Her nasip, vaktinin esiriymiş

Bu köşeden hemen her fırsatta “Büyük Zafer’in 100’üncü yıldönümü” ile ilgili görüş ve önerilerimizi dile getirmeye çalışıyoruz. 2022 yılının Zafer Haftası’nda kutlayacağımız Büyük Zafer’in 100’üncü yıldönümünün ilimiz ve milletimiz açısından önemine işaret etmeye çalışıyoruz.
Bu kapsamda büyük ümitler taşıyoruz. Afyonkarahisar Valisi Sayın Gökmen Çiçek’in öncülüğünde bu kapsamda bir hedef vardı önümüzde… TEKNOFEST’in 100’üncü yıl etkinlikleri kapsamında Afyonkarahisar’da yapılmasını umuyorduk…
Olmadı… Çok istesek de, tren kaçtı.
İlimizdeki tüm siyasi partiler biraraya gelmiş, ortak bir açıklama yapmışlardı. “Biz talibiz” demişlerdi. Tüm il “yekvücut” olmuştu. Ama olmadı, ne yapalım?
Bu demek değil ki. Afyonkarahisar 100’üncü yıl coşkusundan vaz geçti; ya da il olarak büyüme-gelişme yolundaki hedeflerinde moral bozukluğuna uğradı. Tam aksine yeni hedeflerle, gayretle çalışmaya devam…

NEREDEN NEREYE? 6 AYDA 1 MİLYON ZİYARETÇİ

İşte bakın Frig Vadisi…
2015 yılında gazeteniz Kocatepe’de yer alan bir haberden alıntı yapalım: Diyor ki haberimiz; “Basın-Yayın ve Enformasyon İl Müdürlüğü’nün öncülüğünde Afyonkarahisar’da yayınlanan yerel gazetelerin Frig Vadisi haberlerini nasıl işlediği masaya yatırıldı. AKÜ Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılan değerlendirme toplantısında, 2014 yılı içinde 10 yerel gazetede 162 haberin yayınlandığı belirtildi. Toplantıda konuşan Basın-Yayın ve Enformasyon İl Müdürü Ali Fuad Gölbaşı, “Bu projede temel amaç, Frig Vadisi’nin tanıtımına katkı sunmaktır. Frig Vadisi’nin yeni yeni bilinir hâle geldiğini görüyoruz. Tanıtım alanında daha çok mesafe kat etmemiz gerektiğini gördüm. Frig Vadisi’nin Koruma Mirası Listesi’ne girmiş olması tanıtım anlamında bir avantaj sağlayabilir. Frig Vadisi, turizm potansiyeline ciddi anlamda katkı sağlayabilir. Basın kuruluşları olarak bu işin neresindeyiz?”
Ve yine ardından Anadolu Ajansı’nın 8 Eylül 2021 tarihli bir haberine göz atalım:
3 bin yıllık tarihi ile Frigya Vadisi yeniden canlanıyor.
Eskişehir, Kütahya ve Afyonkarahisar sınırları içinde bulunan, Frigya Vadisi’nde Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 11 bin 122 hektarlık alanda başlatılan düzenleme ve canlandırma çalışmaları hız kazandı.
Eskişehir, Kütahya ve Afyonkarahisar sınırları içinde bulunan, yağmur ve rüzgarın etkisiyle oluşan peri bacaları ile doğal bir müze görünümünde olan yaklaşık 3 bin yıllık geçmişe sahip Frigya Vadisi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce yürütülen proje kapsamında canlandırılıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Bakanlığın vizyon projelerinde ve Cumhurbaşkanlığı 100 Günlük Eylem Planları kapsamında yer alan “Frigya Vadilerinin Anadolu’nun Açık Hava Müzesine Dönüştürülmesi, Çevre ve Medeniyet Projesi”ne ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Üç ilin sınırları içinde bulunan ve Friglerin izlerini taşıyan Frigya Vadisi’nin doğal değerlerinin ön plana çıkarılarak yeniden düzenlenmesi için 2017 yılında harekete geçildiğini anımsatan Kurum, etaplar halinde yürütülecek projenin birinci etabı kapsamında fizibilite çalışmalarının tamamlandığını, bu kapsamda yürütülen çalışmaların birinci etabının 2018’de başlatıldığını hatırlattı.
Haber böyle devam edip gidiyor.
***
Anlatmak istediğimiz şey, yıllar öncesinden “Afyonkarahisar basınının” dile getirdiği, şehrin gündemine yerleştirdiği konularda geç de olsa aşama kaydedildiğidir. Frig Vadisi konusunda Afyonkarahisar Valisi Sayın Gökmen Çiçek’in hakkını teslim etmek gerekir. 10 yılda alınacak mesafeleri Afyonkarahisar’a 1 yılda kat ettirdi. Afyonkarahisar Frig Vadisi meselesinde komşularının önüne geçti, bölgenin lideri, Frig Vadisi’nin merkezi oldu.
Hafta sonları Ayazini başta olmak üzere Emre Gölü ve civarı ile Frig Vadisi bölgesi ziyaretçilerle dolup taşıyor. Ayazini meydanında haftasonu araç park edecek yer bulamıyorsunuz.
İşler tamamlanmış değil. Büyük çoğunluğu bitmiş olsa da çalışmalar devam ederken dahi Ayazini’ne, Frig Vadisi’ne gelen ziyaretçi sayısı “milyon” rakamı ile ifade edilmeye başlandı. Son olarak Genç Girişimcilerin 250 kişi ile Frig Vadisi’ni ziyaret ettiğini gazetelerden okuduktan sonra Afyonkarahisar Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İbrahim Kayar’a sorduk. “Son 6 ay için ziyaretçi sayısı verebilir misiniz?” diye. Aldığımız cevap karşısında şaşırdık kaldık doğrusu…
Son altı aylık verilere bakıldığında Frig Vadisi bölgesini ziyaret eden kişi sayısı 1 milyon kişiyi aşmış durumda…
Şaka değil, 6 ayda 1 milyon ziyaretçi.
Yazımızın başında 20214 ve 2015 yılında gazetelerimizde Frig Vadisi ile ilgili yer alan haberlerden bahsetmiştik. 2021 yılında geldiğimiz nokta 1 milyon ziyaretçi… Afyonkarahisar’ın bu başarısı alkışlanmaz da ne yapılır?
***
Bu örnekten yola çıkarak “Büyük Zafer’in 100’üncü yıldönümü” konusundaki ısrarcılığımızı da anlatmış olmuşuzdur umarım.
Hadi biz yine iyimser düşünelim: “TEKNOFEST gibi büyük bir organizasyon Zafer’in 100’üncü yıldönümü kutlamalarını gölgede bırakabilir” diye düşünmüş olmalı devlet büyüklerimiz. Bu nedenle 2022 TEKNOFEST’ini Afyonkarahisar’a vermemişlerdir!!!…

GÜZEL İŞLER, HAYALLERLE BAŞLIYOR

Arşivlerimizdeki gezimize bir başka konuyla ilgili olarak devam edelim. Bakınız 19 Haziran 2013 tarihli Kocatepe Gazetesi’nde, o zamanki köşe yazarımız, bugün ATSO Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Murat Arısoy kardeşimiz şunları söylemiş:
Afyonkarahisar’daki iş yerlerinin tabelalarına, nizamına baktınız mı? Ben son zamanlarda bakmaya başladım. Ne var, ne yok diyerek, biraz da üzerine düşünerek. Biraz da hayal kurarak.
BEDESTEN’DEN BAŞLIYORUZ
İsterseniz hayalimi paylaşayım sizinle:
Hayalimde, işe Uzun Çarşı’dan başlıyoruz. Ancak bölgedeki dükkan sahipleriyle uzlaşma yoluyla karara varıyoruz. Karara göre Uzun Çarşı’daki kuyumcular Bedesten Çarşısı’na, Bedesten Çarşısı’ndaki esnaf ise Belediye Çarşısı’na taşınıyor. Bu kapsamda Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nin eski hizmet binası da Bedesten Çarşısı’ndaki esnafa tahsis ediliyor.
Kuyumcular, Bedesten Çarşısı’nın güvenliğini ve cazibesini artırmak için restorasyon çalışması başlatıyor. Bedesten Çarşısı’nın yeni ismi Bedesten-Kuyumcular Çarşısı oluyor. Çarşı’nın girişinde, restorasyona emeği geçenlerin isimleri tek tek yer alıyor.
UZUN ÇARŞI, MOR-BEYAZ
Kuyumcuların, Uzun Çarşı’da boşalttıkları dükkanlara ise şehrin önde gelen bütün lokum, kaymak, sucuk üreticilerinin girmesi sağlanıyor. Dükkanlardaki bu mutabakatın sağlanmasının ardından Uzun Çarşı’daki çevre düzenlemesi başlıyor. Çarşı’nın girişine büyükçe bir “saray girişi” kapısı inşa ediliyor. Üzerine “Uzun Çarşı’ya hoş geldiniz” yazdırılıyor. Kapının sağında, Çarşı’daki esnafın listesi, solunda ise Çarşı’nın tarihçesi bulunuyor. Uzun Çarşı’nın başlangıcından sonuna kadar tabelalar, şirket logolarının bulunduğu şekilde, ancak belirli ebatta hazırlanıyor. Dükkanların dış cephelerinin tamamında, mor ve beyaz renkleri kullanıyor. Böylece hem yan yana, hem de karşı karşıya gelen dükkanların birinin dış cephesi beyaz, birinin dış cephesi mor hâle geliyor.
UYDUKENT’TE YENİ ÇARŞI
Uzun Çarşı’daki bu düzenleme bittikten sonra Tuz Pazarı ve Saraçlar’da da dış cephe uygulaması yapılıyor. Oradan da Ambaryolu’na geçiliyor. Ancak Ambaryolu’na geçmeden önce, inşaat malzemeleri, hırdavat gibi ürünler satanlar için, Uydukent’te bir yeni çarşı oluşturuluyor. Bu malzemeleri satanlar, Uydukent’e ticareti taşıyorlar. Böylece Uydukent’te banka şubelerinin kurulmasının da önü açılıyor. Ambaryolu’nda ise hazır yemek, lokanta, mobilya ürünleri ile ilgilenen esnaf kalıyor. Bu düzenlemenin ardından mor-beyaz uygulamasına, Ambaryolu’nda da başlanıyor. Hatta saydığım bölgelerdeki kaldırım renkleri, “alışverişi cezbedecek” şekilde tasarlanıyor.
KENT MEYDANI’NDA YER ALTI ÇARŞISI
Tabii bu arada Kent Meydanı’nı unutmayalım. Hayalime göre Kent Meydanı’nın bina ile ilgili kısmı, Hükümet Konağı’nın yıkılması ile hallediliyor. Emek Binası ve Hükümet Konağı’nın bulunduğu alan, yol ve Anıtpark’la figür olarak birleştiriliyor. Bir kısmı trafiğe açık olan Meydan’ın altında ise kapalı bir çarşı kuruluyor. Üst taraftaki yürüyüş ve gösteri alanından karşıya geçmek isteyenler, aynı zamanda alt geçit görünümündeki çarşıyı kullanıyor.
HAYALLER GERÇEK OLSA
“Çarşılar” hayalime, pek çok yerden itiraz gelecektir. Ama bu ve benzeri hayallerin gerçekleştiği bir Afyonkarahisar’ı düşünsek, düşünmekle kalmasak, gerçekleştirsek şimdikinden farklı bir konumda oluruz sanırım.
***
Bugün Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek’in öncülüğünde “Uzun Çarşı” projesinin detaylarını konuşuyoruz. Esnaf benimsemiş, Belediye harekete geçmiş, vatandaş özümsemiş.
Güzel işler önce hayalle başlıyor. Her nasip vaktinin esiriymiş.
Hüsranla biten hayaller olduğu gibi, mutlu sona ulaşan hayaller de var. Afyonkarahisarlılar olarak bizlerin hayallerinin çoğu mutlu sona ulaşıyor. Er ya da geç. Hayallerin gerçek olmasında emeği geçenlerden Allah razı olsun…