Maceracı ve mizahçı yönleriyle de tanınan seyahat yazarı Stefan von Kotze (1869-1909) Balkanlar, İstanbul ve Anadolu’da seyahatlere çıkar. Seyahat notlarını 1908 senesinde “Im Europäischen Hinterhaus”1 adlı kitabında yayınlar.
Kotze, bu seyahatler kapsamında Kütahya üzerinden Afyonkarahisar’a da gelir. Birkaç cümleyle yüzeysel de olsa şehrimize dair izlenimlerini şöyle aktarır: “Tren istasyonuna 20 dakika mesafede bulunan Afyonkarahisar şehri, yaklaşık 150 metre yüksekliğinde, etrafı surlarla çevrili, garip şekilli masif bir kaya konisi etrafında toplanmış. Zirvesindeki Selçuklu kalıntılarına yalnızca zorlu merdiven basamakları tırmanılarak ulaşılabiliyor. Bu nedenle adı Karahisar’dır. İlk ad olan Afyon ise çevresindeki tarlalarda yetiştirilen haşhaşı ifade etmektedir. Bu çevrede tüm ağaçlar büyüyemeden yok edilir. Yoksul insanlar yakıt için kurutulmuş inek gübresi (tezek) yakarlar.”2
Von Kotze bu arada tezeğin Dünyanın diğer bölgelerinde de mükemmel bir sivrisinek kovucu olarak kullanıldığını öğrendiğini, Anadolu’da briket (inşa malzemesi) endüstrisinin de basit bir parçası olarak kullanıldığını belirtir. Yine akşamları sığırların arasından aceleyle toplanan taze gübrelerin, kalıplara dökülerek kurumaya bırakıldığını anlatır.3
Stefan von Kotze, dünyanın birçok yerine seyahatler düzenledikten sonra 1909 senesinde henüz kırk yaşındayken ölür.
Dip Notlar:
1 Stefan von Kotze “Im Europäischen Hinterhaus, Reiseskizzen aus dem Orient”, Berlin, 1908, F. Fontane,&Co.)
2 a.g.e., von Kotze, s. 155
3 a.g.e., von Kotze, s. 156