Kulis haberi yapmak isteyen muhabirin zor anları

3 Ocak 2015 Cumartesi 02:00:00
  7 Haziran 2015’te genel seçim var, partiler hareketli. Her muhabirin yapmak istediği gibi ben de siyasi parti çevrelerini dolaşıyorum. Aslında itiraf etmek lazım, yine 3 parti etrafında haberler toplamaya çalışıyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi… “Peki diğer partiler?” diyeceksiniz, haklısınız.
Belki seçim süreci hızlandıkça ; “diğer” olarak adlandırılan partilerin sevenleri ile bir araya geliriz.
Fakat ne kadar zor biliyor musunuz, Afyonkarahisar’ın 2015 seçimleri için “kulis” haberi yapmak. Birisine gidiyorsunuz, “Yok o aday değil” diyor; diğerine gidiyorsunuz, “O aslında aday da onu istemeyenler böyle propaganda yapıyor” diye size yön veriyor.
Aynı partililer arasında öyle çekişme var ki “Durun siz kardeşsiniz” diyesim geliyor.
Herkes herkesi istiyor, kimse kimseyi desteklemiyor.
Nasıl bir siyasi ortam, anlamış değilim.
Şunu açıkça söyleyelim: Ortada hiçbir bilgi yok. “Bilgi” denilen sözler, tevatür ve varsayımlardan ibaret.
7 Haziran 2015 seçimleri ile ilgili merak edilen konulardan biri, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu hakkında. Bir kesim, “Eroğlu, mutlaka Afyonkarahisar’dan milletvekili olacaktır. Eroğlu’nun seçim dönemindeki yoğun programı sayesinde AK Parti kendini daha iyi anlatabiliyor” diyor.
Bir kısım AK Partililer ise –belki de kendi destekledikleri adayları listenin ön taraflarına alabilmek için- “Sayın Bakanımız’ı Türkiye’de sevmeyen yok. Kütahya ve Uşak, Sayın Bakanımız’ı kendi illerinden aday göstermek istiyor” ifadelerini kullanıyor.
Daha önce de Bakan Eroğlu hakkında bir söylenti çıkmıştı. Örneğin, 30 Mart’taki yerel seçimlerde Bakan Eroğlu’nun bir büyükşehirden belediye başkan adayı olacağı dile getirilmiş; ancak bu söylenti doğru çıkmamıştı.
Yine Bakan Eroğlu’nun 2015 seçimlerinde Bursa’dan milletvekili adayı olacağı, Bakan Eroğlu’ndan boşalacak “Bakanlık” listesi için Afyonkarahisar’dan bir kişinin “Sağlık Bakanı” adayı olarak birinci sıraya konulacağı iddia edilmişti. Bu iddiaya AK Partililer gülerek “Hayır” cevabını verdiler.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nde Afyonkarahisar için 2015 seçimleri için adı geçen birçok değerli isim var. “Hayır, şu isim milletvekilliğine uygun değil” diyeceğimiz kimse yok.
Bununla birlikte AK Parti’nin en rahatı Sait Açba olmalı. Neredeyse milletvekilliğinden emekli olacak Açba’nın, “3 dönem üst üste seçilmeme” kuralı dolayısıyla en azından AK Parti’den vekil olmayacağını biliyoruz.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde ise, tek ve kesin bilgi, İl Başkanı Yalçın Görgöz’ün milletvekilliği adaylığı için istifa etmiş olması. Partide milletvekili adaylığı için önseçim yapılıp yapılmayacağı, henüz net değil. Bununla birlikte, Yalçın Görgöz’den boşalan İl Başkanlığı için Özgür Topsakal’ın adı geçiyor. Fakat CHP Genel Merkezi, “İl Başkanları istifa eden örgütlerde seçimlere İl Başkanı olmadan girelim. Bölgenin milletvekili ile aday adayları seçim kampanyalarını yürütsün” havasında.
Tarihte görülmemiş bir özerklik…
Kim bu yaklaşımın yanındaysa, gerçekten kutlamak gerek. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin oylarını artırması için bu denli “çalışılacağı” akıllara gelmezdi.
CHP’de ön plana çıkan iki isim mevcut milletvekili Ahmet Toptaş ile CHP İl Başkanlığı’nı bırakan Yalçın Görgöz. Burcu Kayıkçı, Ramazan Akgöz, Veli Cengiz’in de milletvekilliği için yarışacağı biliniyor. Önseçim olursa da, Genel Merkez’den atama yapılacaksa da çetin günler bekliyor CHP’yi.
Milliyetçi Hareket Partisi’nde ise biraz sessizlik hâkim. İl Başkanı Aziz Aslan’ın milletvekilliği için ismi geçiyor. Mevcut milletvekili Kemalettin Yılmaz’ın da görevini sürdürme isteği doğal. Sandıklı’nın eski Belediye Başkanı İsmail Elibol’un da yarışta yer alacağı biliniyor.
Bununla birlikte Abdülkadir Akcan’ın nasıl bir yol izleyeceği konusunda çeşitli fikirleri duyuyoruz. Bu fikirlerden en olağanı, Akcan’ın MHP’den, belki de seçilecek bir bölgeden aday olması. Akcan hakkında doğrulanmamış bir iddia ise Adalet ve Kalkınma Partisi’nden Afyonkarahisar listesine girmesi. Ben bu ihtimale pek gerçekleşecekmiş gözüyle bakmıyorum.
Galiba bu daha iyi günlerimiz.
Ocak sonu, Şubat başından itibaren bilgi kirliliği artacak gibi duruyor.
Haydi hayırlısı.

NE KİZİROĞLU İMİŞ…

3 parti “Kiziroğlu” türküsü için birbirine girdi. Aslında herkes, kendine göre haklı. Kiziroğlu Mustafa Bey türküsü, Ayna grubu tarafından, “Dön Bak Ayna’ya” albümünde, yeni bir düzenleme ile yorumlanmıştı. Ayna, türkünün telif hakkı sahiplerinden gerekli izinleri almıştı. Kiziroğlu türküsü, Şeyh Şamil ezgisinin uyarlaması olan “Ceylan”dan sonra, Ayna’yı bir kez daha gündeme taşımış, grubun albülmleri, adeta yok satmıştı. Şimdi Ayna, aynı düzenleme ile, bu kez Uğur Işılak’ın sözleri ile “Davutoğlu Ahmet Hoca” türküsünü tanıttı.
Milliyetçi Hareket Partisi’nden hemen tepki geldi: Bu türküyü, 1999’da kullandık. Bu türkü bizim.
Ardından Cumhuriyet Halk Partisi müdahil oldu: Türkünün telif hakları bizde, biz bu türküyü 2015’te kullanacağız. Adalet ve Kalkınma Partisi’ne de telif hakkı davası açacağız.
Daha seçimin resmi takvimi açıklanmadan, türküleri tartışma konusu oldu.
Ne mutlu bize…

YENİ AK PARTİ…

“Kiziroğlu” türküsünün AK Parti’ye uyarlanmış düzenlemesi üzerinden birkaç değerlendirmede bulunmak isterim:
– “Davutoğlu Ahmet Hoca” da Uğur Işılak’ı solist olarak görmememiz, “Yeni AK Parti” izlenimine neden oldu. Uğur Işılak’ın parti için solistliği, Erdoğan’la başladı, öyle sürdü gitti.
-“Yeni AK Parti’nin” solisti Erhan Güleryüz.
– “Yeni AK Parti”nin tarzı, Uğur Işılak gibi “Dönen alçak olsun” diyen “ağır abi” değil, “Hakkını helal et, ben tövbe ettim” diyen Erhan Güleryüz gibi duygusal.
-Uğur Işılak, milliyetçi kökenliydi; Erhan Güleryüz merkez sağ.
-Erhan Güleryüz’ün “Hakkını helal et” şarkısının, Samanyolu Televizyonu’nda yayınlanan ve “hırsızlıktan tövbe eden bir karakter”in hikâyesini anlattığını hatırlatmak isterim.
-“Eski AK Parti”nin şarkılarında keman, zurna, ney gibi bize özgü müzik aletleri kullanılırken, “Yeni AK Parti”de elektro gitar, bateri gibi “Batı” geleneklerine selâm veriliyor.
-“Eski AK Parti”nin şarkı sözlerinde “Tek Adam” vardı; “Yeni AK Parti”nin ilk şarkı sözünde ise “Reis’le girdi kolkola” denilerek, Ahmet Hoca’nın “İkinci Adam” olduğu belirtiliyor.

EYY MUHALEFEEET!

EET!
“Muhtar bile olamaz” dediniz.
“Genel Başkan olamaz” dediniz.
“Genel Başkan olsa bile milletvekili olamaz” dediniz.
“Milletvekili olsa bile Başbakan olamaz” dediniz.
“Başbakan olsa bile, ülkeyi yönetemez” dediniz.
“Ülkeyi yönetse bile Çankaya’ya çıkamaz” dediniz.
“Çankaya’ya çıksa bile Cumhurbaşkanlığı’nı taşıyamaz” dediniz.
Ne dediyseniz tersi çıktı.
2015 seçiminde “başarılı” olmak istiyorsanız; lütfen rakiplerinizle uğraşmayı, didişmeyi bir kenara bırakın.
Kendi içinizdeki çekişmelere bir son verin.
Proje adamı, proje partisi olun.
Her konuda, her alanda bir projeniz olsun.
Her şehirde söyleyecek sözünüz olsun.
Yoksa 2015 seçimlerinden sonra da “Dünya lideri olamaz” dersiniz…
Yine tersi çıkar.