29 Temmuz 2013 Pazartesi 03:00:00
“Bir fikir, bir içtihat, bir görüş, bir siyasi kimlik, bir ideoloji ve hatta bir din taşımak için insan, evvela şahsiyet sahibi olmalıdır. Fikir, görüş, kimlik, ideoloji veya din; altında şahsiyet durmadıkça, askılıktan yere düşerek, buruşuk kalmış gömleğe veya elbiseye benzer.
İnsanlar içtihatları veya görüşlerinden ötürü kınanmaz veya övünemezler; ama sağlam bir şahsiyet refakatinde temsil edilen her fikir, muhatabında saygı uyandırır.
Neye, niçin, nasıl inanacağınızı elbette siz seçeceksiniz; ama bu tek başına sizi kurtarmaz. Fikir sahibi olmak hakkınızdır; ama şahsiyet sahibi olmak vazifenizdir.”
Yukarıdaki düşünce Recep Şükrü APUHAN’ın “Başarı İçin Gençlere 33 işaret” adlı kitabından alınan ve sizlerle paylaşmak istediğim bölümlerden sadece bir kısmı.
Başarılı olmak için sadece, çalışmak yeterli olmuyor aynı zamanda şahsiyet sahibi de olmalısınız. Ancak bu sayede toplumda sevilen, sayılan ve takdir edilen, her zaman aranan bir insan olursunuz.
Esasında başarı da kişiye göre değişmektedir. Kimine göre başarı nasıl olursa olsun çok zengin olmak, kimine göre mevki sahibi olmak, kimine göre mutlu bir aileye sahip olmak, kimine göre de milletine ve insanlığa hizmet etmek olabilir. Hangi işi yaparsanız yapın, hangi meslek ve mevkide olursanız olun ve amacınız ne olursa olsun eğer omurganız ŞAHSİYET değilse ne yaparsanız yapın saygın sayılmazsınız. Milletimizin bugün başındaki sıkıntılar istikrarsız, menfaatçi, düzenbaz ve şahsiyetsiz kişiler yüzündendir.
Hayatta başarılı olmuş şahsiyetler, daima çok zekilerden ve çok çalışkanlardan değil, ama hep disiplinli, programlı ve şahsiyetli olanlardan çıkmıştır.
“Bir fikir, bir içtihat, bir görüş, bir siyasi kimlik, bir ideoloji ve hatta bir din taşımak için insan, evvela şahsiyet sahibi olmalıdır. Fikir, görüş, kimlik, ideoloji veya din; altında şahsiyet durmadıkça, askılıktan yere düşerek, buruşuk kalmış gömleğe veya elbiseye benzer.
İnsanlar içtihatları veya görüşlerinden ötürü kınanmaz veya övünemezler; ama sağlam bir şahsiyet refakatinde temsil edilen her fikir, muhatabında saygı uyandırır.
Neye, niçin, nasıl inanacağınızı elbette siz seçeceksiniz; ama bu tek başına sizi kurtarmaz. Fikir sahibi olmak hakkınızdır; ama şahsiyet sahibi olmak vazifenizdir.”
Yukarıdaki düşünce Recep Şükrü APUHAN’ın “Başarı İçin Gençlere 33 işaret” adlı kitabından alınan ve sizlerle paylaşmak istediğim bölümlerden sadece bir kısmı.
Başarılı olmak için sadece, çalışmak yeterli olmuyor aynı zamanda şahsiyet sahibi de olmalısınız. Ancak bu sayede toplumda sevilen, sayılan ve takdir edilen, her zaman aranan bir insan olursunuz.
Esasında başarı da kişiye göre değişmektedir. Kimine göre başarı nasıl olursa olsun çok zengin olmak, kimine göre mevki sahibi olmak, kimine göre mutlu bir aileye sahip olmak, kimine göre de milletine ve insanlığa hizmet etmek olabilir. Hangi işi yaparsanız yapın, hangi meslek ve mevkide olursanız olun ve amacınız ne olursa olsun eğer omurganız ŞAHSİYET değilse ne yaparsanız yapın saygın sayılmazsınız. Milletimizin bugün başındaki sıkıntılar istikrarsız, menfaatçi, düzenbaz ve şahsiyetsiz kişiler yüzündendir.
Hayatta başarılı olmuş şahsiyetler, daima çok zekilerden ve çok çalışkanlardan değil, ama hep disiplinli, programlı ve şahsiyetli olanlardan çıkmıştır.