün! Türk’ün evladı; Bizi, onların bize yaptıklarını ve sorumluluğunu sakın unutma!

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti