Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Agah Bıyıkoğlu

8 EYLÜL 1922 BÜYÜK TARRUZ’UN 14.GÜNÜ MANİSA’NIN KURTULUŞU

İzmir’in 15 Mayıs 1919’da işgalinden kısa bir süre sonra bir alay Yunan birliği, Manisa’ya girmiş ve hemen öldürmelere başlamış, şehirdeki cephaneliğ el koymuştu..Bu sırada Giritli bir ailenin çocuğu olan Hüsnü Bey adında bir hain Manisa mutasarrıfıydı.Bu şerefsiz , “ İşgal buraya kadar uzanmayacak,Manisa’yı terk etmeyin “ diye halka yalan söylemiş ,devletin bütün resmi evrakını Yunanlılara teslim etmişti.
Alaşehir ve Salihli’yi kurtaran ordularımızın Manisa civarına yaklaşması üzerine Yunanlılar şehri yakarlar. Halk yanmamak için evlerinden çıkarak dağlara kaçmaya çalışır..
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Manisa’nın her tarfından duman ve feryatlar yükseldiğini belirterek şunları naklediyor “Yarım saat zarfında şehrin 5-10 noktasında birden başlayan ve müteakiben birbirine kol atarak genişleyen yangın Manisa’yı bir yanardağ hâline sokmuştu. Derinden derine yakılan evlerin çatırtıları,bağrışan halkın vâveylası,silâh sesleri ve bomba tarrâkaları (gümbürtü) hep bir araya karışarak bir bora esnasında ormanda duyulan mahuf (korkunç) uğultuları hatırlatıyordu.Kumandan Filipis ,kendi şerefine âyin (kutsal tören) seyreden bir tâcidar (kral) gibiydi”
Bir gün içinde 3500 kişi diri diri yanarak ölür,1500 kişi de vurularak şehit düşerler.. Bununla da kalmazlar vahşi Yunan askerleri, Sipil Dağı’na çıkmış olan Manisa halkını da yok etmek için dağa saldırırlar..Bu katliâmı öngören Fahrettin Paşa yüzbaşı Hüsnü Bey komutasındaki süvari birliğini acele Manisa’ya göndermiştir..
8 Eylül 1922’de Yüzbaşı Hüsnü Bey komutasındak süvarilerimiz 8 Eylül 1922’de yanmış yıkılmış harbeye dönmüş durumdaki Manisay’ya girerler .Ateşler içindedir şehir.. Sipil Dağına çıkan halk kurtulur böylece…Evsiz barksız ,yanmış eşyaları arasında yorgun,bitkin bir halk..
Yunan birlikleri Manisa’yı bombalayarak,yakarak öldürerek, tecavüz ederek şehri terk ederler..
Köylerden kasabalardan yerli Rum halkı da üzümleri,tütünleri sergilerde bırakarak Sabuncubeli üzerinden kaçıyorlardı İzmir’e doğru…
Manisa Mutasarrıfı Hüsnü Bey, yanına aldığı büyük bir servetle ve Yunan birliklerinin Akhisar’ı yakmamak sözü üzerine gönüllü rehin olan 15 kişilik Türk gurubu ile 8 Eylül’de İzmir’e gelir,Çeşme üzerinden Sakız adasına geçerler.Yunan askerler 13 Eylül günü yanlarında getirdikleri 15 rehineyi öldürmeye başlamışlardır..
8 Eylül 1922 günü sabahleyin Salihliden ayrılan Gazi Mustafa Kemal Paşayla Fevzi Paşa ve İsmet Paşa Belkahve’de indiler otomobillerinden..Karargâh kafilesi arkalarında çevrelendiler..Akdeniz,İzmir Körfezi,Kadıfekale Ve İzmir ayaklarının altına serilmişti..Körfezde yabancı harp gemileri..İzmir’de duman yok..Başkomutan uzun uzun baktı ve
“-Bu şehre bir şey olsaydı üzülürdüm “ diyebildi
Paşalar bir incir ağacının altından,dürbünlerle İzmir’e ve ufuklara baktılar uzun uzun ..Gözleri yaşarmıştı hepsinin..Tarihi dakikalar yaşıyorlardı..Bayrağımız çekilmişti Kadifekaleye..
YARIN:İZMİR’E GİRİŞ

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti