Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

SİYASET DEĞİŞTİ

Türkiye’de siyaset sistemi neredeyse tamamen değişti. Haliyle bu değişim Afyonkarahisar siyasetini de “yeni baştan” değiştirecek gibi görünüyor.
Eskiden parti içi siyaseti sıkı tutanlar, parti içindeki dengeleri elinde bulunduranlara “TBMM yolu açık” ya da “makam koltuğu yakın” görünüyordu. Şimdi, Cumhurbaşkanlığı sisteminde bu işin eskisi kadar kolay olmayacağı tahmin ediliyor.
Artık “istikrar için oylar bölünmesin” fikri, “koalisyon olmasın, tek parti gelsin” görüşü neredeyse tamamen ortadan kalktı gibi. İnsanlar Cumhurbaşkanlığı için “lider” gördüğü isme oy verecek. Ama sonrasında oylar artık ikiye ayrılacak. Seçmen, Milletvekilliği için de şehrine en iyi hizmeti yapacağını düşündüğü, başka partiden de olsa yetkinliğine, geçmişine, kalitesine güvendiği başka birine oy ayrıca verme imkanı bulacak.

2019’DA ESKİ
SİSTEM OLMAYACAK

2019 yılının Mart ayında yerel seçimler ve Kasım ayında da Cumhurbaşkanlığı ile milletvekilliği seçimlerini kapsayacak genel seçimler yapılacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti teşkilatlarına yönelik yaptığı “2019 seçimleri çok zor olacak” uyarıları hep bu kapsamda algılanıyor aslında.
Eski sistemde , -bugünkü mevcut durumda da- partilerin içerisinde ekipler vardır. Her il, ilçe ve hatta beldeler kendilerince parti içerisinde ekipleşirler. Bu ekiplerin Ankara’dan destek aldıkları isimler de bulunur. Seçim zamanı gelip çattığında milletvekili adayını, belediye başkanı adayını ya da il başkanı adayını destekler hale geçen bu ekipler temayül yoklamalarında, anketlerde, kamuoyu araştırmalarında “kendi adamları” için çaba gösterirler.
Sıradan vatandaşın görüşleri, tercihleri bu aşamada pek bir işe yaramaz. Parti içerisinden destek bulamayan bir ismin bir makama gelmesi pek görülen bir hadise değildir.
Bahsettiğimiz mücadele silsilesi iktidar partilerinde kendisini daha bir belirgin şekilde gösterir. Son sözü Ankara söyler ama parti içi rekabet zaman zaman kırılmalara, kopmalara, küskünlere de yol açar.
Partili vatandaş, küskün de olsa, kendi adamına yol açılmamış da olsa çoğunlukla dava/lider sevdasına göre, yine partisi için oy kullanabilir. Böylece parti dengelerini iyi tutan isim, amacına ulaşabilir.

“GENEL KANAAT”
DAHA ÖNEMLİ

Peki yeni sistemde durum yine böyle mi olacaktır?
Aklı erenlere bakılırsa vaziyet öyle değil. Artık “istikrar için oylar bölünmesin” tezi, “koalisyon zararlı, tek parti gelsin” fikri tamamen ortadan kalkacak gibi. Çünkü oylar yeni sistemde ikiye ayrılacak. Seçmen bir Cumhurbaşkanı için, bir de ilini temsil edecek milletvekili için ayrı ayrı oy kullanacak.
“Paraşütle listeye inen”, “Vatandaş istemese de aday olan” isimlerin işi bundan sonra zor olacağa benzer. Zira “seçilmiş” olmanın yolu parti teşkilatlarından ziyade “genel kanaatten” geçecek. Parti teşkilatları kendi içerisinden kamuoyunu tatmin edecek bir isimle yola çıkamazsa, “Ankara yolları” aşılmaz hale gelecek.
Hele ki bir de yüzde 10’luk ülke barajı şimdilerde konuşulduğu gibi aşağı çekilirse siyasi tablo tamamen değişebilir.
Yeni oluşumlar, bölünmelerle partilerin bugünkü oy oranları baraj engeline takılırsa oyları en çok oy alan partiye yarayacak. Ya da bölgesinden yeterli oyu alıp çıkan milletvekilleri, bağımsız isimler Meclis aritmetiğini değiştirecek. Kabul gören isimlerin parti teşkilatlarına ya da genel merkezlerine bağımlılığı azalacak gibi görünüyor.

“LİDER’İN RÜZGARI” YETMEZ

Millet daha çok aday arasından istediği vekili parlamentoya gönderebilecek. Bir yandan da, devleti, siyasi istikrarı temsil eden Cumhurbaşkanı için ayrıca oy kullanacak.
Toplum kabul etmemesine rağmen, parti içi dengelerle seçmenin karşısına çıkmak artık zor bir hale geldi. TBMM’de çoğunluğu sağlamak, genel kabul gören isimlerle yol yürümeye bağlı gibi.
Aynı şekilde Belediye Başkanlıklarını kazanmak, hatta hatta başkan adayı olmanın yolu da “genel kabul görmek”ten geçecek. Tüm olumsuzluklara rağmen Lider’in rüzgarıyla makam sahibi olmak artık eski devirde kalmış gibi. Siz ne dersiniz?

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER