Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
İrfan Ünver NASRATTINOĞLU

Afyonkarahisar’ı Anlatan Roman “Küçük Âşık Leman Sultan”

 

Kocatepe Gazetemizdeki yazılarını beğenerek, zevkle okuyup, istifade ettiğim genç hemşehrim Lokman Özkul’un 4 Ocak 2024 tarihli Kocatepe’de yayımlanan “Leman Sultan” başlıklı yazısı dikkatimi ve ilgimi çekmiş bunun üzerine, telefon ederek yazısıyla ve söz konusu ettiği kitabın yazarı hakkında bilgi almıştım. Sevgili Lokman, tanıtımını yaptığı kitabın müellifi ile temas kurarak, kısa sürede benim de o kitabı edinebilmeme imkân sağlamıştı. Bu nedenle, öncelikle  hem Lokman Özkul’a, hem de müellif Lokman Derya Solmaz’a teşekkür ediyorum.

 

Ben 1960, 70 ve 80’li yıllarda Afyonkarahisar basının içerisinde oldum ve kültürden siyasete, spordan folklora hemen her konuda yazdım, yayımladım ve o dönemlerde, o konularda temayüz etmiş kişilerle tanışıp, dostluklar kurmuş bir kişiyim. Fakat Türk Dünyası ile ilişkiler kurup, Orta Asya’dan Avrupa’ya, Afrika’dan Avrupa’ya pek çok ülkeye gidip gelmelerim sebebiyle, Afyonkarahisar’ımdan yavaş yavaş koptum!…İşte o süreçte Afyonkarahisar’da, güneş gibi parlayan kimi genç yazar ve şairleri tanımakta geciktim. Becerikli ve başarılı yazınerleri iki Lokman’ı ve o kuşaktan başkalarını tanımakta hayli geciktim. Örneğin Afyonkarahisar İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yapmış olan Lokman Derya Solmaz’ı, tanıyamamış olmam, benim için bir kayıp demektir!…1996’da Afyonkarahisar’da öğretmen olarak göreve başlayıp, sonraki yıllarda Afyonkarahisar Mevlevihâne Müzesi’nin kurucu Müdürlüğünü yapan bu değerli insanla tanışmamış olmam da gerçekten kayıptır!…Sevgili Lokman Derya Solmaz’ın da bir vesileyle bana kendisini tanıtmamış olmasına da üzüldüm. Zira Düzenleme Kurulu Başkanlığını yaptığım “Sekizinci Uluslararası Afyonkarahisar Araştırmaları Sempozyumu” na sözünü ettiğim konuyla ilgili bir bildiriyle katılmasına rağmen, birbirimizi selamlayamamış olmamıza da üzülmedim dersem yalan olur…

 

Gelelim, Lokman D.Solmaz’ın değerli eserine…

Sevgili Lokman Özkul, Kocatepe’deki yazısında, Adaşının kitabını şöyle tanıttı:

“…Leman Sultan (Leman OKYAR), Afyonkarahisar’da doğmuş ve yaşamış Mevlevî geleneğinin son temsilcilerinden, Hz. Mevlana aşığı ve Hakk dostu Hz. Pir sevgisi ve bağlılığıyla İlahi aşka ulaşmış bir kadın sufi.. 92 yıllık ömrünü 14 Aralık 2022 tarihinde tamamlayarak, Hz. Mevlana’nın ifadesiyle Şeb-i Aruz da Sevgiliye yürüdü. İlm-i ledün sahibi, Mevlevîliğin Konya’dan sonraki en önemli merkezi olan şehrimiz Afyonkarahisar’da, Mevlevi geleneğinin içerisinde büyümüş yetişmiş, çocuk yaşlarında bu yola intisap etmiş, keşif sahibi muhtereme bir Hakk aşığı. Sohbetlerinden ve Hz. Pir sevgisinden yüzlerce insanın istifade ettiği, içlerine düştükleri dipsiz kuyulardan, hak ve hakikate kanat açmalarına vesile olan Mevlevi Sufisi bir büyüğümüz… Kitap toplamda 14 yıllık, hazırlanma aşamasında 3 yıllık bir çalışmanın sonucu. Bizim bir çırpıda okuduğumuz kitapta; Lokman Derya hocamın, Leman Sultan’ın huzurunda 13 yıllık huzur dinlemeleri ve kayıtları neticesinde, 2020 yılından itibaren de kitap olarak hazırlanması neticesinde 2023 Haziran’ın da roman olarak tamamlandı.

Romana geçecek olursak, ana öge Leman Sultan olmakla birlikte, romanın baş karakteri Nesrin…maddiyatın ve şöhretin zirvesine ulaşmış fakat manevi yönden tatmin olamamış bir kadın. Manevi arayış içerisinde. Nesrin, Bodrum Yalıkavak’ta bir ay tatil yapmış ve az da olsa ruh dinginliğini yakalamaya başlamış lakin manevi boşluğu olduğu gibi içinde hissetmekte.
Tevafuk eseri olarak, eski dostu Vehibe’nin daveti üzerine, şehrimiz Afyonkarahisar’a gelmek durumunda kalmıştır. Afyonkarahisar’da yaşadığı olaylar silsilesi onu Leman Sultan’la karşılaştırmıştır. Bu karşılaşma aynı zamanda hayatının dönüm noktasının başlangıcıdır.
Nesrin, Leman Sultan’ın yanında on sekiz gün geçirir. Leman Sultan’ın yaşadığı manevi tecrübeleri, hayatın akışı içerisinde Leman Sultan’dan dinler ve defterine not alır. Aslında bu defter, romanın ilk bölümlerinde bir yangın sonucu yanan defterin tekrar hayat bulmasıdır. Böylece Nesrin, Leman Sultan’ın yanında yaşadıkları ile manevi olarak yeniden doğmaya başlamıştır.
Muhtereme Leman Sultan, 21. Yüzyılda, Hz. Mevlanâ âşığı olmanın ete kemiğe bürünmüş halidir. Modern zamanda sufî geleneği yaşayan samimi bir derviştir. Hayatı boyunca, Konya Mevlevileri tarafından da sevilmiş ve itibar görmüştür. Modern hayatın bireyi olan Nesrin de, gelenekle buluşunca manevi yönden tecrübeler yaşar, gerçek kimliğini bulur. Aradığı huzur Leman Sultan’ın yanındadır…Nesrin, nefs-i emmareden kurtulan kişiyi temsil etmektedir…Romandaki zıt karakter, herkesle ve kendisiyle kavgalı olan Nefise de; nefs-i emmareyi temsil etmekte. Rıza ve Raziye isimleri de aynı zamanda tasavvuf ve nefsin mertebelerindendir. Allah’ın razı olduğu kişiler anlamında. Roman, Nesrin’in hakikat yolunu bulma süreciyle tamamlanıyor…”

Kitapta isimleriyle yer alan Dr.Halûk Nurbaki ve Nevriye Hanım, İbrahim Alimoğlu, Rüştü Okyar tanıdığım saygın kişilerdir… Şehrimizdeki; Afyon Kalesi, Mevlevi (Türbe) Camii, Mevlevi Müzesi, Ulu Camii, Bedesten, Afyon Konakları, Frigya, Ayazini, Gazlıgöl gibi.. yerlerin; keza kimi yemeklerimizle mutfak kültürümüzün romanda yer alması, kentimizin turistik tanıtımı hususunda da önemli bir görev yapmaktadır.

 

Elimizdeki bu değerli eser nedeniyle, Yazar Lokman Derya Solmaz’a ne keder teşekkür etsek azdır. Zira yazar Afyonkarahisar kültür ve turizmine gerçekten çok önemli bir hizmette bulunmuştur. Örneğin;

*Afyonkarahisar’ın Mevleviliğin ikinci merkezi olduğu,

*Frig Vadisi, Ayazini, Gazlıgöl Midas Efsanesi…

*Kimi erenler ve evliyalar

*Kale ile ilgili efsaneler, hikayeler

*Tarihi Ulu Camii

*Afyonkarahisar türküleri, şiirler ve şairler.

Romanı okuyanlar, sadece roman kahramanlarını değil; bütünüyle Afyonkarahisar’ı tanımış olacaklardır. Şimdi bu bilgilerden yola çıkılarak, ilimizin kültür ve turizmine hizmetler üretilmelidir.

Ben romanın manevi ve ruhani yönünü irdeleyebilecek bilgiye sahip olmadığım için, o yönüne girmeyip, Lokman Solmaz’dan yaptığım alıntılarla yetindim.  Ama son diyeceğim odur ki, sözünü ettiğim kitap alınıp okunmalı, okutulmalı ve içeriğindeki bilgilerden yararlanılmalıdır.

 

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti