Türk Aynştaynı – Kocatepe Gazetesi

21 Nisan 2015 Salı 03:00:00
  Rahmetli babam Ahmet Arısoy, Kırklareli Anadolu Lisesi’nin son sınıfında, “Oğlum, madem Türkçeye o kadar ilgisin. Sana bir kitap alacağım. Onu oku” dedi. Rahmetli, o kitapta bahsi geçen bilim adamını birkaç kez övgüyle anlatmıştı, ama “Ne var ki bunda” önyargısı ile dinlemiştim babamı. Sonra elinde kitap, geldi babam. Türkiye İş Bankası Yayınları’ndan çıkan bir kitaptı bu ve adı “Türk Aynştaynı” idi.
“Allah Allah, Türk Aynştaynı da nedir” demeye kalmadan okudum kitabı.
Bu vesile ile tanıştım Oktay Sinanoğlu’nun düşünceleriyle. Amerika Birleşik Devletleri’nin kurmak istediği “Yeni Dünya Düzeni”nin, Avrupa Birliği’nin Türkiye üzerinden sürdürdüğü siyasetin karşısında olmam gerektiğini hissediyordum, ama bu karşıtlığı kavramsal olarak anlatmakta sıkıntı çekiyordum. Türk Aynştaynı kitabında, Oktay Sinanoğlu, kendi mücadelesini anlatıyordu. Sinanoğlu, içi boş taarruzlar yerine bilim ve gönül desteğini alarak savaşmayı aklına koymuştu. Hayatını incelediğimizde, Sinanoğlu’nun bu hedefine ulaştığını görmek mümkün.
Türk Aynştaynı’nda, TED Yenişehir Koleji’ndeki lise eğitiminin ardından Amerika Birleşik Devleti’ne gider. TED Yenişehir Koleji yöneticileri, okulun en başarılı öğrencilerinin Amerika Birleşik Devletleri’nde öğrenim görmesi için şartların oluştuğunu söyler. Amerika Birleşik Devletleri’nin öğrencileri “mankurtlaştırma” peşinde olduğunu sezen Sinanoğlu, okul müdürünün odasında Atatürk ve Türk Bayrağı’nı görür. Amerika Birleşik Devletleri’ne neden gittiğini şu cümlelerle özetler Sinanoğlu:
“Gideceğim ve kısmetse orada söz sahibi olacağım, ondan sonra gelip o namussuzlarla burada uğraşacağım.”
Zaten gidiş o gidiş…
1956 yılında Kaliforniya Üniversitesi Yüksek Kimya Mühendisliği’ni birincilikle bitirir. 1957’de Yüksek Kimya Mühendisi olur. 1963’te “tam profesör” unvanını alır. Bu unvanı, 50 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını çözmesi sayesinde hak eder.
Oktay Sinanoğlu’nun bilim alanındaki başarıları böyle sürüp gidiyor.
Sinanoğlu, bilim adamlığının yanı sıra “gönül adamı”ydı.
Gönül adamlığı yönüyle yazdığı “Bye Bye Türkçe”, “Hedef Türkiye”, “İlerisi İçin” gibi kitapları, gençlere yol gösterdi.
Sinanoğlu’nun önemli bir kuramı vardı: Türkçe giderse Türkiye gider.
Bu, akla geldiği gibi söylenen, hesaplanmamış bir cümle değildi. Sinanoğlu, Amerika Birleşik Devletleri’nde gördüklerini, Türkiye’de yaşananları harmanlamış, matematik bilimi sayesinde kullandığı yöntemlerle bu kısa ama öz cümleye ulaşmıştı.
Sinanoğlu, Türkçenin kurallarının matematiğe en uygun dil olduğunu söylüyor, “Türkçe, bilim dilidir, kavramların kolay türetilebildiği bir dildir” önermesini yapıyordu.
Eğitim ve öğretimin İngilizce sürdürülmesine karşıydı.
Hazırlık sınıflarının, “müstemleke gençliği”nin oluşmasına yol açtığını söylüyordu.
“Ne sağ, ne sol; önce bağımsızlık” diyordu.
Oktay Sinanoğlu, hayata veda etti.
O’nu kitapları vasıtasıyla tanıyanlar, Sinanoğlu’nun davasına sahip çıkacak.